Türkiye’nin 12 Eylül darbesinin ürünü bu anayasadan kurtulmasını isterim.
Bunun için demokratik esaslara göre yazılacak bir anayasayı desteklerim.
Ama bu ülkenin birçok vatandaşı gibi benim de kırmızıçizgilerim var.
Mevcut anayasanın ilk dört maddesi değişmemeli.
Tıpkı mevcut anayasada yazıldığı gibi değişmesi teklif dahi edilememeli.
Türkiye Cumhuriyeti ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütündür.
Kurucu iradenin getirdiği bütün esasları korumalıyız.
O danışmanın söylediği gibi Atatürk sadece yeni anayasanın giriş bölümünde bir atıflık yerde kalmamalı.
AK Parti İktidarı 13 yıl boyunca sürekli yeni anayasaya ihtiyaç olduğunu söyledi durdu.
Darbe Anayasasının birçok maddesi Ecevit Hükümeti zamanında başlayan revizyonla birlikte zaten değişmişti.
AK Parti Recep Tayyip Erdoğan’ın 2014’de halkoyu ile Cumhurbaşkanı seçilmesinden sonra yeni anayasayı Başkanlık Sistemi üzerine oturtacağını ve yeni anayasanın bu esasa göre yazılacağını söylemeye başladı.
Bu durum herkes gibi beni de gerdi.
Çünkü kimse nasıl bir sistemin geleceğini bilmiyor.
Başkanlık sisteminin nasıl olacağı ve nasıl uygulanacağına dair kimse açıklama yapmıyor.
Sanırım sistemin nasıl olacağını Cumhurbaşkanından başka kimse bilmiyor.
Şu sıralar her kafadan bir ses çıkıyor ama sanırım sistemin nasıl olacağını yeni anayasa taslağına Cumhurbaşkanı yazacak.
O Başdanışmanın ‘’Atatürk yeni anayasanın sadece giriş bölümünde olacak’’ şeklinde söyledikleri kafaları karıştırmaya dönük bir adımdı bence.
AK Parti içinde Atatürk ilke ve inkılaplarına düşman çok sayıda insan olabilir ama parti kurmayları ve özellikle Cumhurbaşkanı ülkeyi kaosa sürükleyecek böyle bir adımın atılmasına izin vermeyecektir.
Atatürk bu ülkenin en hassas konusudur.
Türk milletinin kalbinden Atatürk sevgisi silinmediği sürece anayasadan da Atatürk çıkarılamaz.
Teklif dahi edilemez.
O derece yani.