Parmaklar Kalkacak

Demokrasilerde çare tükenmez derler ya buna artık gerçekten inanmaya başladım. Çarenin tükenmediğini gördüm, ancak ne hikmetse bu durum hep paradan yana çalışıyor. İşçiyi emekçiyi destekleyecek kararlar bile TBMM’de çıkmıyor, hatta kanun hükmündeki kararlar ile yapılıyor bu iş.

En son vatandaşın, çalışanın aleyhine olacak bir durum daha gerçekleşiyor. Yine emeklilikte yaşa takılanlardan sonra bu kez de güne takılanlar çıkıyor ortaya. İktidar şimdi de çalışanların kıdem tazminatına dikmiş gözünü. Bu tür vatandaşın aleyhine oluşacak durumlar ve sonuçların ardından kendi emeğine gözlerini dikenlerin gözleri çıkar sonunda. Bir yanardağın nasıl patladığını bilirsiniz, önce sıkışır o sıkışma sonucu patlayıverir ve önüne geleni siler süpürür.

Çalışanların emekli ikramiyelerine göz dikenler de şimdiden gözlerini korumalıdır. Bugün emeklinin isyanını görmeyen gözlerle bakanlar yarın gerçekleri göremeyecek duruma gelecekler çünkü bugün görmemekte direnen ve gözlerini kapatanlar yarın gözlerini açsalar da göremeyecekler, çünkü o gözler görmez hale getirilmiş olacaklar.

Peki emekliler ve çalışanlarla ilgili bu kadar olumsuzluklar yaşanırken vatandaşın seçtiği milletvekilleri ne yapıyorlar. Özellikle Cumhur İttifakı’nı oluşturan milletvekillerine soruyorum, siz TBMM’de ne iş yapıyorsunuz? Görüşlerinizi anlatamıyorsunuz anlatsanız da anlayan bulamıyorsunuz.

Haklarını aramanız için sizleri TBMM’ye gönderenlerin yanında olmuyorsunuz,  liderlere biat etmekten başka bir işe de yaramıyorsunuz. Sonra da vatandaşın emekliliğine göz dikiyorsunuz.

Ben buradan CUMHUR İttifakı’nın Samsun Milletvekillerine sesleniyorum: Emekliler için, emeklilikleri yaşa takılanlar için gerçekten ne yapıyorsunuz? Kendi içinizde hesaplaşmıyor musunuz?

Vatandaşın kıdem tazminatına dokunulduğunda sesinizi çıkarmayan iktidar milletvekilleri sizler bir dönem milletvekilliği yaptığınızda nasıl oluyor da emekli oluyorsunuz,, sizler neden yaşa takılmıyorsunuz?

Neden hep nalıncı keseri gibi kendinize yontuyorsunuz? Biraz da testere gibi kesin ki toz iki tarafa da düşsün. Yani sadece sizler değil bu ülkenin kazanımlarından sade vatandaşlar çalışanlar emekliler de yararlansın.

HAVALAR SOĞUYUNCA

Samsun İlkadım Belediyesi Sosyal Yardım Müdürlüğü kış mevsiminin gelmesiyle birlikte ihtiyaç sahibi hanelere soba ve eşya yardımında bulundu. Haberi okuyunca duygulandım.  Aslında yapılan bir hizmettir, ancak bunun yapılması gereken hizmet olduğu maalesef son yıllarda bizlere de unutturulmuştur.

Hizmet nasıl yapılmıştır önemli olan da budur.  Bir elin verdiğini öteki el bile görmemelidir.  Mahalle Muhtarları’nın belirlediği muhtaç ailelere soba ve yakacak malzemesi getirip vermek hizmet midir, elbette hizmettir. Bir somun ekmeği bir bardak suya batırıp ıslatır ve yiyebilirsiniz, hatta onu çocuğunuza bile yedirebilirsiniz ancak soğukta oturamazsınız, çünkü ısıtmanız gerekir.

Bu çalışmaya mahalle muhtarları da mutlaka katılmıştır.  Kendilerine de kocaman bir alkış göndermek gerekir. Yapılan yardımlar arasında koltuklar, diğer gereçler olması da sevindiricidir.

İnsanlarımızın paylaşmasını bilmeleri çok önemlidir, ancak daha da önemlisi yurttaşlarımızın bu duruma düşmesini önlemektir. İnsanlarımızın çoğu aş değil iş istemektedir.

Ancak bu durum iktidarların işine gelmemektedir. Çünkü onların derdi yeniden seçilebilmektir. Bunun için de yapılması gereken çok basittir. Önce insanların gelirlerini yükseltmek yerine düşürmeyi tercih edeceksiniz. Ardından kendilerine yardım edeceksiniz. Sonrasında da iktidarınızın ömrünü uzatmak için seçim zamanı kapılarına gidip “biz size yardım ediyoruz her zaman yanınızdayız” diyecek ve oylarını isteyeceksiniz.

GÜNÜN SÖZÜ

Her ormanı boş sanma belki de kuytuluklarında bir kaplan uyuyordur. (Sadi)