Samsun Valisi Zülküf Dağlı'nın, 'Dünya Afet ve Risklerinin Azaltılması Günü' programında yaptığı konuşmada ''Afetler daha da artacak gibi bir görüntü sergileniyor. Bu anlamda hazırlıklarımızı daha fazla arttırmamız lazım.'' dediği günlerde, H.HALK'ın manşetinde ''Baraj işi yılan hikayesine döndü'' şeklinde haber vardı.
Şu adına ''Küresel ısınma'' dediğimiz olgu, doğal yaşamın artık eskisi gibi olmayacağını gösteriyor.
Mevsimler değişti.
İlkbahar var mı artık.
Ya da sonbahar.
Yazdan kışa, kıştan da yaza dönüyor mevsimler.
Eskinin dört mevsimli yılları, iki mevsimli artık.
Bölgemiz için henüz böyle bir riskten söz edemeyiz ama Anadolu'muzun birçok bölgesi yaz boyu kuraklıktan kavruldu.
Tarlalarımızda verim düştü.
Tarım ülkesi Türkiye, daha geçenlerde 15 milyon ton buğday satın almak zorunda kaldı.
Anavatanının Anadolu olduğu bilinir ama taa Kanada'dan mercimek satın aldı ülkemiz.
Yağışların rejimi de değişti.
Topraklarımızın sindire sindire yağmur aldığı günleri özler olduk.
Bardaktan boşanırcasına yağıyor artık mübarek.
Bunun yanı sıra, gözünü rant büyümüş ülkemin insanı dere yataklarını da yapılaşmaya açınca, her zamankinden daha fazla yağış alan bölgemizde yılda birkaç defa su taşkınları oluşuyor.
Sel felaketi yani.
Bu felaketi yaşamayan il kaldı mı bölgemizde sanmıyorum.
Bu yaz Giresun'da ve Rize'de.
En sonunda da Kastamonu'nun Bozkurt ve Sinop'un Ayancık ilçelerinde yaşanan felaketler nedeniyle can ve mal kayıpları oluştu.
Şehrimizde de yakın geçmişte sel felaketleri yaşanmıştı.
2003'de 13 canımızı sel suyuna kurban vermiştik.
Salıpazarı'nda da neredeyse her sene su taşkının neden olduğu sel felaketi yaşanıyor.
Taşkınların felakete dönüşmesini önlemek amacıyla Salıpazarı'nda baraj yapılması planlanmıştı.
Barajın yapımı 2017 yılında programa alındı.
Geçen yıl 7 Aralık'ta yaygın basında da gündem olan habere göre, ''Samsun’un doğu ilçelerinde etkili olan sel felaketlerini azaltacak, içme suyu ve sulama suyu problemlerini ortadan kaldıracak Salıpazarı Barajı için düğmeye basıldı. 2017 yılında planlanan ancak ödenek sorunu sebebiyle inşa edilemeyen baraj maliyetinin yüzde 56’sı, Büyükşehir Belediyesi bütçesinden karşılanacak.'' diye duyuru yapılmıştı.
Barajın yarı masrafını Büyükşehir Belediyemiz karşılayacakmış.
Bakanlıkla bu konuda bir mutabakata bile varılmış.
Yaklaşık 159 milyon liraya mal olacak barajın yüzde 56’sına denk gelen 89 milyon lirasını Samsun Büyükşehir Belediyesi karşılayacakmış.
Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Demir'in, varılan mutabakat gereği projenin yüzde 44'lük bölümünü karşılayacak olan Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli'ye teşekkür ettiği bildirilen geçen yıl ki o haberde ayrıca şunları da söylemiş:
''Şehrin gelecek projeksiyonuna katkı sağlayan yatırımın 2022 yılında hizmete gireceğini kaydetti. Demir, “Söz konusu ilçelerimizdeki vatandaşlarımız, her yağmur yağdığında ‘Acaba sel olur mu’ diye diken üstünde kalıyor. Artık hemşerilerimizi hem sel felaketi endişesinden hem de içme ve sulama suyu problemlerinden kurtulmuş olacak. Salıpazarı Barajı’nı dönemimiz içinde tamamlıyoruz. Barajın yapılmasıyla aşırı sağanak yağmur yağdığında selin debisi düşerek sel ve taşkınların yüzde 60 oranında önlenmesine katkı sağlayacak. Depolama alanı ve deşarj ile birlikte riski azaltacak. Riskin tamamen kalkması için Salıpazarı'ndaki 2 ırmakta sel kapanlarının yapılması gerekiyor. Onlar da yapıldığında sel riski büyük ölçüde ortadan kalkmış olacak.''
Vali'nin afet uyarısı yaparak tedbir alınması gerektiğini söylediği günümüzde Mustafa Demir'in Salıpazarı Barajı tamamlandığında sel riskinin tamamen ortadan kalkacağını söylediği bir yıl önceki açıklamasını okuyunca ''Amin'' dedim sadece.
Olmayacak dualardan birine ''Amin'' dememişimdir inşallah.
Çünkü bu konuda somut bir adımın atıldığına dair bir ize rastlayamadık henüz.
***
Geçmiş olsun Kaptan
Bu yazının hazırlandığı sıralarda, Samsunspor’un, bütün Türkiye’ye ‘’Arkayı Fener’leyin’’ tekerlemesini ezberlettiği günlerde takımın ‘Büyük Kaptanı’, aynı zamanda Samsunspor’un yakın geçmişinde yaşadığı zor günlerinin de ‘Büyük Başkan’ unvanlı Emin Kar’ın geçirdiği kalp krizi sonucu tedavi altına alındığını öğrendim.
20 Ocak 89 dramını yaşamış, buna rağmen Atatürklü Arma’nın peşinden gitmekten hiçbir şekilde vazgeçmemiş Emin Kar için, ‘geçmişte yaşadıklarının yanında kalp krizi ne ki’ diye düşünüyorum
Güçlü adamdır çünkü kardeşim.
Bunu da yenecek inanıyorum.
Bu nedenle onu yeniden aramızda göreceğimizden eminim.
Geçmiş olsun Büyük Kaptan.