Sel’de Boğulmak Insanın Fıtratında Var

Yazarlar // 29 Ağustos 2015 Cumartesi 00:00

Ragıp GÖKER

Hopa’da sekiz yurttaşımızı sel suyuna kurban verdiğimiz günün üzerinden henüz bir hafta bile geçmemişti ki, üç yıl önce Samsun’da 15 kişiyi yitirdiğimiz sel felaketi ile ilgili soruşturmanın da sonlandığı haberi düştü gazetelerin haber merkezine.
Planlanmış olsa bu kadarı denk gelmezdi.
Samsun Cumhuriyet Savcılığı 3 yıl önceki sel felaketinde kişi ve kurum temsilcilerinin kusuru olup olmadığını araştırmak için adli soruşturma başlatmıştı.
Canik’teki sel 3 Ağustos 2012’de meydana gelmişti.
O, 3 Temmuz gecesi gökyüzü delinmişti sanki.
Buna ‘’Yüz yılın felaketi’’ dedi birileri.
Şimdilerde her şiddetli yağış şehirleri ve köyleri vurduğunda, sorumluluğu üzerinden atmak için olsa gerek, yetkililer ‘’Yüz yılın felaketi’’ diyor hemen.
Samsun’daki felaketin soruşturma sonuçları ‘Doğal afet olarak’ açıklandı.
Ki;
Aksi bir karar beklemiyordum zaten.
Yılanlıdere’deki o köprün menfezleri olması gerekenden daha dar tutulmuş.
O kadar hata kadı kızında da olur.
Bu durum bir kul hatası olarak görülemezdi.
Dere yatağında konut yapılması ve bunlara imar izni verilmesi de biz kulların kusuru değildi zaten.
Yağmurun yağması nasıl bir doğa olayı ise sel de bunun bir sonucudur.
İnsanlar doğar ve ölürler.
Yaşamın içinde var bütün bunlar.
Kimisi hasta yatağında bekler ölümü.
Kimin kısmetinde ise kapıcı dairesinde sel suyunda boğulmak vardır.
Ölüm Allah’ın emri.
Var mı buna itirazı olan.
Yağmur da Allah’ın bir hikmeti.
Bizim büyükşehir belediyesi hesabı yanlış yapmış.
Yağmur suyunu burnumuzun dibindeki denize ulaştıracak olan menfezleri biraz dar tutmuş.
Hesap hatası.
Kusurdan sayılmaz.
Yağmur suyu öldürmez.
Sel suyu öldürür.
Yağmur doğa olayıdır.
Sel de öyle.
Off kafam karıştı.
Kısaca biz ‘’Sel suyunda ölmek de insanın fıtratında var’’ diyelim ve işin içinden böylece çıkmış olalım.
Kimse de de kusur aramayalım.
Siz siz olun, sel suyuna kapılmayın ama.
Ölürsünüz.
Demedi demeyin.