Yazarlar // 19 Mart 2025 Çarşamba 15:40
Ragıp GÖKER
Dün bu köşede Ümit Özat'la başlayan ama daha sonra bir TV yayınında Yüksel Yıldırım'a hakaret içeren diyalogla gelişen süreci, ''BİR FBMAÇI VE SS BAŞKANINA YAPILAN AYIP'' manşetiyle yayınlanan yazıda, sürecin yaşanan son diyaloglardan yaklaşık 40 yıl önceki 4-0'lık skorlardan kaynaklı olduğunu yazmıştım.
Samsunspor'un iki yıl üst üste aldığı o 4-0'lık galibiyetler aynı zamanda Fenerbahçe takımının sahasında ilk kez yaşadığı farklı sonuçları oluşturuyordu.
Alışılmamış bu durum Türk futbol tarihinde ''Arkayı Fenerleyelim Beyler'' şeklindeki sloganı doğurmuş, slogan yıllar boyu birçok kişinin diline pelesenk olmuştu.
Bunu sportif bir sonuç olarak kabul edenler de vardı elbette ancak, özellikle, Türk basınında, ''Fener Basını'' olarak bilinen bir kesim tarafından unutulmayarak, SS-FB rekabetini düşmanca bir tavra dönüştürenler de olmuştu.
Ve fakat.
Rekabet, hep kötü anılarla dolu değil elbette.
Bu rekabette unutulmayacak, özellikle Samsunspor taraftarlarının unutmaması gereken 'İYİ' hareketler de var.
Fenerbahçe'nin 103 golle tarihi bir rekora imza atarak Şampiyon olduğu sezonda 100. golü atan Turan Sofuoğlu, kulübünün bu gol nedeniyle kendisine hediye ettiği otomobili, o sezon Samsunspor'un yaşadığı trafik kazası nedeniyle Samsunspor kulübüne hediye etmesi gibi mesela.
Samsunspor'un büyük bir felaket yaşadığı o sezonda Fenerbahçe'ye 12. şampiyonluğunu kazandıran 103 gollük tarihi bir rekora imza atarak kazandıran kadro sahiden de müthişti.
Kimler yoktu ki o kadroda.
Toni Scumacher, Rıdvan Dilmen, Oğuz Çetin, Aykut Kocaman, Müjdat Yetkiner, Hasan Kabze, Şenol Ustaömer ve Turan Sofuoğlu'nun yanı sıra burada ismini yazamadıklarım.
Çok iyi bir kadroydu.
O rekorun kırıldığı sezondan çok değil, iki- üç sezon önce, Samsunspor başka bir kadrolu FB'ye sahasında 4-0 gibi tarihi yenilgileri yaşatmıştı ama bu durumu unutmayıp içinde büyüterek, Samsunspor'a karşı nefrete dönüştüren Ümit Özat gibilere inat, ''Bu bir oyun ve yenmekte-yenilmekte doğasında var'' diye düşünen Turan Sofuoğlu gibi iyi futbolcu ve iyi insan olmayı başaranla da var.
Ata'mızın, ''Ben sporcunun zeki, çevik ve aynı zamanda ahlaklı olanını severim'' dediği gibi, günümüzde sportif faaliyetleri ve de özellikle futbol maçlarını takip eden gençler, medyada sıklıkla Ümit Özat gibi, sporu oyundan ibaret saymayıp, kavga yaratmanın en elverişli ortamı gibi gören sözüm ona futbol yorumcularını izlemek durumunda kalıyorlar ama iş örnek almaya gelince, örnek alacakları rol model spor adamlarını, Turan Sofuoğlu gibi koca yürekli adamları rol model olarak alsınlar isterim.
Demem o ki;
Beşeriz, dolayısıyla şaşarız.
İyilikleri ıskalayıp, kötülükleri anmak gibi beşeri hataları yaparız.
Dün, bu satırlarda SS/FB rekabetine dair süreci yazarken, FB'li Turan Sofuoğlu'nun 'İyilik hareketini' ıskalayıp, nefret diliyle beslenenleri örnek gösterme yanlışına düşmek gibi mesela.
Bu arada, Turan Sofuoğlu’nun yüce gönlü tavrını hatırlatarak, bir yanlıştan dönmemi sağlayan okurlarımızdan Haldun Baş’a teşekkürü de borç bilirim.
Son söz:
Kahrolsun, kötülük.
Yaşasın iyilik.