Gazeteciler dün istediklerini söylüyor ve yazabiliyorlar mı? Bu sorudan yola çıkarak bu satırları yazarken cevap olarak kocaman bir “HAYIR” yanıtı verdim kendime. Çünkü kısaca ben de “OTOSANSÜR” uyguladım.
Önce sansür’ün ne demek olduğuyla başlayalım: Sansür, çeşitli kavramların çeşitli yollarla kontrol altına alınmasıdır. Genelde Hükümet tarafından uygulanır. En somut amacı toplumu korumak ve devletin üzerinde kontrol sağlayacağı şekilde geliştirmektir. Genellikle toplumu etkileyen durumlarda, eylemlerde uygulanır ve ifade özgürlüğünü bastırma amacı güdebilir. Ve Türkiye’de son yıllarda olduğu gibi…
Dün 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günüydü. Bundan 26 yıl önce Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun aldığı bir karar ile 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü ilan edilmişti. İlan edilen gün ile amaçlanan, basının demokrasiyi koruma görevine dikkat çekmek, gazetecilik etiğini hatırlatmak ve basını sansürleyen ülkelere bir mesaj göndermekti. Dünya Basın Özgürlüğü Günü’nde günümüz Türkiye’sine baktığımızda ise tutuklu gazeteciden, gazetecilere uygulanan baskılardan bahsetmek mümkündür.
Türkiye'de sansür, hükümetin siyasi ve toplumsal gerekçelerle geleneksel medya, internet ve sosyal medya üzerinde uygulanan yasaklar uygulamalarını işaret eden ifadedir.
Bir de işin yazsal olmayan tarafı vardır. İşte o da yazıyı yazan kişinin veya kurumların kendi kendilerini kısıtlaması olayı vardır ve buna da "OTOSANSÜR” denilmektedir.
Yazıyı yazmak için bilgisayarın başına oturacaksınız, beyninizde yazdığınız yazıyı bilgisayara dökeceksiniz. Bunu yaparken de acaba kimseyi incitecek miyim, acaba suç işleyecek miyim, yeni bir yasak getirildi ve ben kaçırdım mı gibi cümleleri düşüneceksiniz. Kısacası kendinizi kısıtlayacaksınız.
Ben kendimi bugüne kadar hiç kısıtlamadım. 1970 Yılında Trabzon’da BAYRAKTAR Gazetesinde başladığımdan beri çalıştığım kurumlar olan HİZMET GAZETESİ, TÜRK HABERLER AJANSI, MİLLİYET HABER AJANSI, SAMSUN EKİP GAZETESİ, elinizde tuttuğunuz HEDEF HALK GAZETESİ’NDE hep halkın yararına düşündüklerimi yazdım.
Kısaca oto sansür yapmadım, sansüre de hep karşı geldim. Siz doğruları düşünüp söyler ve de yazarsanız, yasalara uyarsanız kimseden korkmanıza veya çekinmenize gerek kalmaz. Önemli olan iktidarların değil halkın yanında olabilmektir.
GÜNÜN SÖZÜ
Gerçeğe ancak tek yoldan gidilir, ama ondan uzaklaştıran binlerce yol vardır. (La Bruyere)