Samsun’da kaç yabancı var? Kaç kişi geldi burada üremeyle sayıları kaça yükseldi? Bu rakamlar belli mi?
Son günlerde iktidar kanadından yapılan açıklamalar mide bulandırıyor. Yapılan açıklama şöyle: Suriyeliler memleketlerine gönderilecekler. Gitmeden orada yerleşmeleri için konutlar yapılacak önce de orada. Sonra gönderilecekler.
Bu açıklamalara göre Samsun’dan kaç Suriyeli memleketine geri gönderilecek belli mi? Ve de bu gönderilecekler seçimler öncesinde mi sonrasında mı gönderilecekler? Eğer seçimler sonrasında gönderileceklerse Türkiye’de kendilerine vatandaşlık verilenler burada sandığa gidip oy kullanacaklar mı? Bu iş biraz mide bulandıracak herhalde. Öyle ya seçimler geliyor evinizde kaç kişi ikamet ediyor bilginiz var mı? Sizin haberiniz olmadan evinize yerleştirilmiş yabancılar olabilir, çünkü İktidarın yabancılar konusundaki tutarsızlıkları artık can sıkmaya devam ediyor.
Samsun’da vatandaşın suyunun fiyatını artır, yabancılara suyu ver, bunun adına yönetimde su koy vermek denir. Samsun’da Büyükşehir Belediyesi yönetimde sokuveriyor. Benim kullandığım su fiyatına zam yapılırken yabancıdan su parası bile alınmıyor. Kendi ülkemde yaşadığım AK Parti tarafından yönetilen şehirde yabancı mı olmam gerekiyor.
Bazı horozlar güneşin onların yüzünden doğduğunu sanıp ötmeye başlarlar. Samsun’da da Samsun’u yönetenlerden bazıları kendilerini horoz zannedip seslerini yükseltiyorlar. Ancak vatandaşına ucuz su vermekte aciz kalıyorlar ve zam üstüne zam yapıyorlar. Samsun’dan yabancıların gönderilmesinden sonra su fiyatlarında indirim yapılacak mı diye merak ediyorum.
ÜRETİM YOK OLUYOR
Samsun’da üretim yapan fabrikalar AK Parti’nin göreve gelmesinden sonra kapanmaya başlandı ve bu acımasızca sürüyor. Tekel tütün fabrikası vardı sigara fabrikası vardı. Çarşamba Şeker Fabrikası vardı. Ey iktidar bunları neden kapattınız? Şeker, tütün ve sigara ithal edip yandaş işadamlarınızı daha da zengin yapmak için mi? Sizin bu uygulamadan ne menfaatiniz oluyor?
Kimse çıkıp ortaya bu sorunun yanıtını veremiyor, bunun nedeni de Türkiye’yi üretmeden tüketen bir toplum haline getirenlerin çoğalmasıdır ve bu kişilerin Türkiye’yi yönetenlerin arasında bulunmasıdır.
KARINCALARA YEM OLMAK
“Sular yükselince balıklar karıncaları yer. Sular çekilince de karıncalar balıkları yer. Kimse bu günkü üstünlüğüne ve gücüne güvenmemelidir. Çünkü kimin kimi yiyeceğine suyun akışı karar verir.” Bu söz bugünün Türkiye Cumhuriyeti’nin yönetimiyle alakalıdır. Sular yükseliyor mu alçalıyor mu seçim zamanı ortaya çıkacak, karıncalar mı balıkları yiyecek, balıklar mı karıncaları göreceğiz.
İçinde bulunduğumuz yönetin aksaklıklarına bakılırsa karıncalar kendilerini balık sanıp derin sularda yüzenleri yiyeceğe benziyor. Sürekli yasalarla uğraşanlar yasaları kendi geleceklerine göre çıkaranlar susuz derede kalacaklarını ve karıncalara yem olacaklarını unutmasınlar. ABD’nin eyaletlerinde kendilerine binalar yaptıranlar unutmasınlar ki dünya çok küçüktür. Kaçıp gidenler kaçtıkları yerlerde bulunabilirler.
GÜNÜN SÖZÜ
Para iyi bir uşak, kötü bir efendidir. (F. Bacon)