Yazarlar // 13 Temmuz 2014 Pazar 00:00
Ragıp GÖKER
Dün yayınlanan ‘Kendini daha akıllı sanmak’ adlı yazıma fikirlerini önemsediğim iki dosttan mesaj aldım.
Daha doğrusu iki yorum!
İlk yorumu Mimarlar Odası Başkanı İshak Memişoğlu göndermiş.
Memişoğlu, Büyükşehir Belediyesindeki yetkililerin sahilde yaptıkları katliamı anlatabilmek ve yaptıklarını haklı gösterebilmek için farklı yönetmekler uyguladıklarını söylüyor.
Samsun sahilinde yapılmakta olan uygulamanın kamusal gerekliliğe dayanmadığını ileri sürüyor Memişoğlu. Bu uygulamanın sadece başkanın arzusu doğrultusunda yapıldığını iddia ediyor.
İshak Memişoğlu, Büyükşehir belediyesinin ‘’Sahildeki yolu İş makinelerini geçirmek için yaptık’’ şeklindeki açıklamasının ise tamamen halkı aptal yerine koymak anlamı taşıdığını da sözlerine eklemiş
Bir başka yorum’da Embiya Sancak’tan gelmiş.
Ki; Benim bir dostum olmasının yanı sıra Büyükşehir Belediyesinde de uzun yıllar görev yapmış bir mimardır Embiya Sancak.
Bu nedenle Samsun’un sahilinde yapılanlar konusunda görüşlerini önemsediğim bir uzmandır Embiya Bey.
Sahil yolu konusunda kendisinin de mensubu olduğu Mimarlar Odasının açıklama yapmasını tercih ettiğini ama kendisinin de bu konuda söyleyeceklerinin bulunduğunu yazmış Embiya Sancak.
Dereköy balıkçı Barınağı ile ilgili kişisel arşivinde belgeler bulunduğunu belirtiyor Embiya Sancak.
Ve bu konuda farklı bir görüşü ileri sürüyor. Samsun Büyükşehir Belediyesinin iddia ettiği gibi Samsun sahilini Dereköy Balıkçı Barınağı için yapılan Limanın bozmadığını iddia ediyor.
Embiya Sancak, Samsun sahilini bozan esas unsurun Kızılırmak olduğunu iddia ediyor ve daha önce yapılan bir araştırmaya atıfta bulunarak, ırmağın son yıllarda yeterli oranda alüvyonu taşımadığını ve dolayısıyla bozulmanın da bundan kaynaklandığını ileri sürüyor.
‘’Sahilimizi incelemek için dünyaca bilinen uzmanları Samsun’a davet etmeliyiz’’ diyor Embiya Sancak
Embiya Beyin söylediği gibi Sahilimize sahip çıkacaksak ki; umarım bunun için geç kalmamışızdır. Embiya Sancak’ın da önerdiği gibi devletin ilgili birimleriyle meslek kuruluşlarının birlikte hareket ederek ortak bir çözümü üretmesi gerekiyor.
Gerekiyordu demek belki daha doğru olacaktır.
Ve fakat
Hiçbir şey için geç sayılmaz.
Zararın neresinden dönülürse kardır.
Samsun’un bir an önce ‘’Ben yaptım oldu’’ anlayışından kurtulup, ‘’Nasıl yapmalıyız’’ anlayışına geçme zamanıdır.