limanbet limanbet bonus veren siteler bonus veren siteler bonus veren siteler istanbul evden eve nakliyat cappadocia green tour istanbul sex shop jojobet giriş jojobet casino siteleri nakliyat istanbul evden eve nakliyat istanbul eşya depolama
İki Ülke Liderlerinin Ölümleri
Yazarlar // 7 Eylül 2022 Çarşamba 19:56

İsmail BAŞARAN

Yakın tarihimizi izleyenler ve bazı ülkelerin liderlerini takip edenler, özellikle iki ülkenin “Devlet Başkanlarının” nasıl öldüklerini veya öldürüldüklerini hatırlayacaklardır. Birisi Saddam Hüseyin… Diğeri ise Muammer Kaddafi… Bu iki ülkenin liderleri nasıl yaşamış ve nasıl ölmüşlerdir?

SADDAM KİMDİR: Saddam Hüseyin Abdülmecid El-Tikriti Arap milliyetçiliği ile Arap sosyalizminin bir karışımı olan Baasçılığı benimsemiş olan Baas Partisi'nin ve daha sonra Baas Partisi Irak Kolunun önde gelen bir üyesi olarak bu partiyi iktidara taşıyan 1968 darbesinde anahtar rol oynamıştır.

Saddam Hüseyin 1979'da resmen Irak'ın devlet başkanı olmasına rağmen aslında bu tarihten çok daha önce de facto anlamda ülkede iktidar sahibiydi. Sağlığı iyi durumda olmayan Cumhurbaşkanı Ahmed Hasan el Bekir'in yardımcısı olarak, Baas hükümetini yıkabileceğini düşündüğü ülke içindeki pek çok güç odağına karşı doğrudan kendisi tarafından yönetilen güvenlik güçleri oluşturdu. 1970'lerin başlarında petrol ve diğer endüstrileri millileştirdi. 1970'li yıllar boyunca petrol gelirleriyle Irak hızlı bir ekonomik büyüme yaşarken Saddam Hüseyin de devlet mekanizmaları üzerindeki otoritesini giderek sağlamlaştırdı. Bu dönemde Irak nüfusunun yalnızca beşte birini oluşturmalarına rağmen Sünni Araplar ülke yönetiminde pek çok kilit kademeye getirildi.

Hükümeti devirmeye çalışan veya bağımsızlık çabasına girişen Şiiler ve Kürtlere karşı pek çok kez sindirme girişiminde bulundu. Ülkesini adeta bir kışla devletine çeviren Saddam Hüseyin, İran-Irak ve Körfez savaşlarından sonra iktidarını korumayı başardı. İsrail'e karşı olan tutumuyla özellikle Arap dünyasında belirli bir saygınlık kazanmış olmakla birlikte, özellikle Batı dünyasında genel olarak zalim bir diktatör olarak tanımlandı.

2003 yılında ABD Başkanı George W. Bush ve Britanya Başbakanı Tony Blair'in, kitle imha silahlarına sahip olma ve El-Kaide ile ilişkileri olduğuna dair suçlamalarının hedefi olan Saddam Hüseyin'i iktidardan indirmek için ABD ve Birleşik Krallık öncülüğündeki koalisyon güçleri Irak'ı işgal etti. Harekâtın başlamasından üç hafta sonra, 9 Nisan 2003 tarihinde başkent Bağdat'ın koalisyon güçlerinin eline geçmesiyle Saddam Hüseyin iktidarı sona erdi, kısa süre sonra da Baas Partisi yasaklandı. Yaklaşık sekiz ay sonra yakalanan Hüseyin daha sonra yargılandı. 5 Kasım 2006'da, 1982'de Duceyl'de 148 Iraklı Şiinin öldürülmesinden sorumlu tutularak idam cezasına mahkûm edildi. 30 Aralık 2006'da asılarak idam edildi.

KADDAFİ KİMDİR: Muammer Muhammad Abu Minyar el-Kaddafi 1969 yılında yapmış olduğu darbe sonucu iktidara gelip, 1970'ten 1972'ye kadar Libya başbakanlığı, 1972'den 1979'a kadar ise Libya devlet başkanlığı görevini yürütmüştür. Kaddafi, 1979-2011 yılları arasında Libya Arap Halk Sosyalist Cemahiriyesi'nin Kardeşçe Lideri ve Bir Eylül Büyük Devriminin Rehberi unvanını kullanarak, resmî bir görevi olmadan toplam 42 yıl boyunca Libya'yı yönetmiştir.

Her ne kadar dünya kamuoyu tarafından bir diktatör olarak görülmüş olsa da Kaddafi bunu reddetmekte ve kendisinin Libya halkı için sadece bir rehber ve yol gösterici olduğunu söylemiştir. 2011 Libya İç Savaşı sonucunda rejimi devrildi ve Kaddafi de linç edilerek öldürüldü.

SURİYELİ DİLENCİLER

Benim askerim polisim şehit düşerken, onların çocuklarını ailelerini düşünürken bir de Suriyeli dilencileri düşünemem arkadaş. Samsun’da gezerken içinde bir arkadaşa uğradım. Üç tane boy boy kız çocuğu bir bir peşine dileniyorlar. Allah kimseyi bu duruma düşürmesin tamam da…

Hani zabıtalar. Belediyeler bu konuda çalışmıyorlar mı? Dilencilik yapan Türk olsa apar topar toplayıp dilendiklerine de el koyarlar Vallahi. Suriyeli olunca misafir muamelesi mi görüyor bu dilenciler?

Toplayıp gerisin geriye kamplara gönderseniz ya.,, Olmaz mı? İlla da dilenecekler mi?

Ayıp bu insanların yaptıkları, gönderin memleketlerine birader neden halen bu asalakları besliyoruz? Türkiye’de vatandaşımız ekmek vermekten aciz durumdaki İktidar neden sürekli Suriyeli besliyor? Biri çıksın ve bu işin doğrusunu vatandaşımıza anlatsın birader.

Her sokakta her caddede her kaldırımda Suriyeli çocuğunu yanına alan kadın duygu sömürüsü yapıp dileniyor. Hani dilenmek yasaktı dilenciler toplanıyorlardı, Suriyeli olunca yasaklar ortadan kalkıyor mu?

 

BEKTAŞ NE DEDİ?

Samsunspor Teknik Direktörü Bayram Bektaş Manisa Futbol Kulübü maçının ardından basın mensuplarının sorularını cevapladı. Bayram Bektaş, “Oyundan değil de skordan üzgünüz. Tüm oyuncularımız üzgün. 3 haftadır her anlamda oyun üstünlüğü ve her şeyi sahaya yansıtmışken skoru bulamadık. Bir kez daha futbolun ne kadar acımasız olduğunu gördük. Rakip şut sayılmayacak pozisyonda golü buldu. Üzgünüz, biz yine zorlayacağız kendi oyunumuzu oynayacağız. Rakip kale önünde bu kadar pozisyona girip de gol bulamıyorsak bunda bizim de eksikliğimiz var” dedi. Biz bu işi başaramadık demeye utandı herhalde… Hamdolsun Samsunspor ilk on içine girdi. Yöneticiler ileri günler için umutlu oldukların da söylüyorlar.

Dost acı söyler derler doğrudur. Ben de bir doğru söyleyeyim: Bu takım ve bu Teknik heyetle Samsunspor'un sezon sonunda şampiyon olabileceğini düşünmek iyimserliktir. Kümeye düşmesin buna da şükredelim.

 

GÜNÜN SÖZÜ

Eğer hala yalnızsanız, Allah sizi birilerinden koruyor demektir.