Yazarlar // 28 Haziran 2016 Salı 00:00
Ragıp GÖKER
Samsun’un gündemi yoğun.
Durup dururken raylı sisteme zam yapıldı mesela.
CHP İl Başkanı Tufan Akçagöz, bunu zulüm olarak görüyor.
Tekkeköy’de akıl almaz işler oluyor biliyorsunuz.
Bu arada A Takımı davası yeniden görüleceği ile ilgili haber gündeme bomba gibi düşmüşken, Sefa Sirmen’in görevi kötüye kullanmaktan hapse atılması başta Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz’ın uykularını kaçırmış olabilir mi diye merak ediyoruz.
Şehir Hastanesi ihalesini Piazza AVM’yi de yapan Rönesans firması kazanmış.
İlkadım’ın sınırları içersinde yapılacak bu hastane için İlkadım’ın neresi seçildi bunu imtiyazlı birkaç kişiden başkası henüz bilmiyor.
Gündem bu kadar yoğun yani sabah, “Bugün hangisini yazayım “ diye düşünürken Osman Kara arayıp “Üniversitedeyim, İsmail’in durumu kritik” dediğinde kelimenin tam anlamıyla allak bullak oldum.
Hemen Fakültede aldım soluğu.
İsmail Başaran meslek büyüğüm olmasından öte benim için özel bir kişidir.
40 yıl önce başlayan usta çırak ilişkimiz, zamanla sağlam bir dostluğa dönüştü.
Büyük haberlere imza atmış ustamın öncekileri atlattığı gibi bu büyük krizi de atlatarak sağlığına kavuşacağına bütün kalbimle inanıyorum.
İsmail Başaran’ın şu sıralar O’nu sevenlerin duasına ihtiyacı var.
Sevenlerin dualarını esirgemeyeceğine de inanıyorum.
Biz yine Samsun’un yoğun gündemine dönelim.
Sefa Sirmen”in, görevi kötüye kullanmak suçundan hapse atılması nedeniyle “A Takımı davası sanklarını da aynı akıbet mi bekliyor?” sorusunu ister istemez sormamıza neden oluyor.
Biliyorsunuz dava sona erdiğinde, o davadan yargılananlar, bu durumu “Biz beraat ettik” diye duyurmuşlardı.
Meğer durum hiç de öyle değilmiş.
Yener Cabbar, olayın seyrini yedi tekmili birden sinema filmi gibi tefrika halinde yazıyor biliyorsunuz.
Biz de ilgiyle izliyoruz.
Dava sanıkların “Beraat ettik“ demelerine rağmen meğer tam olarak sonuçlanmamış.
Yargıtay ceza genel kurulu davanın yeniden görülmesine karar vermiş.
Aralarında Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz gibi bazı kamu görevlisi sanıklar için bakanlık iznine de gerek olmadığına karar verilmiş.
Samsun’un bir dönem uzun süre meşgul eden bu dava Kasım ayında yeniden görülmeye başlandığında, gökdelen kule ile birlikte gündeme elen ihaleye fesat karıştırmak, imar kanununa muhalefet gibi suçlamalar da bu dava kapsamına alınacak mı merak ediyorum.
Gökdelen Kule ile ilgili o iddialar A Takımı Davası ile birleştirilirse işte o zaman bazıları için ‘Yandı gülüm keten helva halleri’ başlayacaktır.