Liman Doldurup Sahasına Santral Kurulmalı

Samsun’da yapılacak yatırımlara karşı değilim diye başlayayım söze.
Sonra da ekleyeyim:
Çevre dostu olanlara karşı değilim elbet.
Evrim santrali mi çevrim santrali mi adını ne koyarsanız koyun böylelerinin asla yanında değilim.
Nedenine gelince?
Çünkü hem çevreyi hem de havayı kirletecek.
Kim ne derse desin, kirletecek arkadaş.
O nedenle de kirletilecek yer kentin kenarlarında olmamalı tam da göbeğinde olmalı.
Kısaca santral şehrin ortasına kurulmalı.
Peki, şehrin ortasında santral kurmaya yer var mı?
Elbette var.
Bu ili yönetenlere bu konuda büyük iş düşüyor.
Samsun Limanı doldurulmalıdır öncelikle, ardından da bu dolgu sahasına santral yapılmalıdır.
Yapılmalıdır ki dumanından da çevre kirliliğinden de bu şehrin insanları yararlansınlar.
Sonra da birileri çıkıp bu santral için “Çevre Dostu” desinler…
Son söz: Böyle başa böyle tarak…

SAMSUN’DAKİ CHP’LİLERİN GÖZÜ AYDIN
Ve olan oldu, CHP Samsun Milletvekilliği görevini üç dönemden beri sürdüren Prof. Dr. Haluk Koç Ankara’dan aday olmayı kafasına koyup uyguladı.
Yıllardan beri kendisini çekemeyen bazı CHP’lilerin kara propog2andalarına göğüs germeyi bırakan Haluk Hoca sanırım önümüzdeki dönemde yine CHP Milletvekili olarak Parlamentoda yerini alacak.
Peki, Samsun’dan CHP’den kaç milletvekili girecek Meclis’e?
İl yönetiminin yedeğin yedeği pozisyonuna düştüğü CHP’de bu yönetimin bazı İlçe yönetimleriyle arasının bozuk olduğunu ve anlaşamadıklarını bilmeyen kaldı mı?
Ön seçim yapılacakmış da, göreceğiz kimlerin listeye girebileceğini veya kimlerin kaçıncı sıradan listeye girebileceğini…
Haluk Hoca Samsun’dan aday olmayacağını yaptığı eylemiyle ortaya koydu ya CHP’lilerin gözü aydın şimdi.
Oluşturacakları listeye hangi CHP’linin oy vereceğini de iyi hesaplamalılar.
Örneğin milletvekili sayısı ikiden aşağıya düşerse hesabını kim verebilecek?
Her seçime katılanlar bundan sonra seçimlere aday olarak katılmama sözü verecekler mi?
Yoksa “Dediğimiz dedik” mantığıyla hareket edip yine her seçime aday olacak ve “Küçük olsun bizim olsun, biz yine aday gösterilelim” diyecekler mi?

PROTOKOL CAMİİ YERİ NE OLMALI?
Okulu apar topar boşalttılar ardından orada Protokol Camii yapılacağını duyurdular.
Sonra ise Protokol Camii yapılmasından vazgeçtiler.
Okulun yeri şimdi mezbelelik olarak kaldı.
Peki, şimdi orası ne olacak?
Bir başka kuruma mı verilecek yoksa satılacak mı?
Ne yapılacağını bilmiyorum da ne yapılması gerektiğini biliyorum.
O arazi Atakum’da Yeşil Alan olarak kalmalı ve üzerine herhangi bir yapı yapılmamalı.

ATAKUM’A İMAM HATİP LİSESİ
Atakum’da bir yerlerde 52 dönüm alan üzerinde İmam Hatip Lisesi yapılıyor.
İhtiyaç var mı yok mu bilmiyorum.
Bu işin yanında yöresinde önünde arkasında neresinde olduğu önemli değil bir milletvekili de var diyorlar.
O kadar büyük alanda yapılacak olan İmam Hatip Lisesi’ne arazi az geliyormuş da yanında yöresinde yine arazi mi bakılıyormuş…
Yurt yapılacakmış herhalde.
Hey gidi hey!!!
Bu dünyada hiçbir iş ve makam insanlar için sürekli değildir. Hiçbir kimse, bulunduğu kamu hizmetinde ömrünün sonuna kadar kalmaz. Bir süre sonra bu işe başkası getirilir anlamına gelen “Mahkeme kadıya mülk değil” sözüyle bitirelim bu bölümü de.