Gariban Unutuldu mu?

Belediyeler muhtaçlara yardım yapıyorlar mı, yapıyorlarsa nasıl yardım yapıyorlar? Bir elin verdiğini diğer el görmez denir de mesele bu yardımları yapabilmekte. Ramazan aylarında Samsun’da Belediyeler eskiden iftar yemekleri verirlerdi, şimdilerde pandemi var denilip yapılmıyor bu yemekler. Yemekler yapılmıyor ancak Camilerde cenaze namazları, Cuma namazları, hatta vakit namazları bile toplu olarak kılınıyor.

Madem Samsun’da pandemi patlamış vaziyette, o zaman neden bu konulara dikkat edilmiyor. Yoksa virüs de namaz kılanlara bulaşmıyor mu? Ya da camiye giren cemaate test yapılıyor da öyle mi alınıyorlar içeriye?

Salgının ilk günlerinde başta Kızılay olmak üzere çeşitli belediyelerimiz bazı yardımlarda bulunuyorlardı. Bu yardımları Kızılay sürdürdü uzun zaman, ancak Kızılay bu konuda sanırım yalnız bırakıldı. Salgın arttıkça sokağa çıkma yasağı uygulandı sonrasında bazen serbest bırakıldı ancak gariban unutuldu gitti. Garibanın ne doğalgazı ne suyu ne de elektriği konusunda destek sağlanmadı. Para babaları Pandemiyi de gelir kapısı durumuna getirdi. Sağlık Bakanlığı salgın için aşıyı ücretsiz yaparken grip aşıları parayla vurulmaya devam edildi ve devam ediliyor.

Samsun’da özellikle Büyükşehir Belediyesi tarafından orası yıkılacak, burası bahçe yapılacak gibi söylemleri artırarak gündem değiştirdi ve vatandaşının yanında olamadı. Büyükşehir Belediyesi’nden birileri çıkıp vatandaşın yanında olduk diyorsa bu süre içinde su fiyatlarında indirim yapılıp yapılmadığını, yakacak ve yiyecek dağıtılmışsa nasıl ve ne kadar dağıtıldığını açıklayabilirler mi?

Su fiyatlarına zam yapma yerine indirime gitmeyi düşündüler ve uyguladılar mı?

Yoksa vatandaşı açlıkla terbiye etmeye mi kalktılar? Türkiye’de olduğu gibi Samsun’da da vatandaş ne hali varsa görsün mü denildi. Büyükşehir ve İlçe Belediyeleri ekmek fiyatlarını artırmak yerine indirmeyi düşünmeliler, elektrik fiyatlarını düşürmeliler, bunun için önlemler almalılar. Alamıyorlar ve bunu yapamıyorlarsa oturdukları koltukları terk etmeliler. Suyu ve elektriği kullanırken ödeyeceği faturayı düşünen vatandaş ne durumda bilen var mı?

Mahsuni Şerif’in dediği gibi yetimin sırtından doyan doyana, gönül bu oyuna nasıl dayana. Yiğit muhtaç olmuş kuru soğana, bilmem söylesem mi, söylemesem mi?

Samsun'da korona virüs vaka artışı ürküten seviyeye ulaştı. Omicron varyantının vakaların artmasında etkili olduğu belirtildi. Samsun’un Türkiye’de ilk ona girdiği de ifade ediliyor. Kısaca vatandaşa “dikkat et” çağrısı yapılıyor. Bu arada İYİ Parti Samsun Milletvekili Bedri Yaşar da bir açıklama yapıp; “İlaç krizi derinleşiyor, Vatandaş hayati önem taşıyan ilacını dahi bulamıyor”  diye açıklıyor.

Vatandaş Samsun’da ilaç bulmada da zorlanıyor diyor Bedri Yaşar. Bu da “İlaç krizinin derinleştiği”

Anlamı taşıyor.

YENİ BİNALARDA SORUN VAR MI?

Bayındırlık ve İskân Bakanı Mustafa Demir, Samsun'da son 10 yılda ruhsat almış hemen hemen her binada sorun olduğunu savunarak, "İnşaat yapım aşamasındayken çöken binalara bile şahit olduk" demişti. Sayın Demir bu ifadeleri, Bayındırlık Bakanı olduğu dönemde kullanmıştı.

O zamanlarda AK Parti vardı ve binalar AK Parti’li belediyeler ve kurumlar tarafından yönetiliyordu. Mustafa Demir o günlerde kimi ve neden suçluyordu acaba? O zaman ruhsatı veren de AK Parti’li Belediye idi Samsun’da. Denetimi de yine AK Parti’li belediye yapıyordu. Şimdi Samsun’da binalara ruhsatları yine belediyeler veriyor. Bu belediyelerden biri olan Büyükşehir Belediyesi’nin başında da Mustafa Demir var. Ruhsat verilirken acaba Sayın Demir çok düşünüyor mu, yoksa “bizdense zararı yok” mu diyor?

Sayın Demir’e bir soru soralım buradan, yeni yapılan binalara ruhsatlar veriliyor ve acaba bunlarda da sorun var mı?

GÜNÜN SÖZÜ

Buz kadar lekesiz, kar kadar temiz olsan bile iftiradan kurtulamazsın. (William Shakespeare)