limanbet limanbet bonus veren siteler bonus veren siteler bonus veren siteler istanbul evden eve nakliyat cappadocia green tour istanbul sex shop jojobet giriş jojobet casino siteleri nakliyat istanbul evden eve nakliyat istanbul eşya depolama
İlyas Kubilay
Yazarlar // 6 Ekim 2020 Salı 11:48

İsmail BAŞARAN

Samsunspor haftayı üç puanla kapattı. Sonuç güzel, moraller iyi tamam da morali düzelten kim oldu?

Samsunspor Teknik Direktörü Ertuğrul Sağlam’ın sahaya sürmemek için direndiği ancak darda kalında kanatlarının altına sığındığı İlyas Kubilay yüz güldürdü. Oysa Sağlam oyuna yeni transferlerle başlamıştı, belki de eskilere güvenmiyordu. Ancak yine eskilere kaldı. Geçen sezon kendisini bugün bulunduğu yere taşıyanlardan birisi olan İlyas Kubilay’a önce neden şans vermedi sorusu geldi akıllara. Sanırım yıldızları barışmıyor.

Ertuğrul Sağlam bu takıma çok emek verdi, çok büyük başarılara imza attı, bundan sonra da atacağına inanıyorum ancak başkalarının düşüncelerini değil de kendi düşüncelerini ön planda tutmalı ve de söyleneni değil kendi düşündüğünü yapmalı. Futbolun (F) harfiyle bile barışık olmayanlara kulak asmamalı.

Transferlere gelince, Samsunspor’un orta sahası verimli değil, gol bölgelerinde yüksek adamlardan kurulu savunmalara karşı yukarıdan oynanmayacağı bilinmiyor. İki metre boyundaki bir kaleciye yüksekten top atılmayacağı bile oyundaki arkadaşlara hatırlatılmamış topun yerden oynanması söylenmemiş.

Sağlam önce kendini dinler ve düşüncelerini yaparsa Samsunspor’un başarılı olmaması için hiçbir neden yok.

 

DOST VE DÜŞMANI AYIRT EDİN

Bir kuş soğuk bir kış gününde yiyecek bulabilmek için kanat çırpıp duruyormuş. Hava o kadar soğukmuş ki minik kuş dayanamayıp karın üstüne düşüvermiş. Çaresiz, soğuk karın üstünde ölümü beklemeye başlamış... Bir süre sonra oradan bir inek, geçerken kuşun üzerine pislemiş. Kuş öyle sinirlenmiş ki; kanatları donmuş olmasa, kalkıp ineğe saldıracakmış!?

Ancak kuş birden fark etmiş ki; üzerini örten pisliğin sıcaklığı ile kanatlarındaki buzun çözülmesine vesile olmuş. Ve yaşama geri dönmüş. Kuş yaşama dönmenin sevinciyle neşe içinde şakımaya başlamış. Yalnız öyle sesli ötüyormuş ki; sesi uzaklardan geçen, günlerce aç kalmış bir kedinin kulağına kadar gitmiş. Kedi pisliği eşeleyerek kuşu çıkarmış. Kuş pislikten kurtulduğuna çok sevinmiş.

Tam kediye teşekkür edecekmiş ki; kedi onu yemiş…

Bu hikâyeden çıkarılabilecek dersler:

1-Üstünüze her pislik atanı düşman sanmayın!

2-Sizi pislikten çıkaranı hemen dostunuz sanmayın!

3-En önemlisi; pisliğin içinde mutluysanız sesinizi çıkarmayın!...

 

GÜNÜN SÖZÜ

Aynaya baktığında başka birini görmek istemiyorsan kendin gibi ol. (Abraham Lincoln)