Her belediye başkanının böyle bir adamı vardır.
Başkana söylenen ama başkanın yapılmasına onay vermeyeceği işleri hep onlar engeller.
Onlara biçilen rol ‘Kötü Adam’ olmaktır.
Sevseler de sevmeseler de bu rolü iyi oynamak zorundadır onlar.
Kenan Şara da öyle biriydi.
Başkan Yusuf Ziya Yılmaz kadar olmasa bile belediye yönetiminde mutlak sayılabilecek bir güce sahipti.
En azından algı böyleydi.
Uygun bulduğu onaylanır, uygun bulmadığı reddedilirdi. Bu şehirde Şara’nın bazı kararlarını uygularken başkanı bilgilendirmediğine inanılıyor. Ben buna ihtimal vermem. En azından başkandan aldığı yetkiyi kullanmıştır.
Bire bir örtüşmese de Ahmet Sarı da, Muzaffer Önder’in gönülsüz olduğu işlerin uygulamaya konulmasını engellerdi.
Ahmet Sarı’ya haksızlık etmek istememem, bu nedenle şunu peşin olarak belirmeliyim. Ahmet Sarı, asla ve kat-a Kenan Şara değildir. Kişilikleri örtüşmeyeceği gibi, çalışma prensipleri de katiyen benzeşmez. Onların sadece makam ve mevkileri eşdeğerdi.
Kıyas yapmak açısından bir anımı nakletmek isterim.
Muzaffer Önder’in Büyükşehir Belediye Başkanı olduğu dönemlerde Büyükşehir Belediyesinde ‘Halk Günleri’ yapılırdı. Samsun halkından o gün belediyeye gelenler randevusuz başkanla görüşebilirdi. Kişisel ya da değil, her ne konuda problemleri varsa başkana anlatırlar, uygulamada bir sakınca yoksa mutlaka sorunlara çözüm bulunurdu.
Böyle bir halk gününde orta yaşın üzerinde birisi Başkanın kulağına eğildi ve bir şeyler söyledi. Başkanın yüz ifadesi değişince söylenenlerden memnun olmadığını anlamıştık.
Kibar adamdı rahmetli, yinede o vatandaşa kötü bir şey söylemedi ama Ahmet Sarı’ya gönderdi kendisini.
Vatandaş bir inşaat yaptırıyormuş.
Ama inşaat kaçak!
Kaçak olduğu yetmezmiş gibi vatandaş, kendisine para yardımı yapılmasını da istiyormuş.
Sonradan öğrendim. O talep karşılanmamış. Karşılanması da beklenemezdi zaten.
Oy versin ve ya vermesin, Rahmetli Muzaffer Önder’, herkes severdi.
Ama Ahmet Sarı’dan nefret ettiklerini söyleyen yüzlerce kişiyi dinlemiştim ben.
Ahmet Sarı, Muzaffer Önder’i ailesinin bir büyüğü imiş gibi severdi, bundan eminim. Ama o yaptığı işi de çok önemserdi. İşini de çok severdi yani.
Kendisini yakından tanıdığım Ahmet Sarı bu durumdan hiç şikayet etmedi.
Kenan Şara da Samsun Büyükşehir Belediyesinin sevilemeyen adamıydı. Kendisi ile bir kez röportaj yapmış olmama rağmen Kenan Beyi iyi tanıdığımı söyleyemem. Şara da, Yusuf Beye saygı ve sevgi ile bağlıdır ve işini de o derece seviyordur muhakkak. Şara'nın, Yusuf Ziya Yılmaz’ın ‘Kötü Adamı’ olarak tanınmasından şikayetçi olup olmadığını da bilmiyorum.
Kenan Şara’nın izin dönüşü aynı makama dönmeyeceği anlaşılıyor.
Yusuf Ziya Yılmaz’a, şimdi bir ‘Kötü Adam’ aranacak.
Öyle anlaşılıyor ki Ak Parti bu ‘Kötü Adam’ı parti teşkilatı içersinden seçmek istiyor.
Bundan sonra Samsun’un 'Kötü Adamı’ rolünü hangi AK Partili oynayacakoynayacak? Ben asıl bunu merak ediyorum şimdi.