Askerlik; Kimisine göre ‘vatan borcu’, kimisine göre de ‘bedeli karşılığı’ kaçılacak bir görev, kimisine göre “ vicdanî ret” nedeni…
Hal böyle olunca bakış açısına göre tartışmalar, yorumlar ve eleştiriler kaçınılmaz oluyor…
***
Zorunlu askerlik, ülke kanunlarına göre belirli bir yaşa gelen erkek ve kadınların yapmakla zorunlu oldukları süresi yasalarla belirlenen devlet hizmeti olarak biliniyor…
Her ülkede sorunlu değil.
Almanya, Fransa, Belçika, Hollanda, İngiltere gibi AB ülkelerinde zorunlu askerlik kaldırılmış.
Bölge ülkelerinde ise zorunlu askerlik halen devam ediyor;
Yunanistan ’da 9 ay,
Bulgaristan ’da 9 ay,
İsrail ’de kadınlara 24 ay, erkeklere 36 ay,
Ermenistan ’da 24 ay,
Gürcistan ’da 18 ay,
Kıbrıs Rum Kesimi ’nde 24 ay
İran ’da 24 ay,
Rusya ’da 24 ay,
Ukrayna ’da 18 ay,
Suriye ’de 30 ay (dı),
Tabi ki bu ülkelerin bazılarında üniversite mezunlarına ‘kısa dönem’ hakkı ve ‘vicdanî ret’ hakkı tanınmış olduğu gibi askerlik sınıflarına göre de süreler değişebilmektedir…
***
Osmanlı’nın son dönemlerinde ‘Yeniçeri Ocağı’nın kaldırılması ve düzenli orduya geçilmesi ile birlikte zorunlu askerlik ilk aşamada7 yıl olsa da zaman içerisinde 4 yıla kadar düşmüş fakat bu süre uzayan savaşlar nedeniyle 4 yıldan 7-8 yıla kadar çıkmış…
Değişik dönemlerde ve savaş hallerinde süreler; bedelli askerlik, medrese eğitimi alanların durumu, asıl-yedek, kura, istisnalar ve gayrimüslimlerin durumları değişse de aşağı yukarı bu şekilde olmuş.
***
Cumhuriyet döneminde askerlik değişik yıllarda askerlik sınıfına göre ve yıllara göre değişse de;
1924 ile 2013 yılları arasında 60 ila 12 ay arasında yaklaşık 15 kez değişiklik göstermiş…
Örneğin; 1924’de piyadeye 18 ay iken denizciye 60 ay olmuş…
Piyadeye en uzun askerlik 1941’de 40 ay olmuş…
***
Gelelim şu “bedelli meselesi”ne…
1856’da ilan edilen “Islahat Fermanı” sonrası, gayrimüslimlerden alınan (baş, kelle vergisi) cizyenin ‘bedel-i askerî’ şekline dönüştürülmesine ve eşitlik ilkesi uyarınca çekilen kura sonucu Müslümanların da isterlerse bedel ödeyerek askerlikten muaf tutulmasına karar verilir ve bu durum 1907’ye kadar böyle devam eder…
Bedeller farklı uygulamalar ile alınır. Bunlardan “bedel-i şahsi” (bedel-i fiahsi) var ki en ilginci bu olsa gerek; 25 yaşından büyük, 30 yaşından küçük bir garibana ‘’bedel hakkı’nı ödemek suretiyle kendi yerine 5 yıl askere gönderebiliyorsun ( Beyaz köleler dahil, Arap/zenci köleler hariç)…
Fakat askerlik sonra başlayan rediflik (yedek asker) hizmeti yine bedel sahibine aitti.
Bir süre sonra memlekette bedelini ödesen bile askere gönderecek gariban bulunamayınca 1886’da “ bedel-i şahsi”ye ilave olarak “bedel-i nakdi” olan en yakın birlikte 5 aylık eğitim ve sonrasında 50 liralık bedel ile “parası karşılığı askerlik” modeli oluşur…
***
Zenginin “Muaf”, garibanın “Asker” olduğu düzen Cumhuriyet döneminde de devam etmiş.
İlki 1987’de olma üzere, 1992, 1999,2011 ve 2014’de bedeli karşılığı askerlik yapılmış veya muaf olunmuş…
Şimdilerde ise ‘tek tip askerlik’ten bahsediliyor.
Buna göre herkes 2-3 ay temel eğitim, kalan süresinde isteyen maaş (asgari ücret) alacak, istemeyen maaş bedeli ödeyecek deniliyor…
Umarım adaletli ve ‘güçlü ordu’yu destekleyen, bölgedeki sıcak günleri göz önünde bulundurarak verilmiş bir sonuç oluşur…
Hüseyin KURT