Benim bir iddiam var.
Terme’nin santralleri şimdilik uykuda.
Hani bir firmanın yatırımdan vazgeçtiği söyleniyor ya, ben buna hiç inanmadım.
Dün Yener Cabbar da aynı şeyi yazmış ki, ben de o iddiadayım.
Yatırımdan vazgeçtiklerini söyleyenler şimdilik halkın tepkisini soğutmayı amaçlıyorlar.
Bizi en zayıf anımızı yakalayıp konduracaklar o santralleri.
Niye böyle söylüyorum.
Anlatayım.
Bikere yatırım için öngörülen para çok fazla.
Şu, Tim Avrasya’nın sahibi Pamir Tuğlu kuracağı santral için 960 milyon lira harcayacağını söylüyor ki; bu paranın 1 milyar lirayı bulacağını tahmin ediyorum.
Ülkemde dürüst, namuslu bürokratların varlığına hala inanırım ama mesela eski parayla yaklaşık bir katrilyon lira tutarındaki bu paranın bir kısmının hediye olarak dağıtılmasından korkarım.
Bu kadar çok para adamı bozar arkadaş ama umarım ve dilerim bizim karşımıza para karşısında bozulmayacak bürokratlar çıksın.
Para meselesi iddiamın ilk ayağını oluşturuyor.
İkincisi ise hükümetin ve özellikle de enerji bakanının tutumudur.
Biliyorsunuz Enerji Bakanı Taner Yıldız, Yırca köylülerinin protestolu eylemi nedeniyle ağaçların değeri ile Yırca Köyüne kurulacak o santral için yapılacak yatırım miktarını eşitlemeye çalışmıştı.
Hatta “Bakkaldan zeytin alabilirsiniz ama enerji alamazsınız” gibisinden bir şeyler de söylemişti.
Taner Yıldız önceki gün yine bir basın toplantısı düzenleyerek, enerjiye ne kadar ihtiyacımız olduğundan dem vuran bir konuşma da yaptı.
Ki;
Ülkemin enerjiye ihtiyacı olduğunu ben de biliyorum.
Ama neden Samsun.
Neden hep bizi zehirlemek istiyorlar.
Ülkemin başka köşelerinde de bu yatırım için uygun alanlar bulunur.
Ustam İsmail Başaran dün yazmış.
Samsun Milletvekili Tülay Bakır ki, bir tıp doktorudur kendisi.
Tülay Bakır, YEDAŞ Genel Müdürü Nurettin Türkoğlu ile düzenlediği basın toplantısında termik santrallerin insan sağlığına bir sigaranın verdiği zarardan fazlasın vermeyeceğini söylemiş,
Bunu okuduğumda “Tamamdır, santraller için altyapı hazır” dedim.
Tülay Hanım bu sözü hangi bilimsel veriye dayanarak söyledi bilmiyorum ama santrallerin baca salınımlarının hiçte masum olmadığını biliyorum.
Geçtiğimiz günlerde, Terme Belediyesi ve Elektrik Mühendisleri Odası Samsun Şubesi tarafından bu konuda bir rapor yayınlandı.
O raporda santrallerin çevreye vereceği zararlar bir bir anlatılıyor.
Tülay Hanımın o raporu bir kere olsun gezden geçirmesini dilerim.
Bakalım raporu okuduktan sonra da aynı şeyleri söyler mi?
Sanmam.