Vali Beyi Dinlerken

Yazarlar // 25 Eylül 2014 Perşembe 00:00

Ragıp GÖKER

Göreve yeni başlayan Valimiz İbrahim Şahin, ayağının tozuyla Samsun basınıyla tanışmak

istemiş.

Valiliğin basın bürosundan "Valimiz Samsun basınıyla sohbet etmek istiyor" şeklinde bir çağrı

gelince genç meslektaşlarımla birlikte bende makamdaki o toplantıya gittim.

"Hoşgeldiniz" diyerek gülen bir yüzle karşıladı bizi yeni valimiz.

O toplantıda dikkatimi çeken ilk ayrıntı şu oldu. Bizim arkadaşlar gösterilen yere oturur oturmaz

ses kayıt cihazlarını Vali Beyin önündeki sehbaya koydular ama Vali Bey bizim arkadaşları

kibarca uyararak "Bunları kaldırın arkadaşlar, amacımız sohbet etmek" diyerek, gerçekten bizimle

tanışmak arzusunda olduğu izlenimini vermek istedi.

"Herşeyden önce biz meslektaşız" dedi.

Vali Bey bizi meslektaş olarak görme lütfüyla teveccüh gösteriyor aslında.

Kendisine bu jesti nedeniyle teşekkür ederiz.

Ama o bu şehrin valisi, biz gazeteciyiz.

Ben kendi adıma bunu her daim ayırdında olacağım.

Sayın Vali hoşgeldi, sefalar getirdi.

Kendisine de söyledim, buradan da tekrar etmek isterim.

Vali İbrahim Şahin'in başarılı olmasını gönülden dilerim. Zira vali beyin görevinde başarılı olması

demek, bir anlamda bizim, güven ve huzur içinde olmamız demektir. Ayrıca, vali beyin başarısının

Samsun halkının refahının da artması demek olacağını da söylemek isterim.

Vali İbrahim Şahin hakkındaki ilk izlenimim şudur:

Samsun ile ilgili kendisine bilgi verilmiştir mutlaka ama bu ilk sohbet toplantısında sürekli TRT

Genel Müdürlüğüne ait anılarını anlattı.

Acemi bir gazeteci olsam "Vali bey hala kendisini Genel Müdür sanıyor" diye düşünecektim

ancak, övünmek gibi olmasın ama bunun ayırdına varacak kadar tecrübe sahibiyim. Yani şunu

söylemek istiyorum. Kendisine bu şehir ile ilgili bilgi verilmiş olsa da ben öyle inanıyorum ki Vali

Bey, Samsun'u incelemeden bu şehir ile ilgili herhangi bir görüş beyan etmeyecektir.

Makamdan ayrılmamıza ramak kala Haydar Öztürk, herkesin merak ettiği o soruyu sordu:

"Eşiniz cemaatın ablası mı?"

Güzel ve yerinde bir soruydu, bunun için Haydar'ı kutlarım. Bende şu Başbakanlık Akreditasyon

Kartının iptal edildiğine dair basında çıkan dedikoduları sordum.

Bu sorulara verdiği yanıtları gazetelerde okumuşsunuzdur.

Bende Vali Beyin eşi ile ilgili iddaaların doğru olmadığına inananlardanım.

Paralel yapı denen bu yapılanma ile hükümet ve özellikle Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan

arasında savaşa varan bu kavga sürerken, böyle bir iddaanın muhatabı Samsun'a vali olarak

atanamazdı.

Vali Beyin Samsun'da başarılı olacağına dair inancı da beni rahatlatan başka bir ayrıntı oldu.

Vali Beyin kendisine güveniyor olmasını şu bakımdan önemsiyorum.

TRT Genel Müdürlüğü gibi çok özel bir görevden şöyle veya böyle ayrılmak zorunda kaldığı iddaa

edilen bir bürokratın atandığı yeni görevinde başarılı olamayacağına dair genel bir kanı vardır.

Zira ununu elemiş, eleğini de duvara asmış bir devlet görevlisinin emeklilik günlerini beklemesi ne

kendisine fayda sağlar, ne de görev yaptığı şehire bir faydası olur.

Son söz:

Samsun Valisi İbrahim Şahin'de bu durumla ilgili bir işaret görmemek Samsun'lu bir gazeteci

olarak beni umutlandırmıştır.