Türk siyasetinde ne oluyor?

Samsun, hafta sonu ilginç bir nikaha sahne oldu.
Nikâh, ilginçliği kadar özlenen bir tablonun oluşmasına da yol açtı.
Eski CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, eski CHP Samsun Milletvekili Suat Binici’nin oğlu Gürkan Binici ile Ezgi Turmuş’un nikah şahitliğini yaptı.
Atakum Belediyesi Kültür ve Eğlence Merkezi’nde yapılan törene Deniz Baykal'ın yanı sıra, CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Haluk Koç, eski CHP Genel Başkan Yardımcıları Yılmaz Ateş ve Eşref Erdem, eski CHP Grup Başkanvekili Hakkı Süha Okay, CHP Antalya Milletvekilleri Yıldıray Sapan ve Osman Kaptan, CHP Aydın Milletvekili Metin Lütfi Baydar, eski CHP İstanbul Milletvekili Mehmet Sevigen, Atakum Belediye Başkanı Metin Burma, Samsun Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Turan Çakır, AK Parti İl Başkanı Fuat Köktaş, CHP il ve ilçe yöneticilerinden birçok kişi katıldı.
Çiftin nikah şahitliğini Deniz Baykal ile CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Haluk Koç, eski CHP Genel Başkan Yardımcısı Eşref Erdem, eski CHP Grup Başkanvekili Hakkı Süha Okay, Birsela Başoğlu ve Ahmet Çavuş yaparken; nikahı Atakum Belediye Başkanı Metin Burma kıydı.
Başkan Burma, çiftin nikahını kıydıktan sonra evlilik cüzdanını vermesi için Deniz Baykal’a takdim etti. Baykal da evlilik cüzdanını gelin Ezgi Turmuş’a vererek mutluluklar diledi.
İhlâs Haber Ajansı konuyla ilgili haberini öyle bir fotoğrafla destekledi ki…
Fotoğrafta Deniz Baykal’in AK Parti Samsun İl Başkanı Fuat Köktaş ile çok samimi görüşmeleri kamuoyuna gösterildi.
İşte siyaset bu olmalı.
Bağırma çağırma yerine gülümseme, vatandaşı germe yerine yumuşatma siyasetin ön sıralarında yer almalı.
Bu fotoğrafı gördükten sonra Türk siyasetinde neler oluyor diye kendime sormadan edemedim.
Gerçi biz millet olarak yumuşatılmış bu siyasete alışabilir miyiz, işin orası da meçhul ya…

BURMA AÇIK SEÇİK SÖYLEDİ…
Atakum Belediye Başkanı CHP’li Metin Burma, Soner Cabbar’ın Kanal 52 televizyonunda hasırlayıp sunduğu “Samsun Konuşuyor” programında alenen söyledi.
Neyi?
Yeniden aday olduğunu…
Atakum Belediye Başkanlığı’na mı?
Samsun Büyükşehir Belediye Başkanlığına mı?
Samsun milletvekilliğine mi?
İşte bu üç sorunun da cevabı alınamadı.
Sadece şunları söylemekle yetindi:
“Halka hizmet etmek istiyorum. Halkım bana nerede görev verirse orada başarılı olmak istiyorum. Halka hizmet konusunda kendimi yeterli görüyorum. Ben her göreve hazırım.”
Bunu Sayın Burma politika olsun diye mi söyledi bilmiyorum.
Kendisinin politikayı artık ezberlediğine inanıyorum.
İnanıyorum da merak ediyorum; Acaba halka hizmet etmek için halk tarafından mı seçilmek gerekiyor, partinin üst yöneticileri tarafından mı?

KADINA ŞİDDETİN YOLU NEREDEN GEÇER?
Hafta sonu, Cumartesi günü akşam saatlerinde Trabzon Uzun Sokak’ta bir yürüyüş vardı.
Hafif bir yağmur yağıyor, insanlar bu yağmurdan kaçmak telaşındayken “Kadına şiddete hayır” yazılı pankartlar taşıyan kalabalıkla karşılaşıyor ve caddede geçecek yer bulamıyorlardı.
Yürüyüşe katılanlar bir taraftan da ağızlarındaki düdükleri üfleyerek ortalığı ayağa kaldırıyorlardı.
Düşündüm; Kadına şiddeti önlemenin yolu, vatandaşın yoldan geçişini engellemekten mi geçiyordu?
Yoksa çalınan düdüklerle erkeklere karşı uygulanan tacizden mi?

GÜNÜN FIKRASI
Bir Kadın papağan almak istiyormuş. Gitmiş pazardan almış ama satıcı demiş ki
"Abla yalnız bu papağan genelevde yetişmiş ağzı çok bozuk, almak istiyor musun?"
Kadın evet diyerek almış.
Eve gitmiş..
Papağan. " Oooo yeni mekan, yeni patron" demiş.
Kadın aldırmamış.
Kadının iki kızı gelmiş eve.
Papağan. " Oooo yeni mekan, yeni patron, yeni kızlar" demiş.
Kadın biraz bozulmuş.
Daha sonra kadının kocası gelmiş eve.
Papağan. " Oooo yeni mekan, yeni patron, yeni kızlar, değişmeyen eski müşteri hoş geldin Mehmet abi…"

GÜNÜN SÖZÜ
Öylesine ciddiye alacaksın ki yaşamayı, yetmişinde bile mesela zeytin dikeceksin. Nazım Hikmet

DUVAR YAZISI
Boş şişelerin değil geçmeyen günlerin sarhoşuyum.