Fetö'nün Siyaset Ayağı

Yazarlar // 23 Eylül 2016 Cuma 00:00

Ragıp GÖKER

Dün birçok ilde olduğu gibi Samsun’da da FETÖ operasyonu vardı.
Gözaltına alınanlar arasında cemaate yakınlığı olabileceğini düşündüklerim var ama listedeki bazı isimleri görünce ‘’O’ da mı FETÖ’ cüymüş’’ diye şaşkınlıkla karşıladıklarım da oldu.
Samsun’da bazı firmaların kısa sürede büyümesi beni hep şaşırtmıştır.
Şimdi anlıyoruz ki, bazıları himmet paralarıyla zenginleşmiş.
Kazandıklarının bir kısmı yine örgüte gönderiliyormuş.
Bankaları bile vardı biliyorsunuz.
‘’Din-İman’’ diyerek, dini duygularımızı kullanmışlar.
Devletin içine çöreklenerek, devletin içinde ‘Paralel Devlet’ oluşturmuşlar.
Kumpaslarla bu ülkenin yetiştirdiği güzide subaylarımızın zindana atılmasını sağladılar.
15 Temmuz’da Cumhurbaşkanını öldürmek istediler.
Gazi Meclisimizi bombaladılar.
Vatandaşlarımızın üzerine ateş açarak 240 yurttaşımızı şehit ettiler.
Darbeciler tek tek toplanıyor.
Aralarında asker ve memur olan 80 bin dolayında kişi memuriyetten atıldı.
On binlercesi tutuklandı.
Aralarında masum olanlar var mı bilmiyorum.
Cumhurbaşkanı bile ‘’At izi, it izine karıştı’’ dedi.
Hükümet de operasyonların masum insanlara zarar vermiş olabileceğini düşünerek valiliklerde kurduğu masa ile haksızlıkların önüne geçmeyi amaçlıyor.
Ama FETÖ ile doğrudan ilişkisi olanlara acımam.
Kimsenin de acıyacağını sanmam.
Samsun Valiliğinden önceki gün yapılan açıklamada 443 kişinin memuriyetten çıkarıldığı, gözaltına alınan bin 147 kişiden, bin 118 kişinin tutuklandığı bildirilmişti.
Bu açıklamada tutuklananlar arasında işadamları ve esnaf gibi siviller yok.
Samsun’da siyasetçiler arasında gözaltına alınan olmadığı gibi tutuklanan da olmadı.
Halka kurşun sıkanlar ilk dalgada tutuklanmıştı zaten.
Aralarında öğretmenlerin de bulunduğu onca insan meslekten atılırken ileri sürülen gerekçelerden biri ‘Terör örgütüne mali destek sağalmaktı’.
İşadamları gözaltına alınırken de haklı olarak aynı gerekçeler ileri sürülüyor.
Ve fakat
Bu FETÖ’cüler hiç mi siyasi destek görmediler.
Kendilerine siyasi destekle hiç ihale verilmedi mi mesela.
Sağlıkta bütün ballı ihalelerin, yurt dışına kaçan o işadamının şirketine verildiğini 15 Temmuz’dan sonra öğrendik.
Bizim bunu darbe gecesinden sonra öğrenmemiz kadar doğal bir şey olamaz ama bu şehirde siyasete yön verenlerin bundan haberi yok muydu yani.
Kamu kuruluşlarının yemek ihalesinin bile kimlere verileceğini söyleyenlerin milyonluk cihaz alımlarından habersiz olduklarına beni kimse inandıramaz.
Belediyeler bu işin neresinde.
Belediyelerden FETÖ’ye ihale verilmedi mi yani.
Büyükşehir geçenlerde bir ihaleyi iptal etti.
Gerekçe de, ihaleyi kazanan işadamının mallarına FETÖ soruşturması sırasında el konulmasıdır.
Bütün belediyelerin FETÖ ile ilişkisi vardı aslında ama öyle anlaşılıyor ki bazi belediye başkanları 17-25 Aralık sonrası ilişkilerini sonlandırmış.
Buna karşın ilişkisini sürdürenler var mı, araştırılmalıdır.
Hastanelerde FETÖ’ye ihale verenler, örgüte şöyle veya böyle himmet edenler, haklı olarak tutup kolundan atılıyor ama belediyelerde ihale verene bunu neden yaptığı bile sorulmuyor.