limanbet limanbet bonus veren siteler bonus veren siteler bonus veren siteler istanbul evden eve nakliyat cappadocia green tour istanbul sex shop jojobet giriş jojobet casino siteleri nakliyat istanbul evden eve nakliyat istanbul eşya depolama
Millet Bahçesi Projesi, Kalemize Atılan Son Goldür
Yazarlar // 21 Ocak 2022 Cuma 10:02

Ragıp GÖKER

Samsun Büyükşehir Belediye Meclisi'nin, Başkan Mustafa Demir'in arzusu ve talebi üzerine, Samsun'da liman kavşağından, Canik’teki Doğupark’ı da içine alan sahildeki Kent Park olarak tescilli alanların, Millet Bahçesi'ne dönüştürülmesini kararlaştırmıştı.

Bu durum da, Samsun'da yeni bir tartışmayı başlattı.

Ki;

Samsun Büyükşehir Belediye'nin uygulamaya koyduğu neredeyse bütün projeler tartışılır oldu.

Büyükşehir, akla ve mantığa uymayan birçok projeyi gündeme getiriyor ve bütün bunlar bizim kalemizde gol oluyor.

Samsun Büyükşehir Belediyesi'nin tartışma konusu yapılan projeleri sadece Mustafa Demir dönemine özgü bir durum da değil üstelik.

Yusuf Ziya Yılmaz döneminin birçok projesi de tartışılmış ve kamuoyunda kabul görmeyen birçok proje mahkeme duvarına toslamıştı.

Atakum'daki sahil yolu projesi ilk örneklerden biridir.

Bir başka örnek de şu sıralar Danıştay'da onay bekleyen Fener'deki oteldir.

Ki;

O ucube yapıyı, oraya dikebilmek için milletin ortak kullanım alanı olan kıyı kenar çizgisi bile değiştirilmişti.

Mahkeme kıyı kenar çizgisiyle ilgili meclis kararını iptal etti biliyorsunuz.

O otel şimdi 'YOK' hükmümdedir aslında.

Ama var ne yazık ki, akıbetini belirleyecek durum da, Danıştay Dava Genel Kurulu'nda verilecek nihai kararı bekliyor.

Tıpkı parkomat konusu gibi.

Milletin cadde ve sokakları, parkomat makineleriyle işletmesi için kiraya verilmiş, milletten kendi cadde ve sokaklarında park ettiği araçları için otopark parası istenmişti.

Ki;

Hala o para alınıyor biliyorsunuz.

''Yapamazsın'' demişti mahkeme.

Yol kenarında park alanları oluşturmanın, belediyelerin asli görevlerinden biri olduğu ancak, bu hizmetin cadde ve sokakları kiraya vererek parkomat gibi uygulamalarla otopark işletmeciliği yapılamayacağı ve bu nedenle parkomat makinelerinin sökülmesi gerektiğine dair yerel mahkeme kararı da, Danıştay Dava Genel Kurulu'nda nihai karar için bekliyor.

Samsun bu saçmalıkları neden yaşıyor?

Bu türden saçmalıklar sadece Samsun'da özgü değil aslında.

Bütün bu yaşadıklarımız aslında meclislerin tümünü sarmış ''İndir-Kaldır'' şeklindeki oylama biçiminin ve böyle siyaset yapma anlayışının ürünüdür aslında.

Kararların nerdeyse tamamı, üzerinde tartışma yapılamadan kabul ediliyor.

Sözde 'Tartışma' yapılsa bile meclis üyelerinin çoğu neyi tartıştıklarını bile anlayamıyor.

Misal.

Son günlerin tartışma konusu olan Millet Bahçesi kararı.

CHP'li bir Meclis Üyesi, Başkan Mustafa Demir'e ''Samsunspor'un tesisleri ne olacak?'' diye soruyor.

Demir'in ''Tesislere dokunulmayacak'' açıklamasından sonra da karara karşı çıkmayacaklarını söylüyor.

Konu kamuoyunda tartışılmaya başlayınca da, önceki gün H.HALK'a yaptığı açıklamada, Batıpark'tan, Doğupark'a kadar büyük bir alanı kapsayan imar planının 3 farklı bölümde uygulanacağına değinerek, "Batıpark birinci bölüm. Kültür Park ve Atatürk Kültür Merkezi'nin bulunduğu alan ikinci bölüm. Doğupark ise üçüncü bölüm olarak planda görülüyor. Kültür Park'ın yıkılıp, içine kent yönetim merkezi ve terminal yapıldığını görüyoruz. Buralar ile ilgili açılan davada iki ayrı yürütmeyi durdurma kararı verildi. Plan değişikliği bunların yasal hale getirilmesi içinde bir kılıf olabilir. Millet Bahçesi kavramı bizim içinde yeni bir uygulama. Kararname ile uygulanıyor. Yarın bir gün buradaki yapıların durumu değişebilir. Konuyu takip ediyoruz. Mecliste itirazlarımızı yapacağız. Başkanın kafasında bir plan var ama kimse bilmiyor. Bu planın tüm ayrıntıları kamuoyu paylaşılması lazım '' demiş.

O muhterem meclis üyesi, Büyükşehir yönetiminin, teklife dair ayrıntıları da meclise getirmesi gerektiğini de sözlerine eklemiş.

''Söz uçar, yazı kalır'' demiş yani bir anlamda.

Bu çağrıda gazeteye bu şekilde manşet olmuş.

Şimdi bu pek muhterem meclis üyesini kutlayayım mı, ''Geçmiş olsun beyefendi mi?'' diyeyim bilemedim.

BU köşede yazılanları takip eden okurlarımız, bu muhterem meclis üyesinin şimdi yukarıda dile getirdiği endişeler, bu sütunlarda kararın hemen ertesinde tarafımızdan dile getirildiğini hatırlayacaklardır.

Ben sıradan bir vatandaş olarak, bu kararla ilgili haberler gazetede yayınlandığı gün ''Nedir bu millet bahçelerinin aslı?'' gibi merakla, önce konuyu bileceğini düşündüğüm kişilere danıştım.

Bununla da yetinmedim.

''Millet bahçeleri nasıl kuruluyor ve nasıl yönetiliyor?'' gibi kafamda oluşan sorulara yanıt alabilmek için kısa bir araştırma yaptım.

Ki;

Çünkü günümüzde bu konudaki soruların cevabını bir - iki dakika içinde almak mümkün oluyor.

Bir meclis üyesinin her konuyu bilmesi gerekmez elbette.

''Bilmemek ayıp değil, öğrenmemek ayıp'' şeklinde Atasözümüze rağmen, günümüzde bu türden konuları öğrenememeyi bir eksiklik olarak görmek mi gerekir, yoksa başka bir tanım mı yapılmalı onu da bilemedim.

Ve fakat.

Partilerin gol yememek ve şehir halkına da gol yedirmemek adına meclis üyelerini şehircilik konusunda ehil kişiler arasından seçmeleri gerektiğini söylemek isterim.