İyi Yönetilmiyoruz

Salgın başladıktan sonra İktidar çeşitli kararlar aldı. Bunlardan birisi de işten çıkartmaların olmayacağı yönündeydi. Aradan aylar geç tikten sonra gönülleri serinletecek haberler beklenirken iktidardan can sıkıcı bir haber geldi. Gelen can sıkıcı ve üzen haber “İşten çıkartma yasaklarının ortadan kalkması” yolunda oldu.

Yasakların kalkmasıyla birlikte çalışanların bir bölümü daha işsiz kalacak. İşsizlerin sayıları arttıkça İktidar vatandaşa az da olsa yardımda bulunacak mutlaka. Çünkü en büyük tehlike açlıktır. Aç kalan insanlar evlerine ekmek götüremeyenler çoğaldıkça homurdanmalar yükselecek bunu önlemek için de İktidar vatandaşa yardım edecek. Böylece AK Parti, MHP ve Cumhur İttifakındaki bölünmenin de önüne geçilmiş olacak. Bütün hesap seçimlere daha güçlenmiş girebilmek. Peki, vatandaş bu oyunu yiyecek mi, onu da zaman gösterecek. İktidarın buradaki tutum ve davranışının altında yatan “muhtaç et, sonra yardım et ardından da yardım ettim diye oylarına talip ol” gerçeğidir.

Bu gerçeğin bir başka türlü olanı da vardır. Bu da hükümetlerin baskı altına alınabilmesidir. Bu nasıl yapılıyor sorusunun da yanıtını öğrenmek kolaydır. Önce nasıl yönetildiğimize bakmamız gerekir. Türkiye’nin iyi yönetilmediği ayan beyan ortadadır. Bunun altında da yap-işlet-devret metodunun büyük bir oyunu vardır. Bu model vatandaşın vergileriyle oluşturulan bütçe ve devlet kaynaklarının yüklenicilere aktarılmasıdır. Vatandaştan aldığı vergilerle hizmetlerini yapamayan ve yüklenicilere bel bağlayan iktidarlara başarılı diyebilmek de mümkün değildir.

BİRKAÇ VARLIKLI AİLE

Türkiye’nin bu ekonomik sarmalın içinde art niyet arayanlardan değilim, ancak yönetenlerin biraz daha dikkatli olması gerektiğini görmek gerekmektedir. Dünya ekonomisini yönetenler aslında Ekonomik Tetikçilerdir. Peki kimlerdir bu ekonomik tetikçiler? Kimler ve ne olduklarını bir zamanlar kendisinin de bir ekonomik tetikçi olduğunu açıklayan ve yazdığı kitapla gerçekleri ortaya döken John Perkins bu ekonomik tetikçileri ve yaptıkları işleri bakın nasıl anlatıyor:

“Ekonomik Tetikçiler (ET’ler) yerküre üzerindeki ülkeleri trilyonlarca dolar dolandıran yüksek ücretli profesyonellerdir. Dünya Bankası, ABD Uluslararası Kalkınma Ajansı ve diğer yabancı yardım kuruluşlarından büyük şirketlerin kasalarına para aktaran ve Dünya’daki tabii kaynakları birkaç ailenin ceplerine aktaran kişilerdir ET’lerdir.  Bunların kullandıkları araçlar nelerdir?  Sahte finansal raporlar, hileli seçimler, rüşvet, zorbalık, seks ve cinayetler…”

Bütün bunların amaçlarının ise neymiş sorusunun yanıtına gelince: Şirketokrasi ile yönetilen Küresel İmparatorluk. Hatırlıyor musunuz Türkiye’nin şirket gibi yönetileceğini söyleyenler vardı…

GÜNÜN SÖZÜ

Bir insanı tanımak istiyorsanız, onu en büyük bir mevkie getiriniz. (Pittacus)