Hakaret ve Durum Tespiti

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin, Cumhurbaşkanı’na hakaret suçlarının hapisle cezalandırılmasını ifade özgürlüğünün ihlali olarak değerlendirdiği, çağdaş uygulama ve siyasal kavramlarla bağdaşmadığını tespit ettiği Vedat Şorli davasında verdiği karar, itiraz sürecinin de tamamlanmasıyla kesinleşti. İstanbul Barosu eski Başkanı Avukat Turgut Kazan, bundan sonra Cumhurbaşkanı’na hakaret suçundan AİHM’nin önüne gelecek dosyaların da bu şekilde sonuçlanacağını anımsatarak, Türkiye’nin bu karara göre ilgili düzenlemeyi bir an önce kaldırması gerektiğini vurguladı.

Meclis’in bunu yapmaması durumunda Anayasa Mahkemesi’nin düzenlemeyi gündemine alarak iptal etmesi gerektiğini söyleyen Kazan, hâkimlere de verdikleri hapis cezası kararlarından kaynaklı tazminatların ilerleyen dönemde kendilerine rücu edilebileceği uyarısında bulundu.

Bu ne demek biliyormusunuz? Bilmeyenler için: Yarın iktidarın değişmesi durumunda bize öyle talimat verildi demeleri de yargılanmalarının önüne geçemeyecek, yargılanınca da büyük olasılıkla mesleklerinden ayrılmak zorunda kalacakları gibi hüküm de giyebilirler. O nedenle yarın başlarına gelecekleri düşünenlerin bugünden kararları siyaseten değil de hukuken vermeleri gerekmektedir.

Kim ne karar verirse versin, ben Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı’na hakaret edenlerin yargılanması taraftarıyım. Önemli olan hangi ifadelerin hakaret sayılacağıdır. Yapılanları beğenmediğini söylemek hakaret değil bir durum tespitidir.

GELEN VURUYOR

Türkiye’de ekonomik durumun ünden güne kötüye gittiği, insanların alım güçlerinin azaldığını söyleyip duruyor. Bu söylemleri hep muhalefet yapıyor, iktidar ise takmış pembe gözlükleri atıyor da atıyor. Bakanların ve milletvekillerinin maaşları güzel, kendilerine yitiyor herhalde hiçbirisi maaşlarının yarına düşürülmesi konusunda girişimde bulunmuyor. Cumhurbaşkanı ve yardımcılarının maaşları da iyi herhalde seslerini çıkarmıyorlar. Ancak vatandaşa gelen vuruyor giden vuruyor. Özellikle de Bakanların bazılarının bir gün söyledikleri bir gün sonrasını tutmuyor.

Bu arada IMF, Türkiye için 2022 enflasyon tahminini açıkladı haberiniz oldu mu? Koca IMF bile Türkiye’de söylenen rakamların gerçek olmadığını iade ediyor. Türkiye için 2022 yılı büyüme tahminini yüzde 3,3'ten yüzde 2,7'ye düşürdüğü vatandaşa gerçeklerin Hükümet tarafından açıklanmasının bir göstergesi değil mi?

Enflasyon ise bir başka aldatmaca gibi... Yine IMF'nin Türkiye'de 2022 için ortalama enflasyon tahmini ise yüzde 60,5 olduğunu söylüyor.. Kurum,  ayrıca Türkiye’nin küresel büyüme tahminini de yüzde 4,4'ten yüzde 3,6'ya çekti.

Bu rakamlara baktığında ve pazara gidip elini cebine attığında doğruyu IMF’nin söylediğini anlayan anlıyor. Yandaşlar ise gerçekten uzak görünüyor.

İNŞALLAH kelimesi son zamanlarda özellikle AK Parti’li siyasetçiler tarafından son zamanlarda çokça kullanılıyor.“ Tanrı uygun görürse, Tanrı isterse”, dilerim ki anlamında bir isteğin gerçekleşmesi dileğini anlatan bu kelime yönetenlerin becerisizliklerini ve başarısızlıklarını kendilerinde aramak yerine Allah’a yüklüyor olmasını neye bağlamak gerekiyor. Ne yani, Türkiye’yi yönetenlerin bu beceriksizliklerinden Allah mı sorumlu yoksa kendileri mi? Ayıptır ve de günahtır.

GÜNÜN SÖZÜ

Planınız bir yıl içinse pirinç ekin, on yıl içinse ağaç dikin, yüz yıl için ise insanları eğitin.(HUANG-ÇE)