limanbet limanbet bonus veren siteler bonus veren siteler bonus veren siteler istanbul evden eve nakliyat cappadocia green tour istanbul sex shop jojobet giriş jojobet casino siteleri nakliyat istanbul evden eve nakliyat istanbul eşya depolama
Golf Nasıl Oynanır
Yazarlar // 12 Mart 2015 Perşembe 00:00

İsmail BAŞARAN

Temel İngiltere’ye Arkadaşları Fransız Pol ve İngiliz Corc’un yanına gezmeye gitmiş.
Gezerken golf oynayan insanları görmüşler.
Ancak bu oyunun ne olduğu ve nasıl oynandığı hakkında Temel’in kitabında bir kayıt yok.
Sormuş nedir bu?
Golf demiş arkadaşları.
Temel bu kez nasıl oynandığını sormuş.
Çok kolay demiş arkadaşları ve devam etmişler:
Gol oynamak için bir sopa, bir top ve delik gerekir. Pol “bende top var” demiş, Corc da kendisinde “sopa olduğunu” söyleyince Temel bakmış ki bir tek “delik” kalıyor, “ben oynamayrum”  diye vaz geçmiş bu golf işinden.
Hedef Halk Gazetesi’nin dünkü manşetiydi bu golf işi.
Çarşamba ovasında yapılacak golf sahalarıyla ilgili olarak ziraatçıların “Rant” kaygısı taşıdıkları dile getiriliyordu haberde.
Ziraatçılar “Bunlar tarımı unuttular” demişler.
Günaydın…
Samsun’da tarım yeni mi unutuldu?
Bir tarafında Terme ve Çarşamba, diğer tarafında Bafra ve Alaçam ovaları olan Samsun’dan ne kadar tarım ürünü ihraç edildiğini bilen var mı?
Veya bu ovalarda üretilenlerin Samsun’a yetip yetmediğini bileniniz var mı?
Hayvancılığın öldürüldüğü, tarımın yıllar öncesinde birinci sınıf tarım topraklarına küçük sanayi siteleri ve organize sanayi siteleri yapılarak çok daha öldürüldüğü Samsun sahillerine şimdi golf sahaları yapacaklarmış.
Güldürmeyin insanı.
Ne için yapacaksınız bu golf sahalarını “Spor olsun” diye mi, yoksa daha sonra “Santralların yapımında” kullanılması için mi?
Gelelim golfun nasıl oynandığına.
Bir top, bir sopa ve bir delikle oynanıyormuş ya.
Bende sopa var, geriye top ve delik kalıyor.
Samsun sahillerini golf sahasına çevirmek isteyenler siz bunlardan hangisini seçeceksiniz???

VATANDAŞI KAZIKLAMAYA YENİ YÖNTEM
Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Sefer Arlı Parkomat ile ilgili açılan davaların kazanılmasının ardından “Yeni yöntem aradıklarını” diye getirmiş.
Yani demek istemiş ki, siz ne kadar dava açarsanız açın biz Samsun halkını soymayı sürdüreceğiz…
Ey Sefer Arlı…
Bugüne kadar aldığınız paraları faizleriyle birlikte geri ödemenin Büyükşehir Belediyesine ne kadar yük getireceğini hiç hesapladınız mı?
Bu parkomat denilen uygulamanın altında sizin de imzanız var mı?
Bugüne kadar vatandaştan alınan paraların geri ödenmesi durumunda işin size de rücu edeceğini biliyor musunuz?
Zihniyete bakın siz.
Çıkmış yeni yöntem arandığını dile getiriyor.
Efendiler parkomat yönetmeliğini yeniden çıkaracaklarmış.
Kanunun olduğu yerde yönetmelikten dem vurulur mu hiç…
Eeeee, milletvekili seçilebilmek için görevinden istifa eden bir içişleri bakanı “Ben Anayasa’ya uymam” diye Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde kürsüden bağırırsa Samsun’da Büyükşehir Belediyesi’nde çalışan bir memur da “Kanunu yönetmelikle delmeye” çalışmaz mı?
Burası Samsun, burada kanunlar uygulanmayabilir…

ERHAN ALTIN TATLI İSTEMİŞ
Samsunspor Teknik Direktörü Erhan Altın basın mensuplarıyla bir araya gelmiş ve “Her Çarşamba basın açıklaması yapacağım tatlıyı alıp gelin” demiş.
Tabi bu işin şakası elbet…
Erhan Altın’ın da oradaki futbolcu kardeşlerimin de gazeteciler tarafından alı4nacak tatlıya ihtiyaçları yoktur.
Her ne kadar yöneticiler “Samsunspor’un derdi para” diyorlarsa da o kadar da düşmüş değillerdir, en azından bir tepsi baklava alabilirler.
Benim burada üzerinde durmak istediğim şu:

Ya gazeteciler de “Hoca, siz açıklama yapacaksınız ya, bu açıklamalarınızın kamuoyuna gitmesi için bize tatlı yedirmeniz gerekiyor” deseydiler.
Bu işin şakası bile olmaz tabi…
Ancak bu tür eylemler şakacıktan başlıyor ve sonrasını Allah esirgesin…
Erhan Altın’ın ne demek istediğini anlıyorum.
Bu açıklamayla Samsunspor taraftarlarını oraya beklediğini, çalışmaları s ırasında taraftarların gelmesiyle daha da motive olacaklarını anlatmak istiyor.
Sanırım bu istek daha başka yollarla da anlatılabilirdi değil mi?

GÜNÜN SÖZÜ
Büyük bir zat der ki; Eşimle tanıştığım ilk gün, diğer bütün kadınların cenaze namazını kıldım.