limanbet limanbet bonus veren siteler bonus veren siteler bonus veren siteler istanbul evden eve nakliyat cappadocia green tour istanbul sex shop jojobet giriş jojobet casino siteleri nakliyat istanbul evden eve nakliyat istanbul eşya depolama
Uyuşturucu Belası
Yazarlar // 3 Şubat 2023 Cuma 00:41

Ragıp GÖKER

H.HALK'ın dünkü manşetindeki ''Kardeş cinayetinin ardından dram çıktı'' başlıklı haberini okudunuz mu bilmem.

Haber, Samsun'da da gençlerimizin başına musallat olan büyük bir belayı işaret ediyordu.

O belanın adı ise uyuşturucudur.

Bütün uyuşturucu çeşitleri tehlikelidir ama özellikle sentetik uyuşturucular gençlerimizi zehirliyor.

Ölüme sürükleniyor çocuklarımız.

Uyuşturucunun gençlere ulaştırılmasında torbacılar kullanılır.

Ki;

Torbacıların mahalle aralarında sokaklara kadar sızdıkları bilinir.

Bu bela yeni de değil üstelik.

Ülkemizde uyuşturucuyla yıllardır mücadele ediliyor.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, ''Her hafta 5 bin uyuşturucu satıcısı yakalıyoruz'' diye açıklama yapmıştı hatırlarsanız.

Muhalefet, ''İtiraf gibi'' diyerek, Soylu'nun bu açıklamasını eleştirdiğine dair haberler hafızamızda tazeliğini koruyor hala.

''Tehlikenin farkında mısınız'' diye aforizma var bilirsiniz.

Öyle bir durumla karşı karşıyayız aslında.

Samsun Emniyet Müdürü Dr. Ömer Urhal'ın, ''Şehrin huzur ve güvenliğinden

asla taviz vermeyiz'' şeklindeki bir açıklaması üzerine 23 Aralık 2022 günü bu sütunlarda ''Suç örgütlerinin kol gezdiği şehirlerde huzur ve güvenin tesisi de mümkün olamaz. Bir dönem Samsunun sokaklarında torbacılar kol eziyordu.

Şehrin çocukları, özellikle o sentetik uyuşturucuların kölesi yapılıyordu.

Uyuşturucuya bulaşmış ve alıştırılmış gençlerin şehrin huzur ve güvenini tehdit

edeceği de muhakkaktır.'' diye görüş belitmiş ve Emniyet Müdürü'nün bu sözlerini önemsediğimizi ama gerçekleşmesi için takipçisi olacağımızı da yazmıştık.

Samsun Emniyet Müdürü'nün açıklamasını hala samimi buluyor ve gerçekleşebilir olduğuna da inanıyorum.

Kınalı kuzularımızı hala toprağa vermeye davam ediyoruz ama terörle mücadeleyi güvenlik güçlerimizin başarıyla sürdürdüklerini biliyorum.

Uyuşturucunun sokak aralarında satılmasının önlenmesi de huzur ve güvenliğimizin tesisi bakımından çok önemli diye düşünüyorum.

Bir kadın..

Bir anne..

Dokuz ay karnında taşıdığı, kanıyla beslediği ve büyük acılarla dünyaya getirdiği, sonra da gözünden bile sakınarak büyüttüğü evladı tarafından ne diye darp edilir.

O evlat, kanser hastası olduğunu bildiği halde annesine nasıl el kaldırır.

''Olmaz böyle bir şey'' diye düşünürüz haklı olarak.

Ve fakat.

Uyuşturucunun esiri olmuş biri, evlat da olsa işliyor o günahı.

Henüz hayatının baharında, üniversite sınavlarına hazırlanan bir diğer evlat da anacığını uyuşturucunun kıskacında gözü dönmüş ağabeyinden annesini kurtarmak adına şiddete başvurmak durumunda kalıyor.

Bir kaç yıl önceydi, gazeteden evime doğru giderken Samsun’un merkezindeki sokağın birinde, bir kadının ''Evladımı kurtarın'' şeklindeki feryadını işitiştim.

Kadının feryadıyla oluşan kalabalığa doğru yürürken sentetik uyuşturuculardan birinin etkisiyle komaya girmiş olan bir gencin ambulansa bindirildiğini görmüştüm.

Uyuşturucu büyük bir illet!

Gençlerimizi bu illetten korumalıyız.

Bu belanın önlenmesi için güvenlik güçlerimize büyük iş düşüyor elbette ancak, aileler de evlatlarını hayata hazırlarken, bu beladan uzak tutmaya çalışmalıdırlar.