Siyasette zaman zaman restleşmeler olur. Bu durum çoğu kişi tarafından da normal karşılanır.
Ben yetişemedim o döneme ama Rahmetli Adnan Menderes’ in çok kibar bir siyaset adamı olduğu söylenir.Uygulamalar ve rakiplerine karşı yürütülen siyaset çoğu kere acımasız olabilir. Ama söylemlerinde hiç kibar tavrını bozmadığı söylenir Rahmetlinin.
İsmet İnönü için de bu durumun farksız olduğu bilinir. Ben Rahmetli Paşa’ nın son yıllarına tanık olabilmiş biriyim.
Daha sonraki yıllarda siyasi üslup tartışmaları çok yapılmıştır.
Rakipleri kim olursa olsun karşısındakini hedef alan bir konuşma yaparken Rahmetli Bülent Ecevit’ in kibarlığını bozduğunu bugün bile söyleyen birisi çıkar mı?
Sanmam.
“Sayın”
Bu sözcüğü siyaset diline sokan liderin Bülent Ecevit olduğu bilinir.
Süleyman Demirel’ in farklı bir üslubu vardı. Ecevit’ in Başbakan olduğu dönemlerde dahi kendisine hiç “Sayın Başbakan” diye başlayan bir şekilde hitap etmez ve her seferinde “Hükümetin başı” derdi.
Buna karşın Ecevit yine de Demirel için “Muhalefetin başı” demez, “Sayın Demirel” diye hitap etmeyi seçerdi.
Sert siyaset yaparlardı ama hiçbir zaman kırıcı olmazlardı.
Rakipleri için söylenen “Cibilliyetsiz” gibi tanımlamalar sanıldığı gibi eski bir siyasi gelenek değil, yeni siyaset anlayışının bir ürünüdür.
Rakiplerini “Limon gibi sıkmak” tanımlaması Rahmetli Erdal İnönü’nün sözüdür ve 1989 yılında SHP Genel Başkanı iken söylemişti o sözü. O tarihte yapılan yerel seçimler sırasında söylenen bu söz, başta İstanbul olmak üzere birçok ilde Belediye Başkanlığını SHP’ ye kazandırmış, SHP o yerel seçimlerde en fazla oyu alan parti olmuştu.
MHP İl Başkanı Şaban Kılıç da “Rakiplerimizi limon gibi sıkacağız” dedi biliyorsunuz ve Ak Parti İl Başkanı Fuat Köktaş’ da, “Git o zaman limon sat” dedi cevaben.
Hoş bir atışma elbet.
Bu düzeyde kalmasını arzu etmekle birlikte bizim siyasetçilerimize bir öğütte bulunmak isterim.
Yeni sloganlar bulun.
Eskimiş ve limon gibi sıkılıp atılmış sloganın da kimseye faydası olmaz.
* * *
Yanlış anlaşılmak ne kötü.
Dünkü yazımızda MHP’ nin Atakum için Hasan Danayiyen’ i tercih edeceğini söylemiştik.
Tespitimize itiraz gelmedi elbette.
Ama MHP İl Yönetimindeki arkadaşlarımın benim bu ifadem üzerine zor durumda kaldıklarını öğrendim.
Üzüldüm.
Bu haberin ve bilginin yakın arkadaşlarım tarafından bana verildiği iddia edilmiş.
Bu durum hem bana karşı yapılmış bir haksizlik olur, hem arkadaşlarıma.
Zira benim mesleki tecrübeme ve haber alma biçimime karşı haksızlıktır bu.
O yazının düzenlenmesi sırasında arkadaşlarımla kişisel ilişkimi kullanmadım.
Bu durumun böyle bilinmesini isterim.