Yazarlar // 29 Nisan 2016 Cuma 00:00
Ragıp GÖKER
Şu ‘Gökdelen Kulelerin’ arazisi tarladan arsaya dönüşürken yaşanan süreç mahkemelere taşındı biliyorsunuz.
Hedef HALK konuyu bir zamanların pehlivan tefrikalarını andırır biçimde 32 kısım tekmili birden sinema filmi gibi yayınlanıyor.
Yener Cabbar, konuyu her gün ayrıntılarıyla köşesine taşıyor.
Biz de zaman zaman muhalefetin duyarsız kalmasını eleştirerek konuyu köşemizde işliyoruz.
Önceki gün İsmail Başaran da, günlerdir gündemde olan bu konu için Samsun’daki duyarsızlığa dikkati çekmiş.
Yazı dizisinin Sabah Gazetesindeki habere atıfta bulunulan dünkü bölümü ilginçti aslında.
O kulelerde Yusuf Ziya Yılmaz’ın dairesi olmamasına rağmen ‘’KULELER BAŞKAN YILMAZ’LA ANILIYOR’’ diye verilmişti haber.
Sahi, arsanın alınış biçimi mahkemelik olan Kulelerde Başkan’a ait bir daire yok ama Büyükşehirde yönetici konumunda olan bazı bürokratların yakınları üzerine çok sayıda daire var.
Bazı eski ve yeni Belediye Başkanlarının kendilerine ve yakınlarına ait dairelerin olduğu da artık sır değil.
Hedef HALK’taki tefrikadan öğreniyoruz ki, kulelerin yapımını da Büyükşehir Belediyesi Meclis Başkan Vekilinin oğlu üstlenmiş.
O kuleler sayesinde bazı belediye çalışanları servet sahibi olmuş.
Bu haberler yayınlanırken, Samsun’da bir Allah’ın kulu da ‘’Bu nasıl iş arkadaş?’’ diye sormuyor.
Bütün bunlar başka bir şehir de olsa yer yerinden oynardı.
Biz de ise çıt çıkmıyor.
‘’Bal tutan parmağını yalar’’ demişiz bir kere ama bunlar bırakın parmağı yalamayı, petekle bile yetinmemişler.
Bütünüyle kovan götürülmüş.
İstanbul dahil, Sosyal Demokratların elinde bulundurduğu büyükşehir belediyelerini kaybetmesine neden olan İSKİ skandalı, aldatıldığını düşünen Genel Müdür eşinin itirafları sonucu patlamıştı.
Samsun halkı ise ‘Gökdelen Kulelerdeki’ şaibeli durumdan, bir çalışanın eşi üzerinde toplanan muvazalı arsanın, çalışanın eşinden ayrılması üzerine, arsanın yeniden el değiştirmesi nedeniyle, mağdur edildiğini iddia eden o eş tarafından konunun mahkemeye taşınması sonucunda haberdar olmuştu.
Gökdelen Kuleler ile İSKİ skandalı arasında birebir benzerlik yok elbette.
İSKİ’de skandalın nedeni aslında klor alımlarıydı.
Gökdelen Kulelerin ise üzerinde kurulduğu arazinin oluşumu ile eski, yeni bazı belediye başkanları ve belediyedeki üst düzey görevliler adına çok sayıda daire tescillenmiş olması durumu nedeniyle bir bağlantı kurulur mu bilmiyorum.
Ama muvazalı arsa üzerinde kurulmuş Gökdelen Kulelerden Belediye üst düzey görevlilerin servet sahibi olmaları durumuna ‘’SKANDAL’’ demezsek, ne diyeceğiz.
İSKİ Skandalı SHP’yi ve devamında iltihak ettiği CHP’yi oldukça sarsmıştı.
CHP yöneticileri, bu skandal sonrasında partilerine yeniden itibar kazandırmak için çok çaba harcamışlardı.
Gökdelen Kule, CHP’lilerin önünde AK Partiyi eleştirmek için büyük bir fırsat olarak duruyor ama CHP örgütlerinden tek bir eleştiri gelmiyor.
Kulelerin arkasında CHP’lilerin de olmasından mı korkuluyor bilmiyorum.
Ama merak ediyorum.