Suat Abi De Gitti Nitekim!

70’li yılların ikinci yarısından itibaren başlayan meslek yaşamım boyunca çok sayıda milletvekili tanıdım.  Aralarında Bakan koltuğu kapanlar da oldu. Hemen hemen hepsi tevazu sahibiydi.

Mehmet Aydın mesela Sağlık Bakanı iken bile kendisini ne kadar eleştirdiğimizi hatırlarım. Eleştirileri doğal karşılar sesini çıkarmazdı.

Nafiz Kurt, Babacan tavırlarıyla tanınırdı, Rahmetlinin tek lüksü ağzından düşürmediği purosu gibi görünürdü.

Bakanken de Samsun’a gelirlerdi, resmi bir program dahilinde değilse,  biz gazetecilerin yanı sıra çok az kişinin haberi olurdu bu geliş gidişlerden.

Mustafa Demir’in de mesela öyle şatafatlı davranışlar sergilediğini hatırlamıyorum.

Ama Suat Kılıç, gençlerin Suat Abisi yani, Gençlik ve Spor Bakanı koltuğuna oturur oturmaz, tavırları değiştiği algısını uyandırdı.

Samsun’a her gelişinde başta şehir protokolü olmak üzere Samsun emniyetini de teyakkuza geçirmeye başladı.

Gücünü şehre bu yöntemle hissettirmeyi tercih etti yani.

Önceki günkü kabine değişikliğiyle Bakan koltuğu altından alındı.

Sade bir vekil şimdi kendisi de.

Erken seçim olmazsa ki yakında olacağı anlaşılıyor. Bakan koltuğu gitti yakında milletvekili mazbatasını da teslim edecek.

Senin benim gibi olacak yani.

Suat Beyin Bakan koltuğunu kaybetmesine üzülenlerin sayısının, bu duruma sevinenlerin sayısının yanında devede kulak misali az olacağını düşünüyorum.

Hizmetleri de olmuştur elbette Suat Kılıç’ın en azından Samsunspor’a verdiği katkıyı küçümseyemem, bir taraftarı olarak Samsunspor’a verdiği katkı nedeniyle kendisine teşekkür ettiğimi belirten yazılarım da oldu benim.

Beşeriz, zaaflarımız var bizim.

Aslolan, bu zaaflarımızı kontrol edebilmektir

Yeni Gençlik ve Spor Bakanı Çağatay Kılıç için önceki yıl bir ağır eleştiri yazmıştım. Yazıya içerlemiş, Allah’ı var arayıp tek kelime bile etmedi. Bir ortak dostumuza yazılanları hak etmediğini söylemiş.

Yazdıklarım nedeniyle birisini üzmüş olmaktan dolayı ben de son derece üzüldüm.

Daha sonra defalarca karşılaştık ama bu konuda tek bir söz sylemedi.

Yaşından beklenmeyecek ölçüde olgun davrandı.

Eskiler ne demiş:

Ağır olda molla desinler

Çağatay Kılıç'a başarı dilerim.

*      *       *

Bayraktar gemileri yaktı

Çevre Ve Şehircilik Bakanlığından alınan Erdoğan Bayraktar giderken gemileri yaktı.

‘’Soruşturma dosyasında var olan ve onaylanan imar planlarının büyük bir bölümü Başbakan’ın onayıyla yapıldı’’ diyor yani şunu söylüyor:

‘’Ben suç işlemişsem, bu suçu bana Başbakan işletti’’ demeye getiriyor.

Daha da ileri giderek, ‘’Öyleyse Başbakan da istifa etmeli’’ demeyi de ihmal etmiyor.

Bu sözleri koltuk altından alındı diye söylediğine inananlar ve , ‘’Neden Bakanken, Başbakan’a karşı çıkmadı da şimdi öyle konuşuyor’’ diye söyleyenler var.

İyi de Erdoğan Bayraktar, yaptıklarının suç olduğunu kabul etmiyor ki;

Başbakan’ın kendisini suçlu gibi görerek istifasını istemesini kabul etmiyor Erdoğan Bayraktar.

Bir TV programında konuşan CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu da bir örnekle Bayraktar’a bir anlamda hak verdiğini gösterdi. Kılıçdaroğlu özetle ‘’Bir kamu arazisi satılacaksa veya kiraya verilecekse Başbakanlıktan izin alınacak’’ şeklindeki Başbakanlık Genelgesini hatırlattı.

Erdoğan Bayraktar, giderken gemileri yakmıştır.

Olacakları hep beraber izleyip göreceğiz.