Türkülerimiz bizi bir arada tutan en önemli kültürel mirasımızdır.
Yüzyıllar boyunca mesajlarımızı türküler aracılıyla vermişiz.
Sesim bet olduğu için türkü söyleyemedim hiçbir vakit ama her Türk evladı gibi ben de türkü dinlemeyi çok severim.
Yaşar Kemal’in ‘Bozkır’ın Tezenesi’ adını verdiği Neşet Ertaş’ın miras bıraktığı türküleri de severek dinlerim ancak, türkülerimizi bana Mehmet Özbek’in sesinden dinlediğim Kerkük Türküleri sevdirmişti.
‘’Altın Hızma Mülayim’’ diye başlayan ve ‘’seni haktan dileyim / yaz günü Temmuz’da / sen terle ben sileyim’’ diye devam eden o türkü en bilinenidir.
Onlarca Kerkük Türküsü var.
İki gün önce kalesinin surlarına Barzani’nin ‘’bayrağım’’ dediği o bez parçası çekilse de, Kerkük Türkmen şehridir.
Türk’tür yani.
‘’Gün gördüm, günler gördüm / seni gördüm şad oldum’’ diye devam ediyor o türkü.
O’na türküler yaktıran sevdalısını karşısında gördüğünde mutlu olduğunu söyleyen Türkmen Kardeşimin, Kerkük’ün kale burçlarında, o bez parçasını gördüğünde, türküdeki gibi dili lal oldu mu bilmem.
Benim dilim tutuldu çünkü.
Bir başka türküde ‘’Kerkük’üm gözel yurdum / sene canım verseydim/ vallahi gem yemezdin/ seni bir hür görseydim’’ deniliyor ama Kadim Türkmen şehri olarak bildiğimiz Kerkük, çok uzun zamandır özgür değil maalesef.
Kürtler, iki gün önce kalesinin burçlarına o bez parçasını astıklarında, Kerkük’ün bir süre daha özgür olamayacağını anladım ne yazık ki.
‘’O da bir şey mi o bez parçaları, ülkemin Başkentinde de göndere çekildi’’ diyenleriniz olacaktır ama aynı şey değil asla.
Irak’ın Kürt Cumhurbaşkanı, ‘’Türk’lere, kedimi bile emanet etmem’’ diyerek, Saddam zulmü altında ezilirken kendisine el uzatmış, özgürce seyahat edebilsin diye diplomatik pasaport vermiş ülkemize küstahlıkta tavan yapmıştı ama gerek Çanakkale’de ve gerekse Kurtuluş Savaşı sırasındaki efsanevi destanları Kürt kardeşlerimizle birlikte yazdık.
Bak şehitliklere, Türk ve Kürt, aynı ay yıldızın altında koyun koyuna yatıyor.
Bin yıldır bu topraklar üzerinde aynı ülküye hizmet eden yurttaşlar olduk.
O ülkü, vatanımızın toprak bütünlüğüdür.
Kürtleri kardeş bildik.
Her milletten kalleş çıkabileceği gibi Kürt’lerin içinde de ihanet şebekeleri çıkmıştır.
Tıpkı PKK ve onun uzantıları gibi.
Özgürüz.
Misak-ı Milli sınırlarımızın bütününde bayrağımız dalgalanıyor çok şükür.
Bir gün Kerkük’ün semalarında da, Türkmen Bayrağı dalgalanacak İnşallah.
O gün türküler de özgür olacak.
İnanıyorum.