limanbet limanbet bonus veren siteler bonus veren siteler bonus veren siteler istanbul evden eve nakliyat cappadocia green tour istanbul sex shop jojobet giriş jojobet casino siteleri nakliyat istanbul evden eve nakliyat istanbul eşya depolama
Taş Ocakları
Yazarlar // 30 Haziran 2015 Salı 00:00

Ragıp GÖKER

Yaşım itibariyle Samsun limanının yapıldığı tarihlere yetişemedim. Limanın faaliyete geçtiği ilk yıllarda çocukluğumun geçtiği Aşağıçinik’teydim.
Ama limanın doldurulması için gerekli taşların Derbent’ten alındığını bilirim.
Bu şehirde yaşı 50’ye yaklaşanlar, Derbent’den sadece liman için değil, barajların dolusavak dolguları için de taş alındığını hatırlayacaktır.
Derbent’in kayalıkları dinamitlerle patlatılırken, ortalık toz duman olur, tepelerden devasa kaya parçaları yuvarlanır, bu sırada trafik akışı saatlerce dururdu.
Ama daha kötüsü o patlamalar sırasında can ve mal kayıpları da olurdu.
Taş ocakları tehlikelidir yani onu söylemek istiyorum.
Ayrıca açıldıkları yerlerde tahammülü zor bir çirkinliğe neden olur.
Netice itibariyle doğadan parça alınıyor, dolayısıyla doğanın buna rızası da beklenemez elbette.
Yılanlıdere’nin yamaçlarında da bir taş ocağı vardı.
O taş ocağının çalışması sırasında dere üzerindeki su kapanları zarar görmüş, bunun sonucu olarak meydana gelen sel felaketinde 14 kişiyi sel suyuna kurban vermiştik.
Onun acısı kalplerimizde henüz tazeliğini korurken Büyüklü’de taş ocağı kurulmak istendi.
Yerel seçim öncesiydi, köylüler “İstemeyiz” diyerek ayaklandı, başta şimdiki Tekkeköy Belediye Başkanı Hasan Togar olmak üzere her anlayıştan siyasetçi köylülere destek vermiş, böylelikle o proje rafa kaldırılmıştı.
Kocadağ örneği ise başka bir yara.
Burada kurulan taş ocağı, güzelim Kocadağ’ı ‘Keldağ’ yaptı, ama bu duruma Samsun’dan tek bir itiraz sesi yükselmedi.
Şimdi benim köyüm Aşağıçinik’e komşu Bakacak’ta taş ocağı kurulacakmış.
O köyü gördünüz mü bilmem.
Doğal güzelliğini tarif için tek bir benzetme kullanabilirim:
“Cennet Bahçesi”
Bu proje ile ilgili kamuoyunda ciddi bir iddia tartışılıyor.
Bakacak’da taş ocağının bir firmamıza ait limanın büyütülmesi için gerekli malzemenin temini amacıyla açıldığı iddia ediliyor.
Ve iddia bununla da sınırlı kalmıyor.
Güya bu taş ocağına izin vererek, Hasan Togar’ın seçilmesi için kendisine destek veren işadamına diyet borcunu ödemek istediği de söyleniyor.
Bu iddialar gerçek mi değil mi bilmiyoruz.
Dedikodudan da ibaret olabilir.
Ama konunun bir açıklamaya muhtaç olduğu anlaşılıyor.
Peki, neden Bakacak?
Kocadağ’ın çirkinleşmesine yol açmış olan bir taş ocağı varken neden Bakacak’da yeni bir ocak açılıyor?
Bu sorunun cevabı taşıma maliyetlerinde gizli olmalı.
Bakacak Tekkeköy’e en fazla 10 Km uzaklıktadır.
Siz Tekkeköy’de bir inşaat yapıyor olsanız, gerekli olan malzemeyi burnunuzun dibinden mi, yoksa uzaklardan mı taşımak istersiniz.
Samsun limanı için de şehrin kıyısındaki Derbent’in kayalıkları patlatılmıştı ya.
Sanırım o özel limanla ilgili iddialarda bu nedenle ortaya atılıyor.
Hasan Togar, “Ben çevre dostuyum” demekle bu işin sorumluluğundan kendisini sıyıramaz.
Hasan Togar, bu konuda daha tatmin edici açıklamalar yapmalıdır.