Toplumlarda tarih bilinci oluşması; kimliklerinin farkına varmak ve onu yaşatmak için,temel bir elamandır.Tarih: insanın ve evrenin geçmişi ; bu geçmişte ki ilişkilerinin,değisimlerinin ,üretimleri nin de, aynı zamanda, toplamıdır.Tarih bilincini ve bakış açısını da besleyen , o toplumun geçmişte var olduğu zaman parçasında tüm geçmişidir Tarihi doğru ve bilimsel öğrenmek gerekir.
Bu yazıyı yazmama neden olan olay: 30 tem.2022 tarihli Samsun Halk gazetesindeki manşet; ”830 yıllık kaleyi gömdük”...Anadolu Türk beyliklerinden, Danişmentliler 'in 1192 yılında yaptırdıkları Samsun Kalesinin kalıntıları üzerine yol ve bina yapmaları yetmemiş gibi,ortaya çıkarılan yeni kalıntılar da kum ile örtülerek, adeta Samsunun Türk geçmişi unutturulmak istendiği düşüncesi oluşmuştur...
Türkiye Cumhurriyetinin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk ü ; her durumda olduğu gibi ,bu olayda da anmak onun ileriye dönük vizyonunu ,tarıh bilinci ve bilgisini hatırlatarak, Türk milletine gösterdiği yoldan ayrılmanın ülkemiz için kötü sonuçları olacağını anlamak şaşırtıcı olmaz.
Atatürk ; tarih yapmak kadar ,yazmanında önemini söylemiş,yazılan tarihin rivayetlere değil,bilimsel ,nesnel gerçekler ile belgelere dayandırılmasını önermiştir.
Osmanlının çok dilli ,çok kültürlü yapısına karşı ,ulus devleti kurmuştur.Türk Tarih Kurumu ile Türk Dil Kurumunu kurdurarak ,ulus devletinin temel taşlarını yerleştirmiştir.Cumhurriyetin ilk yıllarında Hattuşaş ta yapılan kazılar ile,5500 yil öncesine ait belge ve nesneleri türkler ile ilişkilendirmiş ,eski anadolu uygarlıkları ile türklerin ortak değerleri olduğu tezini savunmuş bu konuyu belgeleyecek arastırmalara yön vermiştir.1071 den çok önce türklerin izini anadoluda aratmıştır.Hititleri turan ulusu olarak adlandırmış,Asurlulardan önceki Elamlar ile Sümerleri Türklük ile irtibatlandırmıştır..A.Moret in kitabındaki :” Mısır medeniyeti hanedan ırkının türkler “ sözünün altını çizerek ,cümlenin yanına “Türk” kelimesini not düşmüştür.
Atatürk ün tarih bilinci ve bilgisi okuduğu binlerce kitaplardan kaynaklanmaktadır...Gelecek ile ilgili doğru vizyonu öngörülerin de ise diğer bütün özelliklerinin yanında tarih bilinci ve bilgisinin de yeri var....
Atatürk bunları yaparken maalesef birileri de anadoluda ki Türk varlığını adeta yok etmeye çalışıyor..ATATÜRK ANADOLUDA ,DÜNYADA TÜRK ÜN BIRAKTIĞI HER İZİ ARARKEN,BİRİLERİ BU İZLERİ YOK ETMEYE ÇALIŞIYOR..Anadoluya sokulan milyonlarca suriyeli arap lar da sanki bu oyunun parçası imiş gibi ,insanı düşündürüyor..Hükümet de ,muhalefette arapları göndereceğiz diyorlar ... Umarız göndeririler..
Samsun kalesi ve benzeri eserlerin yok edilmesi, anadoludaki türk varlığının nesnel delillerini yok etmek anlamına gelir...Bu gibi durumlara sebebiyet verenlerin ,milliyetçiliğinden bahsedilemez...Tarihi gerçekler asla yok sayılmamalı ve tarih doğru yazılmalı ki,insanlığın geleceğide daha yaşanır ve barış içersinde olsun.Geçmişten günümüze kalan tüm eserler korunmalıdır.Geçmişine sahip çıkmayan uluslar tarih sahnesinden silinip gitmişlerdir.Atatürk e düşmanlık besleyenlerin de ;yukarıda çok azını anlattığım yaptıkları ile bir ulusu yeniden ayağa kaldırmasını hazmedemeyenlerdir ki : onlar Türklüğün ve değerlerinin düşmanıdırlar....