Samsunlu Yine Kandırıldı

Adalet ve Kalkınma Partisi İktidara geldiği günden buyana Samsun’ verdiği sözlerin büyük bölümünü bir türlü tutamıyor veya tutmayıp Samsunluyu cezalandırıyor. Bir zamanlar Samsun’da tersane yapılacaktı. 17 bin işçiye de iş verilecekti. Böyle açıklamalar yapılıyor, insanların duyguları sömürülüyordu. Aradan yıllar geçti, tersane halen yapılamadı, 17 bin işçi de alınamadı. Vatandaşın duyguları sömürülmüş oldu, ancak vatandaş kandırıldığı bu sözlere inanmaya ve bu partiyi oylarıyla desteklemeye devam etti.

Türkiye’de seçim konuşulmaya başlandı, böylece de sandık yine hatırlandı. Samsunlunun bir bölümü artık verilen sözlere inanmayacaklarını yüksek sesle İktidara duyurmaya başladı. Ne olacak şimdi, tersane yine gündeme gelecek mi yoksa AK Parti Samsunluyu uyutmak için yeni bir afyon mu bulacak?

Ne gariptir ki kendilerine burada çalışacakları sözü verilerek oyları alınanlar ise oylarının peşine düşmedi. Gerçi Samsun’lu daha önce verilen sözlerin tutulmamasına pek aldırış etmiyor da muhalefet bunları neden seslendirmiyor işte bu anlayışa da bir anlam veremiyorum. Muhalefet, AK Parti’nin söz verip yerine getirmediklerini gündeme getirse oy oranı artacak mutlaka da onları da oylarının artmasını belki istemiyor ve “bırakalım vatandaş çekeceğini çeksin” mi demek istiyor. Böyle bir anlayış ne Samsun’a ne de iktidara yarar sağlar. Muhalefet, iktidarı yapmadıkları konusunda eleştirmezse neyi eleştirecek ki?

BİR TEBESSÜM

Küçük kız, hüzünlü bir yabancıya gülümsedi. Bu gülümseme adamın kendisini daha iyi hissetmesine sebep oldu. Bu hava içinde yakın geçmişte kendisine yardım eden bir dosta teşekkür etmediğini hatırladı. Hemen bir not yazdı, yolladı.

Arkadaşı bu teşekkürden o kadar keyiflendi ki, her öğlen yemek yediği lokantada garson kıza yüklü bir bahşiş bıraktı. Garson kız ilk defa böyle bir bahşiş alıyordu. Aksam eve giderken, kazandığı paranın bir parçasını her zaman köşe basında oturan fakir adamın şapkasına bıraktı.

Adam öyle minnettar oldu ki. İki gündür boğazından aşağı lokma geçmemişti. Karnını ilk defa doyurduktan sonra, bir apartman bodrumundaki tek odasının yolunu ıslık çalarak tuttu. Öyle neşeliydi ki, bir saçak altında titresen köpek yavrusunu görünce, kucağına alıverdi. Küçük köpek gecenin soğuğundan kurtulduğu için mutluydu. Sıcak odada sabaha kadar koşuşturdu.

Gece yarısından sonra apartmanı dumanlar sardı. Bir yangın başlıyordu. Dumanı koklayan köpek öyle bir havlamaya başladı ki, önce fakir adam uyandı, sonra bütün apartman halkı. Anneler, babalar dumandan boğulmak üzere olan yavrularını kucaklayıp, ölümden kurtardılar. Bütün bunların hepsi, beş kuruşluk bile maliyeti olmayan bir tebessümün sonucuydu. Siz.. Hatırlıyor musunuz en son ne zaman tebessüm ettiğinizi?

Son zamanlarda kimse kimseye tebessüm etmiyor. Özellikle de iktidarda olanlar yurt bulamadıkları içim parklarda yatan öğrencilere bırakın tebessüm etmeyi hatırlarını bile sormuyorlar.

Samsun’da yurt sorunu var mı, eğer varsa Belediyeler bu sorunu çözebilmek için öğrencilerin yanında oluyorlar mı? Ben duymadım da görmedim de peki öğrenciler ne yapıyorlar? Bugün parklara çıkıp gecelerini geçiren öğrenciler kışın ne yapacaklar? İktidara sesleniyorum: Eğer bir ülkede sessizlik hâkimse bu gelebilecek bir fırtınanın habercisi olabilir. Eğer siz polis ve askerle öğrencilerin üzerine gidebileceğinizi düşünüyorsanız bir araştırın bakalım polis ve askerlerin ne kadarının öğrenci olan çocukları aynı sıkıntıyı çekiyor.  Unutulmamalıdır ki bugün canı yananlar yarın can yakarlar.

GÜNÜN SÖZÜ

Kral da, dilenci de aynı iştahla acıkırlar. (Montaigne)