İki gün boyunca meclis üyelikleri için hazırlanan listeler üzerinde koparılan yaygarayı izliyorum.
Peşin söylemem gerekirse listeler benim için sürpriz olmadı. Ama listeler üzerinden verilen mesajları manidar buluyorum.
AK Partiyi ayrı tutarım. Orada muktedir "Ol demiştir" ve olması gereken olmuştur. Seçim kurulllarına verilen listeler genel merkezden gelmiş olabilir ama kim ne derse desin ben aslında Fuat Köktaş'ın teşkilat üzerinde gücünü bir kere daha gösterdiğini düşünüyorum.
Atakum'da Turan Çakır'ın kontenjana konulmasını da Yusuf Ziya Yılmaz'a ustalıkla gönderilen bir mesaj olarak okunması gerektiğini düşünüyorum. Biliyorsunuz Yusuf Ziya Yılmaz, Turan Çakır'ın Atakum adayı yapılmasını çok istemişti.
Yine biliyorsunuz Yusuf Bey, 2009'da Atakum'da Adem Bektaş'a muhalefet etmiş, seçimde de Metin Burma'ya örtülü destek vermişti.
Bana kimse "Yok öyle bir şey" demesin. Öyle olduğunu sen de ben de biliyoruz.
Siz ne düşünürsünüz bilemem ama Turan Çakır'ından Atakum'da kontenjan adayı yapılmasIyla Yılmaz'a, "Ak Parti adayına kazandır ve arkadaşını da meclise taşı" mesajı verilmek istenmiştir bence.Ama CHP ve MHP' de durum farklıdır.
MHP' de mesela Recep Güleroğlu'nu İlkadım'da ilk sıraya kim yazmıştır. Güleroğlu'nun ismini ilk sıraya yazan kişinin Şaban Kılıç olmadığını düşünüyorum.
Defans yaptı mı onu da bilmem ama.
Bu durum bana ilkadım İlçe Başkanı Köksal Şimşek'in, il Başkanı Şaban Kılıç'ın kalesine attığı bir gol gibi gelmiştir.
MHP'de yaz aylarında yapılan kongre sırasında yaşananları bir hatırlayın istersniz. İl Kongresinde Şaban Kılıç Recep Güleroğlu'nu yenince kongre'de usulsüzlük yapıldığı gerekçesiyle Recep Güleroğlu tarafından kongre iptal ettirilmişti ki; usulsüzlüğün kendisine oy verenler tarafından yapıldığı iddia edilmesine rağmen üstelik.
Şunu merak ediyorum şimdi, Şaban Kılıç, Recep Beyin adını ilk sırada görünce ne düşünmüştür.
CHP'de ise Tarık Cengiz'in "Adaylıktan çekilirim" restine karşın Haluk Koç'un istediği olmuştur.
İsterseniz dün ve önceki gün olanları bir hatırlayalım.
Hafta sonu Samsun'a gelen Haluk Koç, Atakum ve İlkadım Belediye Meclisleri için liste taslağı hazırlamış, ancak Büyükşehir Belediye Başkan adayı Tarık Cengiz buna itiraz etmiş, hatta Genel Başkan Kılıçdaroğlu'nu aramış ve "Önerdiğim iki arkadaşım listelerde ilk sırada olmazsa beni azat edin" demişti.
Yani çekilirm tehtidinde bulunmuştu.
Partide herkes bu gelişme karşısında iki günü diken üstünde geçirmişti. Cengiz, Pazartesi günü akşam saatlerinde taraftarlarına "Ben istediğimi aldım, yoluma devam ediyorum" mesajı göndermişti.
Bunun üzerine herkes, Tarık Cengiz'in İlkadım için ilk sıraya önerdiği Cahit Kaya'nın, Cengiz'in istediği gibi ilk sıraya yerleştirildiği zannedildi. Oysa seçim kuruluna verilecek listede Cahit Kaya'nın kontenjan adayı olması öngörülmüştü. Atakum listesinde ise 3. sıraya önerdiği Özgür Çepni'nin ise 13. sıraya konduğu anlaşılmıştı.
Tarık Cengiz bunun üzerine birkez daha "Çekilirim ha" demiş ama Genel Merkez, Atakum listesinde oynama yapmazken, İlkadım listesinde bir rötuşa gitmiş, Cahit Kaya kontenjandan alınarak 3. sıraya konmuştu.
Tarık Cengiz, bu durumu "Ben fedakarlık yaptım" diyerek açıklamak istese de bunu yakın çevresine dahi anlatmakta zorlanacaktır.
Tarık Cengiz, fedakarlık yaparak ne gibi bir taviz almıştır onu bilemem. Genel Merkez'den taviz kopardoğını zannediyor ya, elde ettiğini düşündüğü o kazanımlarda ileride elinden uçup gidecektir.
CHP'de Bütün bu çalkantı sırasında hem karlı çıkanlar, hem de güçlerine güç katanlar da Erkan Akyüz le birlikte Naci Altuncu olmuştur.
Ve fakat
Bu oyunun tek bir kazananı vardır o da Haluk Koç'tur.
Teşkilattan gelen yoğun defansa rağmen, Erkan Akyüz'ü ve özellikle Naci Altuncu'yu korumuştur. Haluk Koç dik durarak vefanın sadece İstanbul'da bir semt adı olmadığını da göstermiştir.
Dahası, gücünü bir kez daha teşkilata göstermiştir
Her neyse dün akşam saat 17 itibariyle bu şehri yönetecek başkan ve meclis üyelerinin listeleri seçim kurullarına teslim edildi.
Listelerde kendilerine yer bulanları tebrik ederken, bütün adayların Samsun'a hayırlı olmasını dilerim.