İstanbul Sanayi Odası (İSO), Türkiye’nin 500 büyük sanayi kuruluşundan sonra ikinci 500 büyük firmasını da açıkladı.
Dün gazetede okumuşunuzdur, listeye Samsun’dan 8 firma girmiş.
Bu firmalarımız Vezirköprü Orman ürünleri, Sürsan, Sampa, Elif Fındık, Karaçuha Tarım ürünleri ki, onlar da fındıkçıdır. Erçallar ve Samsun Yem Sanayi ile kendisini gizleme gereği duymuş bir firmamızla birlikte sekiz firmamız bizi gururlandırmıştır.
Vezirağaç olarak bilinen Vezirköprü Orman Ürünleri ve Ağaç Sanayi, ORÜS’ü aldıktan sonra hatırı sayılır ölçüde yatırım yaparak işletmede teknolojik iyileştirmeler yapmıştı. Firma, Vezirköprü’de çok sayıda insanımıza iş imkânı sağlamasının yanı sıra ilçenin ekonomisine de önemli katkı yapmaktadır.
Gözbebeği firmalarımızdan Adeka’yı yine o listede görmek beni çok mutlu etmiştir.
Rahmetli Fethi Öncel’in Genel Müdürlüğü zamanında firmanın Samsun’daki mekrezine sık sık giderdim. Rahmetlinin vefatından sonra Adeka’yı yeniden Türkiye’nin büyükleri arasında görmek benim gibi Samsun’da çok kişiyi sevindirmiştir.
Tarık ve Tayfun Altuncu kardeşlerin Sampa’sı da sürekli büyüyen bir Samsun firması olarak göz kamaştırıyor. FKK Güney Oto Lastik ve Takoz Sanayi’nin kurucularından Rahmetli Tayyip Altuncu’nun çocukları olan Tarık ve Tayfun Altuncu, FKK’dan ayrıldıktan sonra kurdukları Sampa’yı kısa sürede Türkiye’nin büyükleri arasında sokma başarısı gösterdiler. Bu bakımdan her türlü övgüyü hak ediyorlar.
Osman ve Orhan Atalay kardeşler Sürsan’ı zaten hiç zirveden indirmediler. Atalay kardeşlerin Sürsan’ı, aile şirketlerinin başarılı olmayacağını iddia edenlere inat bir başarı öyküsü olarak dimdik ayakta duruyor. Sırf bu nedenle belki de Atalay kardeşleri kutlamak ve başarılarını taçlandırmak gerektiğini düşünürüm.
Erçallar’ın başarı öyküsü de küçük bir kasabadan doğup ülkenin 500 sanayi kuruluşu arasına girme başarısına nasıl ulaşıldığını anlatması bakımından ilginçtir.
Erçallar da çok kardeşli bir aile şirketidir. Burhan Erçal’ın yönetiminde sürekli büyüyen firmayı gelecekte ilk 500 arasında görmek beni şaşırtmayacaktır.
Türkiye’nin ikinci 500 firması arasında yer alan Termeli Karaçuha ve Elif Fındık firmalarının sahip ve yöneticilerini yakından tanıma fırsatım olmadı. O nedenle firmalar hakkında bir yorum yapamayacağım ama her iki firmanın yetkililerini de bu balarılarından dolayı kutlarım.
Gözbebeğimiz ve gururumuz firmalarımızın sahip ve yöneticilerimizi kutlama faslından sonra bir Samsun klasiğine dikkati çekmek isterim.
Bu yazacaklarım aslında sadece Samsun’un değil birçok Anadolu şehrinin ortak sorunudur.
Hatta kâbusudur.
İSO tarafından gerek ilk 500, gerekse ikinci 500 büyük firmaların listesi açıklandığında ‘’Kimler girmiş’’ diye merak eder, listeleri incelerim.
Önceki gün açıklanan ‘İkinci 500 büyük listesinde’ bir firmamızın kimliğini gizlemiş olması dikkatimi çekti.
Başarısı çok büyük olmasına rağmen bu firmamız, bu gururu Samsun’la ve hatta Türkiye ile paylaşmak varken neden gizlenme gereği duymuş merak ediyorum.
Bu çok önemeli aslında.
Bir iş adamı olağanüstü düzeydeki bu başarısını neden gizleme gereği duyar?
Kim bu iş adamı?
Bunu öğrenmek bizim için zor değil ama ben onun kim olduğunu değil, neden kendisini gizleme gereği duyduğunu merak ediyorum aslında.
Tehdit mi ediliyor insanlar?
Biliyorum bu şehir de çakal sürüleri var.
Zenginden bir şeyler koparmaya çalışan çok sayıda insan yaşıyor bu şehirde
Kendilerini ‘Kafa Koparıcı’ diye tanımlayan sözde gazeteciler bile var.
Ama sen iş adamısın.
Türkiye’nin bin büyük firmasından birisini kurmuşsun.
Neden deve kuşu gibi kafanı kuma gömüyorsun.
Savaşsana onlarla.
Şairin dediği gibi ‘’sen yanmasan / ben yanmasam / nasıl çıkar karanlıklar aydınlığa’’
Korkma, savaş.
Savaş ki, temizlensin bu şehir.