limanbet limanbet bonus veren siteler bonus veren siteler bonus veren siteler istanbul evden eve nakliyat cappadocia green tour istanbul sex shop jojobet giriş jojobet casino siteleri nakliyat istanbul evden eve nakliyat istanbul eşya depolama
Kadının Seçme Ve Seçilme Hakkı
Yazarlar // 2 Aralık 2015 Çarşamba 00:00

Ragıp GÖKER

5 Aralık 1930 Türk Kadınına seçme ve seçilme hakkının tanındığı gündür. 
Bu hak, Ulu Önder Atatürk’ün Türk Kadınına bir armağanıdır ama çok önemli bir 
Cumhuriyet devrimidir aslında.
Semavi dinlerin tamamı kadın erkek eşitliğine vurgu yapmış.
Kuran’da da tövbe suresinin 71. ayetinde ‘’ Mümin erkekler ve mümin kadınlar 
birbirlerinin velileridirler’’ diye emreden Rabbimiz, kadın ve erkeklerin eşit 
yaratıldığını bildirerek, bize buna göre davranmamızı emretmiş olsa da, uygulama hiç 
de öyle olmamış.
Türk şiirinin büyük ustası Nazım Hikmet’in ‘’Soframızdaki yeri öküzümüzden sonra 
gelen’’ dediği gibi kadınlarımız, bu coğrafyada inandığımız dinin emrine rağmen 
ikinci sınıf insan muamelesi görmüşlerdir.
Mustafa Kemal Atatürk, seçme ve seçilme hakkı tanıdığı kadınlarımıza ‘’Siz 
önemliniz’’ demiştir.
Kadınlarımız 5 Aralık 1930 tarihinden itibaren temsilcisini seçmeye başladığı gibi, 
kendileri de seçilme şansı bulmuşlardır ama meclise girebilmek için yaklaşık 5 yıl 
beklemek zorunda kalmışlar. 
8 Şubat 1935 yılında yapılan seçimlerde aralarında Samsun’dan seçilen Meliha Ulaş 
ile birlikte 17 kadın meclise girmeyi başarmış.
Tansu Çiller ülkemizin ilk kadın Başbakandır ama ülkemizde bakan kotluğunda bir 
kadını görmek için, 1971 yılında kurulan Nihat Erim Hükümetinde Türkan Akyol’un 
Sağlık Bakanı olarak atanmasını beklemek zorundaydık.
Kadınlarımız seçiyor ancak, maalesef seçilemiyor.
Kanunlar seçme ve seçilme hakkı tanımış olsa da kadınların, siyaset arenasında çok 
zorlandığı bir gerçektir.
CHP'nin tüzüğüne koyduğu yüzde 30’luk ‘kadın kotası’, günümüzde bütün partileri 
kadın aday göstermeye zorluyor. Buna rağmen erkek egemen bir yapının hakim 
oluğu siyaset dünyamızda erkekler, kadınların bu hakkı kullanmalarını istemiyor.
Misal.
Tesadüf müdür bilmem ama kadına seçme ve seçilme hakkının verildiği gününün yıl 
dönümüne denk gelen 5 Aralık Cumartesi günü, Samsun’da bir kadın aday, 
seçilebilmek için karşısında erkeklerin oluşturduğu bir blokla yarışacak.
Cumartesi günü CHP İlkadım İlçe Başkanlığı kongresi yapılacak.
CHP’nin İlkadım İlçe Başkanı Arzu Sabuncu hafta sonu yapılacak kongre için yeniden 
aday oldu. 
Partinin ‘ağır abileri’, parti yönetimine kadın eli değmiş olmasını bir türlü 
hazmedemediler.
Arzu Sabuncu’nun geçen yıl seçildiği görevinde başarılı olup olmadığı konusuna 
girmeyeceğim.
Onu partinin seçilmiş delegeleri değerlendirecek ve oy kullanacak.
Ve fakat
Türk kadınına seçme ve seçilme hakkının veriliği günün yıl dönümü olan Cumartesi 
günü yapılacak kongrede, iki aday yarışacak gibi görünse de, kongre aslında da bir 
kadın adayın, partideki egemenliklerini sürdürmek isteyen ‘ağır abilere’ karşı 
savaşına sahne olacak.
Bu arada MHP’de Genel Başkanlığa aday olacağını açıklayan Meral Akşener’e de 
başarı dileklerimi belirtirken, 5 Aralık 1930’un hatırına keşke bütün partilerin 
teşkilatlarına kadın eli değmiş olsa.
Fena mı olur.