Katil Bop!

KATİL BOP!

O teklif etti,

Bu teklif etti…

“İnkar et, dalga geç, kabul et!”

Müthiş bir yöntem…

Kuzey Irak Kürt silahlı gücü Peşmerge’nin Türkiye topraklarını kullanarak Suriye’nin Ayn El-Arap yani PKK’nın Konabe(!) dediği şehre girişine izin vermişiz…

Yok!.. “Obama önerdi”, yok!.. “biz önerdik(!)”

İzin verilmiş mi? verilmemiş mi?

Verilmiş…

Dışişleri bakanı ne dedi; "Peşmerge geçişine izin veriyoruz."

Daha neyin tartışması bu…

Herkes şunu bilsin;

Peşmerge’nin Türkiye üzerinden Suriye’nin Kobane(!)’ye girmesine izin vermekle, Türkiye’nin Suriye’ye savaş açması arasında hiçbir fark yoktur…

Bu izinle, kendisini “Kürdistan Bölgesel Yönetimi” olarak tanımlayan, Irak'ın kuzeyinde yer alan özerk bölge Türkiye ile birlikte, Suriye’ye fiilen savaş açmış oluyor.

İnsanın aklına “ESAD’ı bitirmek için mi Peşmerge’ye izin verdiler?” sorusu akla geliyor hemen…

Genelkurmay duruma şuan için seyirci modunda; “ Bu konunun muhatabı biz değiliz. Açıklama Dışişleri Bakanlığı tarafından yapıldığı için konuya ilişkin soruların Dışişleri Bakanlığı'na sorulması gerekir ” deyip çekiliyor…

Asker iç ve dış gelişmelere ihtiyatlı davranıyor… Hoş görüş bildirse “ asker müdahale ediyor, ne yapmak istiyor, ne demek istedi, ne mesaj verdi acaba?” diye birileri hemen eleştirirdi…

Gerçi Genelkurmay başkanı (s)açılım(!) denilen çözüm süreci(!)ne ilişkin tarihe geçecek bir açıklama yapıp; “ Sürece ilişkin yol haritasını bilmiyoruz” diyerek konuya açıklık getirmişti…

***

ABD’de yine yaptı yapacağını…

Yapılan açıklamalarda; "PYD bizim için PKK ile eştir" deniliyor ama ABD bu lafın hemen peşine PYD’ye havadan silah ve kumanya atıyor.

Yani basit bir denklem ile; PKK=PYD ise, ABD, PYD’ye silah ve kumanya veriyor ise, ABD resmen PKK’yı desteklemiş mi oluyor?

Siz soruma bakmayın, cevabın “EVET” olduğunu herkes biliyor, görüyor… Bu işler ilk “Çekiç güç” zamanından beridir devam eden bir süreç…

Ama ABD bir şey daha yaptı; silah ve kumanyanın bir kısmını da “bilmeyerek(!)” IŞİD’in eline geçti… Demek ki, çatışmalar biraz daha sürsün istiyorlar… “Yanlış attık, sonradan imha ettik, kargoları vurduk,” masallarına inanmayın sakın…

***

Engin Alan Paşa önemli bir şey söyledi; “Mesele Kobani değil. Kobani düşerse, ‘büyük kürdistan(!)’ hayali biter”…

Esas amaç belli anlayacağınız…

Eskiden sınırlar “cetvel ile” çizilirdi… Bunun hata olduğunu gördüler yeni çizecekleri sınırların “yolunu yapmak için” suni yapılar kullanıyorlar…

Etraf olmuş kocaman bir sinema salonu, eş zamanlı film çevirip, tüm dünyaya izletiyorlar…

Filmin sonunu merak edenler için, (bahşişi az almış yer gösterici modunda) ; “Katil, BOP!..”…

Hüseyin KURT