Vatandaşın Sabrı Tükeniyor

Son günlerin sevilen şarkısıdır bu. “Ateşle oynama, ateşle oynama sonunda ellerin, dillerin yanacak” diyor şarkının sözleri. Bu şarkının sözleri yazıdaki başlığı aklıma getirdi. İktidara sesleniyorum: Ateşle oynamayın, sonra sandıkta hesap verirsiniz.

İktidar aldığı yanlış kararlarla ekonomiyi allak bullak etti. Yabancı paralar yükseldi, dış güçler parayla oynuyor diyor iktidar. Adamların işi gücü yok da TL ile mi oynuyorlar yani, geçin bunları. İktidarın basiretsiz yönetimi Türkiye’yi bu içinden çıkılmaz kuyuya itti.

Türkiye bu kuyudan çıkabilecek mi, elbette çıkar da bunun için galiba kan değişikliğine ihtiyaç var. Vatandaştan toplanan vergilerle yatırım yapılması gerekiyor. Türkiye’nin üretmesi ve dışa bağımlılıktan kurtarılması şarttır. Bu şartı yerine getirecek olan da elbette iktidardır. İktidarı silkinip kendine getirmesi de vatandaşın görevidir.

Evet, vatandaşın sabrı tükenmek üzere, hatta sınır aşıldı bile. Dün bir fırıncı arkadaşa gittim, çayını içecek sorunları olup olmadığını soracaktım. Önüne açmış bilgisayarını aranıp duruyordu. Ne yaptığını sorduğumda un fiyatlarındaki dalgalanmaları izlediğini söyledi.  Kısaca sadece yabancı para alıp satanlar borsayı takip edenler değildi rakamlarla ilgilenenler, fırıncılar da piyasaları takip ediyorlar.

Nedenini öğrenmek istedim: “Para borsası gibi oldu” dedi. Yani un fiyatları da son bir hafta içinde üç kez artmış, bu fiyatlar artınca da ekmek fiyatlarının artması kaçınılmazmış. Sadece un fiyatları değil elbette, elektrik fiyatları doğalgaz fiyatları, su ve mayaya gelen zamlar da cabası. Bu zamlar karşısında ekmek fiyatlarının zamlanması kaçınılmaz olacak gibi. Ya fiyatlar artacak ya da ekmeğin gramı düşecek. İkisinin birden olmasından da Allak kayırsın hepimizi.

Vatandaş günden güne fakirleşiyor ya, ne işe yaradıkları belli olmayan Meclis’teki çoğu milletvekilinin umurunda bile değil. Vatandaş çorbayı içerken zamlı fiyat verecek vekillerin Meclis’teki yemeklerinde zam oluyor mu acaba?

Ey iktidar, vatandaş artık kuru ekmeği suya batırıp yemeye ve karnının doyurmaya çalışıyor. Sayın AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Sayın MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli çalışan perişan, emekli perişan tencere kaynamıyor, kaynıyorsa da sadece su kaynıyor tencerede.

Ne olursunuz biraz da gerçekleri görün, görün ki vatandaşın neler çektiğini anlayın. Devletten maaş alan Cumhurbaşkanı Sarayda yediği yemeğin parasını ödüyor mu?
Vatandaş pazardan aldıklarının parasını ödüyor da… Sarayda oturacaklar hem pişenlerden yiyecekler, parasını vatandaş ödeyecek hem de maaş alacaklar.

Ateşle oynamayın, ateşle oynayanın elleri yanar sonra…

GÜNÜN SÖZÜ

Övülmek isterseniz, alçakgönüllülüğü yem olarak kullanınız. (Lord Chesterfield)