Temmuz'da hayat normale dönüyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 1 Temmuz itibariyle bütün korona virüs kısıtlamalarının kaldırılacağını açıkladı. Erdoğan, "1 Temmuz itibariyle başlamak üzere sokağa çıkma kısıtlamalarını tümüyle kaldırıyoruz. Müzikle ilgili kısıtlamayı da 24:00'e çekiyoruz. Şehirlerarası seyahat kısıtlamaları ile şehir içi toplu taşımadaki kısıtlamalar sona eriyor. HES kodu uygulaması yaygınlaştırılarak sürdürülecektir. kamu kurum ve kuruluşlarında normal mesai düzenine geçiliyor "dedi.
Ve akıllara şu soru geldi: Neden Temmuz ayında alındı bu karar? Müziğin yasak olduğu ve saat 24’ten sonra müzik dinlenemeyeceği Türkiye’de 15 Temmuz Gecesi insanlar sokağa çıkmayacak ve marşlar müzikler çalamayacak mı?
Yoksa 15 Temmuz gecesi hain kalkışımın yıldönümünde insanlar kutlama yapamayacak mı? Eğer kutlama yapılacaksa o gece virüs mesai yapmayacak mı? Kararlar alınırken sorulacak sorular da göz önünde bulundurulmalı değilmiydi? 15 Temmuz gecesi Allah Kısmet ederse sokakta olacağım. Kimse nebi engellemeye kalkmasın, çünkü kutlamayacaksam engelleyenleri de FETOcu olarak ilan edeceğim. Bu nedenle müziğin engellenmesi kararının yeniden gözden geçirilmesi gerekmektedir ve de Hükümet’in bu konuyu dikkate alacağı inancındayım.
HATA SAĞLAM’DA MIYDI?
Samsunspor yeniden geçen sezon olduğu ligde yani Birinci Lig’de mücadele edecek. Yeni hoca, yeni ruh haliyle. Ancak eski olan yöneticilerle girilecek mücadele ve yarışa.
Samsunspor’un bir sezonunun boşa gitmesinin tek sorumlusu Ertuğrul Sağlam mı idi? Başka sorumlu yokmuydu? Eldeki futbolcuları diğer takımlara gönderenlerin hiç mi sorumlusu yoktur?
Samsunspor bir takım olarak değil de bir şirket olarak yönetildiği ve yönetimin karışanının çok olduğu durumda patınaj yapmaya devam edecektir. Önce Samsunspor’un bir şirket olmadığı bir futbol takımı olduğu hatırlanılmalıdır. Taraftar da sahaya gelirken ya da takımı desteklerken takım ruhunu geri getirmelidir. Sahada desteklenen bir şirketin başkanı değil de Samsunspor futbol takımı olmalıdır.
Samsunspor Doğan’ı, Melih’i, Ercan’ı, Rahmi’yi, Erdi’yi, Celil’i göndermekle ne büyük hata yapmış, bu futbolcular gittikleri takımlarda oynadılar da Samsunspor’da neden oynayamadılar sorusunu Samsunspor sevdalıları kendisine sormalı. Samsunspor’u şirket olarak yöneteNler de sormalı bu soruyu kendilerine.
Samsunspor’un bir sezonunu bu şehre kaybettirenler şapkalarını önlerine koyup düşünmeliler ve de “Biz bu kafa yapısıyla bu futbol bilgisinden yoksun anlayışla” önümüzdeki sezon başarılı olabilecek miyiz? Hayır olamayacaksınız, çünkü Samsunspor’a başta Başkan Yüksel Yıldırım olmak üzere herkes karışıyor. Sayın Yıldırım da Samsunspor’la ilgili her fırsatta konuşmaktan geri durmalı, taraftarın gazına gelmemelidir.
Başlıktaki sorunun yanıtına gelince bir sezonu kaybetmenin hatası sadece Teknik Direktör Ertuğrul Sağlam’da değildi. Başta başkan Yldırım olmak üzere yöneticiler de tahaya ortaktırlar. He ne kadar ismin önünde bir şirket markası varsa da unutulmamalıdır ki Samsun’un en büyük markası Samsunspor’dur. Samsunspor isminin önüne şirket isimleri gelebilir ancak kalıcı olacak olan Samsunspor markasıdır. Hangi ligde olursa olsun markasında Atatürk resmi olan Samsunspor futbolda bu şehrin en büyük markasıdır. Yani hatanın büyüğü Sağlam’da değil, Samsunspor markasının önüne geçmek isteyenlerdedir. Vede bu sezon bu hatadan dönülmelidir. Aksi halde biZ aynı fiLmi bu sezon da seyredebilir ve aynı kabusu yaşayabiliriz.
Eğer Samsunspor bu sezon da başarılı olursa isim önündeki şirket de Samsun’da bugüne kadar olduğu gibi mi sevilir işte onu bilmiyorum.
GÜNÜN SÖZÜ
İnsanı elbisesine göre karşılar,bilgisine göre uğurlarlar. (Rus Atasözü)