limanbet limanbet bonus veren siteler bonus veren siteler bonus veren siteler istanbul evden eve nakliyat cappadocia green tour istanbul sex shop jojobet giriş jojobet casino siteleri nakliyat istanbul evden eve nakliyat istanbul eşya depolama
Kültür Park İçin Üzülmek
Yazarlar // 7 Temmuz 2021 Çarşamba 07:29

Ragıp GÖKER

Samsun Milletvekili Yusuf Ziya Yılmaz,  Büyükşehir Belediye Başkanı olduğu dönemdeki en önemli hizmetlerinden biri olan Kültür Park'ta yapılanlara üzülmüş.

Ben de üzüldüm.

Ve fakat.

Üzüldüğümüzü söylemek yetmiyor bazen.

Yurttaş olarak elimizden bundan fazlası gelmiyor zaten.

Ancak Yusuf Ziya Yılmaz gibi bir seçilmişin daha farklı söylemi ve hatta eylemi olmalı diye düşünüyorum.

Kaldı ki;

Her ikisi de, yani Yusuf Ziya Yılmaz da, Mustafa Demir de aynı partiden seçilmiş iki siyasetçi olarak yapılanlara verecekleri tepki biz yurttaşların vereceği tepkiden farklı olabilir.

Yusuf Ziya Yılmaz, kendi döneminde yapılanların, Mustafa Demir yönetimi tarafından bozuluyor olmasına bugüne kadar hep sessiz kaldı.

İnanıyorum ki, yapılanları kabul etmedi.

Ama hiç konuşmadı.

Ta ki, Mimarlar Odası Samsun Şube Başkanlığı tarafından Kültür Park'ta yapılanlar konusunda ne düşündüğü sorulana kadar.

İshak Memişoğlu açıkladı.

Yusuf Ziya Yılmaz, ''Üzgünüm'' demiş.

Buna dair haber dün H. HALK'ın manşetindeydi biliyorsunuz.

Yusuf Ziya Yılmaz'ı, uygulamaları nedeniyle bu sütunlarda çok eleştirmiş gazetecilerden biriydim.

Bize yanlış geldiği için yaptıklarını çok eleştirmiş olsak da, iyi niyetinden hiç bir zaman şüphe duymadım.

Büyükşehir Belediye Başkanlığı'nı da Samsun halkının ''Muzaffer Abi'' diye bildiği efsane başkanı Muzaffer Önder'le girdiği müthiş bir yarışın sonucunda seçildi.

Mustafa Demir gibi Büyükşehir Belediye Başkanlığı ona altın tepside sunulmadı yani.

Muzaffer Önder'le iki seçim döneminde kıyasıya bir yarışa girmişti ama Yusuf Ziya Yılmaz, Muzaffer Önder'e saygıda hiç kusur etmedi.

Büyükşehir Belediye Başkanı seçilmesinden kısa bir süre sonra ziyaretine gittiğimde, Muzaffer Önder'den sitayişle söz ettiğini, kendisini anarken de ''Musaffer Abi'' dediğini aradan 23 yıl gibi bir süre geçmiş olmasına rağmen dün gibi hatırlarım.

Seçildiği partinin etkisiyle Muzaffer Önder'e yakın bürokratlar, çöp istasyonu gibi yerlere sürgün edilmiş olsa da,  ''Önder'in Adamları'' olarak bilinenler kıyıma uğramadılar.

Aynı partiden seçilmiş olmalarına rağmen, Yılmaz'ın adamlarına yapılanlara bakınca, Yılmaz'ın disiplin anlayışından şikayet eden çalışanların, ''Gelen gideni aratır'' dediklerini işitir gibiyim.

Önder ve Yılmaz'ın iki dönem seçim yarışı çok çetin bir mücadele şeklinde geçmişti.

Ve fakat.

Her ikisi de hiç bel altı vurmadı.

Muzaffer Önder, Yılmaz ve projeleri hakkında hiç kirli propaganda yapmadı.

Yılmaz da, Önder'in eserlerini tahrip etmeyi veya bozmayı hiç düşünmedi.

Kıyasıya kapıştılar ama kişisel saygıdan hiç ödün vermediler.

Muzaffer Önder'in Büyükşehir belediyesi önünde mahşeri kalabalıkla gerçekleşen cenaze töreninde de söz aldığında, Yusuf Ziya Yılmaz kendisinden hep övgüyle söz etti.

Tabutunu ilk omuzlayanlardan biri de Yusuf Ziya Yılmaz olmuştu.

Cemal Süreyya'nın 'hayat kısa, kuşlar uçuyor' dizelerinde söylendiği gibi, günümüzün kudretli kişileri için de günün birinde yolun sonuna görünecek.

Bizim gibi sıradan insanlar olacak her biri.

Hepimiz için hayat da son bulacak.

O gün geldiğinde ardımızdan iyi sözler söylenmesinin yanı sıra, tabutumuza omuz verenlerin bunu gönülden yapıyor olmaları da tek önemli ayrıntı olacak