CHP, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu tarafından, 28 Mayıs'taki Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ikinci turu sonrasında yaptığı açıklamada ilk kez dile getirilen ''Değişim'' tartışmalarıyla kurultaya gidiyor.
Bu nedenle iki gün sonra yapılacak kurultay öncesi CHP'de genel merkez yanlıları da, muhalifler de ''Değişim'' diyor, başka bir şey demiyorlar.
İstanbul kongresini kazanan İl Başkanı Özgür Çevik tarafından, İstanbul’un 196 delegesinden, 185'inin adaylardan Özgür Özel'e, buna karşın, CHP'nin toplam 130 milletvekilinden, 95'inin de, KIlıçdaroğlu'na destek vereceği açıklandı.
Açıklamayı Burdur Milletvekili İzzet Akbulut, "Yenilenme süreci ayrışarak değil, birleşerek gerçekleşecektir. Kılıçdaroğlu liderliğindeki yenilenme sürecini sonuna kadar destekliyoruz" sözleriyle duyurdu.
CHP'de seçimi kim kazanır bilemem.
Ve fakat.
Kılıçdaroğlu bu seçimi kazanırsa, CHP'deki değişim nasıl olacak?
''CHP'de değişimi Kılıçdaroğlu yapar'' diyenler, nasıl bir beklenti içindeler ki; 'değişimden' söz edebiliyorlar.
Türkiye'yi kazanamayan Kılıçdaroğlu, kurultayı kazanırsa, CHP'de değişimi başlatır mı?
Pek sanmam.
Bu köşede yazılanları takip eden okurlarımız, Kılıçdaroğlu'nun, Cumhurbaşkanı adayı olması gerektiğine ve hatta Kılıçdaroğlu'nun kazanması durumunda ülkemde 500 yıldır süren çarpık bir anlayışın son bulacağına dair görüş belirttiğimizi hatırlayacaklardır.
14 Mayıs seçimi öncesi Türkiye'de siyasal ve ekonomik ortam, muhalefetin seçim kazanabileceği en elverişli ortamdı.
Buna rağmen Kemal Kılıçdaroğlu, o seçimi kaybetti.
Şimdi bize de ''O seçimi kazanamayanlar, hangi seçimi kazanacaklar?'' diye sorma hakkı doğuyor haliyle.
Ki;
Kılıçdaroğlu'nun kaybettiği ilk seçim de 14-28 Mayıs seçimleri değildi.
Kılıçdaroğlu ile olmuyor.
Bunu bütün Türkiye anladı ama Kılıçdaroğlu ve CHP içinde ona destek verenler anlamadı bir türlü.
Kılıçdaroğlu, Ekrem İmamoğlu'nun 'değişim' çıkışından sonra yaptığı açıklamada ''Değişimin önünü sonuna kadar açacağım. Gemiyi limana sağlam götürmek yine kaptanın görevidir. Kaptan olarak gemiyi limana sağlam götüreceğimi herkes bilsin.'' demişti.
Ve fakat.
Kılıçdaroğlu'nun dediği gibi CHP bir gemiyse şayet, o gemi karaya oturmuştur.
Kaptan köşkünde statükocular oturduğu sürece, o gemi yerinden kıpırdayamaz artık.
Şunu unutmamak lazım!
İktidar partileri kadar, muhalefet partileri de demokrasilerin olmazsa olmaz paydaşlarıdır.
Halk, yani seçmen, iktidarlar kadar muhalefet partilerinin de güçlü olmasını isterler.
Soruyorum şimdi:
CHP’nin şu haliyle bırakın iktidar olma umudunu, iktidarı kendilerince yanlış gördükleri politikalardan döndürme ihtimali var mı?
Mesela, 5 ay sonra yerel seçimler yapılacak.
Gerçek anlamda bir değişim yaşanmazsa ki değişimin Kılıçdaroğlu ile olmayacağı da anlaşılıyor, CHP'nin bu haliyle belediyeleri kazanabileceğine inanan var mı?
CHP'yi umut, olarak görenlerin sayısı her geçen gün azalıyor.
Yaşı 30'a dayanan gençler, bu güne kadar AK Parti'den başka bir iktidar göremediler.
Gençler, CHP'den umudunu kesiyor yani.
CHP gittikçe veteranlar (Yaşlılar-kıdemliler) kulübüne dönüşüyor.
" Kılıçdaroğlu liderliğindeki yenilenme sürecini sonuna kadar destekliyoruz" diyerek, kurultayda Kılıçdaroğlu'na destek vereceklerini açıklayanlar, CHP'de 'değişim'in olacağına ve CHP'nin yeniden aralarında gençlerin de bulunduğu halkın umudu olabileceğine sahiden inanıyorlar mı?
Sahi, bu konuda siz ne düşünüyorsunuz?.