Yazarlar // 6 Eylül 2014 Cumartesi 00:00
Ragıp GÖKER
Japonya’da ve Fransa’daki hızlı trenlerle ilgili haberleri gördüğümde ne kadar da gıpta ile baktığımı ve “Bir gün bize da kısmet olacak mı?” diye kendi kendime sorduğumu hatırlarım.
Ankara ve Eskişehir arasında deneme seferleri başladığında Yüksek Hızlı Tren hatlarının bütün yurt genelinde yayılması gerektiğini düşünmüştüm.
Yüksek Hızlı Trenin seferlerine önce Ankara- Eskişehir ardından, Ankara-Konya daha sonra da İstanbul-Ankara arasında başlaması umut vericidir.
Ankara’dan Samsun’a gelirken Kırıkkale yakınlarında yol kenarına konulmuş “Hızlı tren hattı inşaatı” diye bir tabelayı gördüğümde “Samsun’a hızlı tren gelecek” diyene kadar da heyecanlanmıştım.
Ama boşa bir heyecanmış, o hat Erzurum-Ankara arası seferler için hazırlanıyormuş.
Bizim o konforu yaşamamız için bir süre daha beklememiz gerekiyormuş.
Başbakan Ahmet Davutolu TBMM’de 62. Hükümetin programını okurken Samsun-Ankara arasında yüksek Hızlı Tren Hattı ve istasyonların yapılacağını ve bunun hükümet programına alındığını söylediğinde, ”O güzel günler geliyor galiba” dedim.
Neden (YHT) Yüksek Hızlı Tren?
Bir konfor öncelikle..!
Sonra güvenli seyahat..!
Ama dahası var.
Gelişmenin ve ekonomik sıçrama yapmanın da bir anahtarı ayrıca.
Atakum, neden gelişiyor zannediyorsunuz.
Çorumlu buradan ev alıyor.
Amasyalı da.
Hatta Yozgatlı ve Kastamonuluların da Atakum ve Samsun’un merkez ilçelerinde yapılan yeni sitelerden ev aldıkları biliniyor.
Yeni oteller yapılıyor, 5 yıldızlı.
“Kim gelecek buralara?” diye soruyoruz ya.
Galiba cevabı burada gizli.
Yeni Alışveriş Merkezleri yapılıyor. Daha yenilerinin de yapılacağını zannediyorum.
İç Anadolu’nun Karadeniz Bölgesine indiği koridor oluyor yeniden Samsun.
“Başbakan söyledi” diye akşamdan sabaha bu hattın yapımına başlanmayacağını bende biliyorum.
Ama işi sıkı tutmak ve peşini bırakmamak gerektiğini de biliyorum.
Samsun gelişiyor.
Bütün yapılan olumsuzluklara rağmen daha da gelişecek ve güzelleşecek.
Ama bir projenin hayata geçirilebilmesi için olmazsa olmaz tek bir şey var “PARA”, o iş için öncelikle para bulunması lazım.
O parayı projeye ben koyamam.
Ey vatandaş o parayı sen de bulamazsın.
Onu bulacak olanlar kendilerini biliyorlar.
Haydi o zaman görev başına…!
* * *
Kaptan’ımızı kaybettik
Dün sabah Suavi Kaptan’ın ölüm haberiyle sarsıldım.
Suavi Abi, mesleğimizin ustalarındandı.
Güneş’te çalışırken Yurt Haberleri Müdürümdü.
Yetişme sürecimde çok iyiliğini gördüm.
Sabah fırçalarını bile çok özleyeceğim Kaptan’ımı önceki yıl İstanbul Erenköy’deki evinde ziyaret etmiştim. Yakalandığı o amansız hastalık nedeniyle geçirdiği ameliyat sonucunda konuşma zorluğu çekiyordu.
Bu duruma çok canı sıkılıyordu.
Samsun doğumlu ve mesleğe burada başlamış iyi bir gazeteci olmanın yanı sıra çok iyi bir insandı Suavi Abi.
Onu çok özleyeceğim.