Yazarlar // 18 Ekim 2014 Cumartesi 00:00
İsmail BAŞARAN
Samsun medyasındaki tartışmalara baktığınızda göreceğiniz önemli konuların başında Büyükşehir Belediyesi Meclisi’ndeki tartışma geliyor.
Haliyle benim de aklıma o geliyor.
Ancak aklıma bir başka soru daha geliyor.
Ne mi?
Canik Belediyesi ile Büyükşehir Belediyesi arasında Meclis’te süren tartışmada tarafların kimlikleri.
Canik Belediye Başkanı AK Parti’li Osman Genç ile Canik Belediyesi Başkan Yardımcısı Mustafa Erbay bir tarafta, Büyükşehir Belediyesi Meclis Başkan Vekili Turan Çakır diğer tarafta.
Oysa taraflardan birisi, yani Büyükşehir Belediyesi tarafındaki kişinin Yusuf Ziya Yılmaz olması gerekmiyor mu?
Ya AK Parti’li Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz, Canik İlçesi’nin Ak Parti’li Belediye Başkanı Osman Genç’e “Sen benim muhatabım değilsin” demeye getiriyor ya da artık bu iş bitmiş.
Hangi iş mi?
Yusuf Ziya Yılmaz’ın milletvekilliği adaylığı işi canım.
Söylentilere bakılırsa Yılmaz önümüzdeki milletvekilliği seçimlerinde Samsun’dan Ak Parti listesinden aday gösterilecekmiş.
O nedenle yerine bir belediye başkanı meclisten seçilecekmiş.
İşte o da Turan Çakır olacakmış…
Mış da miş…
Olur mu olur vallahi.
Burası Şehr-i Samsun…
Burada her yanlış doğru olarak gösterilip vatandaşa inandırılabilir…
İŞ-KUR VE FUAR
Samsun Cumhuriyet Meydanı’nda bir fuar var.
Dün açıldı bugün sona erecekmiş.
İki günlük fuar.
Neden hafta sonu Pazar gününü de eklemezler bir anlam veremiyorum.
En azından üç gün olsaydı ya.
Bir de bu fuardaki çadırlar…
Cumhuriyet Meydanı’ndan geçerken kendimi Orta Asya’daki bir Türk Obasında zannettim.
Tarkan ve Kurt’unu aradı gözlerim, yoktular.
Karaoğlan ve Camoka da yoktular o obada…
Dalga geçmiyorum.
Gerçeği anlatmaya çalışıyorum.
Cumhuriyet Meydanı’ndaki fuar organizasyonunun iki günlüğüne neden sınırlı kaldığını, iki günlük bir fuar için bu kadar zahmete neden girildiğini ve eğer işin maddi boyutu varsa hangi fuarcılık işletmesine verildiğini de tabi…
Ha, bir de ekonomik olarak uçuşa geçtiği iddia edilen Samsun’da üretilen malların tanıtılacağı bir fuarın neden olmadığı gerçeğinin anlatılmasını da tabi…
Sahi bunları kim anlatabilecek?
BİZDEKİLER YETMİYOR MU?
Gazeteci arkadaşım Ragıp Göker ile önceki gün yazdan kalma havayı görünce bir çay bahçesinde oturduk. Kendisi Büyükşehir Belediye Meclisi’ne gitmek için zaman öldürürken yanımıza o meclisin üyelerinden Mustafa Tüfek geldi.
Konu Canik ile Büyükşehir arasındaki tartışmaydı.
İşte tam o sırada elinde çocuğu üstünde çarşafı bir bayan yanaştı, konuşmasından yabancı olduğu anlaşılıyordu.
Çünkü ne dediğini ben pek anlamamıştım.
O sırada Ragıp Göker de dönüp bir bakış attı bayana…
Kadın, Suriyeli olduğunu anlatmaya çalıştı.
Sanki Samsun’da yeterince dilenen Türk yokmuş gibi…
Bir de Suriyeli mi çıktı yani?
Bizdekiler dilenirken zabıtalar yakalıyorlar da Suriyeliler dilenirken acaba yakalayan olacak mı?
Bu insanları dilensinler diye mi getirdiler Türkiye’ye???
GÜNÜN SÖZÜ
Bu dünyadaki en zor şey, kendi kendine sadık kalmaktır. Dostoyevski