Önüne gelene ceza kesiyorlardı.
Bizde ‘’Kesemezsiniz’’ diye karşı çıkıyorduk.
Zira sokaklar bizimdi, hepimizindi.
Birkaç ay önce evinin önündeki sokağa arabasını parkeden bir vatandaşa da öyle yapmışlar.
O pembe makbuz yaprağından göndermişler.
‘’88 lira ceza kestik sana, çabuk öde, ödemezsen evine haciz göndereceğiz’’ demişler.
Vatandaş önce ‘’Bu yasal değil, cezayı iptal edin’’ diye parkomatçılara başvuruda bulunmuş. Ama bu talebi reddedilmiş
Öyle anlaşılıyor ki o vatandaş. Haciz tehdidinden de korkmamış.
Hakkını olması gerektiği gibi hukuk yoluyla aramış.
Adalete başvurmuş.
‘’Sokak benim, sokağıma arabamı bıraktım diye benden para istiyorlar’’ demiş.
Uygulamanın yasadışı olduğunu ileri sürmüş.
Yani, ‘’Benden haraç istiyorlar’’ demeye getirmiş.
Mahkeme de öyle yapmış.
‘’Yasal değil’’ diyerek, vatandaşı haklı bulmuş.
‘’Vatandaştan haraç alamazsınız’’ demiş yani.
Bunu aslında o parkomat firmasına söylememiş.
Belediye onlara ‘’Gel efendi, benim adıma halktan park parası topla’’ diyerek bir ihale açmış. Adamlarda bastırmış parayı ihaleyi almış, dünyanın masrafını da yapmış.
Bunu bir iş olarak görmüş adamlar.
Zannımca mahkeme belediyeyi uyarmış.
Zaten kararda da öyle deniyor.
Belediyenin vatandaşa ait sokakları birilerine para kazanmaları için kiraya veremeyeceğini söylemiş..
Soru şu:
Şimdi ne olacak?
Bundan sonra kimse park parası ödemek istemezse oluşacak kaosu belediye nasıl önleyecek.
Herkes adliye kapısını mı aşındıracak. Buna ne mahkeme yeter, ne de hakimlerin mesaisi.
Öyle yabana atılır bir konu değildir bu durum.
Acilen çözülmesi gerekir.
Onca insandan toplanan paralar ne olacak. Yarın bir gün vatandaşlar ödedikleri paraları da geri almak isterlerse ki; mahkeme istenen bu paranın yasal olmadığını belirtiyor.
Onları kim ödeyecek.
Parkomatçılar da mağdur aslında.
Onların mağduriyetini kim karşılayacak.
Demem o ki;
‘’Ben yaparım olur’’ demekle olmuyormuş.
Burası muz cumhuriyeti değilmiş.
Vatandaşın hala hakkını ve hukukunu koruyan bir adalet sistemimiz ve onun bekçileri olan hakim ve savcılarımız varmış.
Bilmem anlatabildi mi?