istanbul sex shop casino siteleri istanbul evden eve nakliyat istanbul eşya depolama baker depolama
Partili Başkan
Yazarlar // 13 Mayıs 2016 Cuma 00:00

Ragıp GÖKER

Başkanlık sistemi ile ilgili tartışma hızını kaybetmemişken, şimdi de ‘Partili başkanlık Sistemi’ tartışılır olmuştu.
Konuyu ‘’Anayasada, Cumhurbaşkanının partisi ile bağlantısını kesmesini isteniyor ama bunun ne zaman olacağı yazmıyor’’ diyerek ilk dillendiren de Burhan Kuzu olmuştu.
Ömer Çelik, partinin gündeminde olmadığını söylese de, Nurettin Canikli hafta başında, yeni anayasada ‘Partili Cumhurbaşkanı’’ibaresinin konulabileceğini dillendirerek, AK Partinin niyetini açıklamıştı.
Cumhurbaşkanı Danışmanlarından Şeref Malkoç ise ‘Başkanlık Sistemi’ tartışmalarını biraz daha ileri taşıyarak, yeni dönemin adını  ‘Cumhurbaşkanlığı Sistemi’ olarak açıkladı.
İkisi arasında ‘’Ne fark var?’’ demeyin.
İkisi de farklı anlamlar taşıyor.
Yani Başkan mı sisteme uyacak, sistem mi Başkan göre ayarlanacak.
AK Parti 10 gün sonra kongre yaparak yeni genel Başkanını seçecek.
Ahmet Davutoğlu, aniden kongre kararı alarak, hem Genel Başkanlık koltuğunu, hem de Başbakanlık koltuğunu bırakacağını söyleyince, ülke genelinde kısa süreli bir şok dalgasının oluşmasına neden olmuştu.
Başbakan Ahmet Davutoğlu, öyle bir şey söylemediğini dillendirse de, ‘’Başkanlık sistemini savunursam, kendimi inkar etmiş olurum’’ dediği iddiasıyla mı koltuğunu kaybetti bilemem ama o koltuğun, ‘Partili Başkanlık Sistemi’ için kaybedildiği artık gün yüzüne çıkıyor.
Davutoğlu’nun 864 rakımlı tepeden ayrılmasına sebep olan anlaşmazlık üzerine Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türk halkına aslında şu mesajı veriyor:
‘’Mevcut sistem tıkandı. Cumhurbaşkanı olarak partilim olan Başbakan’la bile anlaşamıyorum. Bu istem kötü, değişmesi lazım’’
Recep Tayyip Erdoğan’ın 12. Cumhurbaşkanı olarak seçildiği 10 Ağustos 2014 tarihinden bu yana ‘Başkanlık Sistemini’ tartışılıyor.

Yüzde 52 oranındaki halkoyu ile seçildiğini söyleyen Cumhurbaşkanı, seçildiği günden bu yana önceki Cumhurbaşkanları gibi olmayacağını söylüyor.
Toplu açılış törenleri gibi uygulamalarla seçimler sırasında bile il-il gezerek mitingler düzenliyor.
AK Parti ile resmi olarak bağlarını koparmış olsa da Recep Tayyip Erdoğan AK Partinin doğal lideri olarak kabul ediliyor,
Bu uygulamalar halkın gözünde partili Cumhurbaşkanı imajının kaybolmasına da izin vermiyor.
7 Haziran seçimleri HDP’nin ‘’Seni Başkan yaptırmayacağız’’ sloganı çerçevesinde gelişmişti.
HDP yine aynı propagandayı yapacak mı?
Yapsa bile ne kadar etkili olacak bilinmiyor.
Her ne kadar kongre sancıları yaşanıyor olsa da, terörle mücadelede hükümete hukuki zeminde vereceğini söyleyen MHP’nin Genel Başkanı Devlet Bahçeli, ‘Tayyip Erdoğan’a Başkan olması için de destek verecek’ şeklinde oluşan algıyı, ‘’ Ne yeni bir sisteme ne de yeni bir rejime gerek yoktur’’ diyerek kırmıştı.
Başkanlık sistemi konusunda en sert muhalefeti önceki gün TOBB Genel Kurulunda konuşurken ‘’Sistemi kan dökmeden değiştiremezsiniz’’ diyen Kılıçdaroğlu liderliğindeki CHP yapıyor.
Öyle anlaşılıyor ki, yeni Anaysa tartışmaların, başkanlık sistemi ve daha çok da partili başkanlık sistemi üzerinde yoğunlaşacağı anlaşılıyor.