limanbet limanbet bonus veren siteler bonus veren siteler bonus veren siteler istanbul evden eve nakliyat cappadocia green tour istanbul sex shop jojobet giriş jojobet casino siteleri nakliyat istanbul evden eve nakliyat istanbul eşya depolama
Mutlaka birilerinin dikkatini çekmiştir
Yazarlar // 15 Mart 2013 Cuma 20:04

İsmail BAŞARAN

Samsun Büyükşehir Belediye Meclisi’nde bir tartışmadır gidiyordu. Tartışmanın konusu “Lojistik Köy” idi…
Neden tartışılıyordu peki?
Orası birinci sınıf tarım toprağıdır, orada bu iş yapılamaz diyenler, tarım toprağı olmadığını ileri sürenler vardı.
Kimin tezi galip geldi?
Bir dolu tartışmanın ardından orasının tarım toprağı olmadığı tezi üstün getirildi.
Gerçekten tarım toprağı değil mi orası?
Ben bilmem, ziraatçılar bilirler elbette.
Toprakla ilgilenenler bilirler.
Toprakla ilgilenenler dedimse mezar kazıcılar anlaşılmasın sakın.
Ancak bu konuda beni inandıramazlar.
Çünkü orasının birinci sınıf tarım toprağı olduğu gerekçesiyle yıllarca bu ülkenin paracıkları tütüncülere ödenmedi mi?
Her neyse, bu yolda bir kararın neden alındığı mutlaka birilerinin dikkatinden kaçmamıştır.
Dilimiz döndüğünce anlatmaya çalışalım sizlere.
Samsun’un Terme ilçesinin Kozluk Beldesi’nde bir çevrim santrali yapılıyor.
Aslına bakarsanız bir türlü yapılamıyor.
Neden?
Yargı yapılmasına izin vermiyor.
Neden?
Çünkü birileri yargıya gitmişler ve orada çevreye zarar verileceğini, bölgenin tarım toprağı olduğuna dikkat çekmişler.
Anladınız mı şimdi Tekkeköy’deki lojistik bölgenin yapılacağı yerin neden tarım toprağı olmadığı iddialarının altında yatan gerçeği…
Eğer tarım toprağı denilse “Neden Lojistik Köy burada yapılıyor? Terme’de izin verilmemişti” denilecek.
O nedenle tarım toprağı olmadığı iddiaları var.
İş yargıya gider mi?
Gider.
Yargı yapılmayacak diye bir karar alır mı?
Alabilir.
Alırsa ne olur?
Samsun’da yargı kararını uygulayan yönetim var mı ki bir beklenti gelişsin.

BİR AÇIKLAMA
Ben burada yapacağım açıklamayı daha önce de yazmıştım.
Önce bunu hatırlatayım.
Bir okurum ki verdiği isim Ömer Yüksel’dir.
Aynen şöyle ifade kullanmış ve bana bir de soru sormuş.
“Sayın Başaran; yazılarınızda B.Şehir Belediye Başkanı Y.Ziya Yılmaz için sürekli olarak Hacı Bey veya Hacı Ziya Yılmaz şeklinde ifadeler kullanıyorsunuz. Siz bir belediye başkanının hacca gitmesine mi karşısınız, yoksa hacı olmanın eleştirilecek veya alay edilecek bir şey olduğunu mu düşünüyorsunuz, çok merak ediyorum.”
Soru böyle.
Şimdi cevabımıza gelelim.
Hâşâ, ben hacılıkla dalga geçmiyorum. Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı ile de dalga geçmiyor, ala etmiyorum, böyle bir niyetim de yoktur bu haddim de değildir.
İslam Dininin farzlarından birisi de hacca gitmektir.
Belediye Başkanı inanmış iman etmiş demek ki kendisine de hacılığı yakıştırmış ve görevini ifa etmiştir.
Benim yaşadığım sokaklarda komşuluk ilişkileri üst düzeydeydi.
Sokaktan bir komşu Hacca gidip geldiğinde adı “Hacı Bey” veya “Hacı Amca” olurdu, isminin önüne Hacı ifadesi konulup öyle bahsedilirdi kendisinden.
Bu konuda beni eleştirenler Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Ziya Yılmaz’a bir sorabilirler mi acaba; Hacı olarak anılmak istiyor mu, istemiyor mu?
Eğer kendileri “Hacı” olarak anılmak istemiyorlarsa bu konuda bu satırların yazarına bir mesaj gönderirler ve “Ben Hacı olarak anılmak istemiyorum” derler.
Ben de ondan sonra kendisinden sadece “Ziya Yılmaz” diye bahsederim.
Ömer Bey anladınız mı şimdi Ziya Yılmaz için neden “Hacı” ifadesini kullandığımı…
Kısaca, hacılığın eleştirilecek ve alay edilecek bir tarafı yoktur…
Anlatabildim mi???

GÜNÜN FIKRASI
Temel seçimlerde aday olmuş, büyük kalabalığa karşı konuşma yapacak, hazırlanmış, kürsüye çıkmış.
Cebindeki kağıdı aramış bulamamış.
Bunun üzerine seçmenlere şöyle seslenmiş:
- Sevgili hemşehrilarum, puraya celirkeen neler soyleyeceğumi pir Allah pir de pen pileydum, şimdi ise sadece Allah piliy.

GÜNÜN SÖZÜ
Ne kadar bilirsen bil, bildiklerin karşındakinin anlayabileceği kadardır. Mevlana

DUVAR YAZISI
Sakla samanı, şimdi inekler gelir.