Samsunlular tarafından ''Bakır Fabrikası'' olarak bilinen Karadeniz Bakır İşletmelerinin Samsun İzabe Tesisleri, tıpkı yanı başındaki Azot Sanayinin Samsun Gübre Fabrikası gibi 2004 yılında özelleştirilmişti.
Samsun Gübre, Toros Gübre'ye devredilirken, Bakır fabrikası da Cengiz Gurubuna ait ETİ Bakır AŞ'ye verilmişti.
Bakır fabrikasının devri sonrası, Cengiz Gurubuna ait mobil santralin, Samsun halkının yoğun tepkisi sonucu bir süre çalıştırılmaması sonucu oluşan yüklü tazminatın gereği olarak devredildiğine dair dedikodular da şehirde dillendirilmişti hatırlarsınız.
Yaklaşık olarak 20 yılı aşkındır Eti Bakır tarafından işletilen bakır fabrikasının arazisi, geçtiğimiz günlerde Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle Endüstri Bölgesi ilan edilmişti.
Karar, Samsun kamuoyunda, Eti Bakır tarafından bölgede bir tür kirli yatırım olarak adlandırılabilecek katı atık depolama tesislerinin kurulabileceğine dair endişeler doğrultusunda tepkiyle karşılanmış, karar Samsun basınında da eleştirilmişti.
Konu, önceki gün tarafımdan da bu köşede ''YILLARCA ZEHİR KUSTU AMA ŞİMDİ ÖDÜLLENDİRİLİYOR'' başlığıyla ele alınmıştı.
Samsun'un hava kalitesinin, Tekkeköy ve çevresine konuşlanmış baca gazlarınca bozulduğu bilinen bir gerçektir.
Ki;
Özellikle bakır fabrikasıyla, gübre fabrikasının baca gazlarınca ekili alanlara zarar verildiği gerekçesiyle bakır fabrikasının bağlı olduğu Karadeniz Bakır İşletmeleriyle, gübre fabrikasının işletmecisi Azot Sanayinin geçmişteki iletmecileri tarafından yıllar boyunca yöredeki çiftçilere yüklü miktarlarda tazminatlar ödenmişti.
Yörede akciğer kanserine bağlı ölümler de yaşanıyor biliyorsunuz.
Baca gazlarının ekili alanlara zarar verdiği gerekçesiyle, yöre halkına yıllar boyu tazminatlar ödenmişken, yörede sıklıkla rastlanan akciğer kanseri vakalarıyla ilgili bugüne değin bir çalışmanın ortaya konmamış olması ise çok ilginç.
Yörede akciğer kanseri sayısı ve buna bağlı ölüm vakalar artıyor ama kimse sorumluluğu üstüne almıyor yani.
Bu nedenle, bugüne değin bir çalışma ortaya konulmamış olması nedeniyle de, geçmişte iki fabrikanın işletmecileri tazminat ödemeye mahkum edilmiş olsalar bile, bugün gelinen nokta itibariyle havamızı kirleten fabrika bacası ''Şudur'' diyemem.
''YILLARCA ZEHİR KUSTU AMA ŞİMDİ ÖDÜLLENDİRİLİYOR'' başlıklı yazıda da ''Yöredeki, akciğer vakasına dayalı ölümlerin baca gazlarından kaynaklandığına dair bilimsel bir veri de elimde yok, bu nedenle, özellikle bu iki sanayi tesisinden yetkililerin kirliliğin kendilerinden kaynaklanmadığına dair iddialarını not etmeyi de meslek etiği açısından önemli görürüm'' şeklinde ifadelerle yer vermiştim.
Eti Bakır yöneticileri, buna rağmen önceki gün tarafıma bir açıklama gönderdiler.
Yazımı tekzip eder özellikte kaleme alınmış olsa da, madem kendilerini konun muhatabı kabul etmişler. Eti Bakır'ın mektubunu, konunun muhataplarından birinin cevap hakkını kullandırmayı meslek etiğinin bir gereği görmem nedeniyle, noktasına ve virgülüne dahi dokunmaksızın aynen yayınlıyorum.
* * *
Sayın Ragıp Göker
Hedef Halk Gazetesi
Hedef Halk Gazetesi’nde 26.02.2025 tarihinde yayınlanan “Yıllarca zehir kustu ama şimdi ödüllendiriliyor” başlıklı köşe yazınızdaki yanlış ve kamuoyunu yanıltıcı bilgilere ilişkin şirketimiz tarafından açıklama zorunluluğu doğmuştur.
Eti Bakır Samsun İzabe ve Elektroliz Tesisi, 2004 yılındaki özelleştirmenin ardından, gerçekleştirdiği 200 milyon dolarlık yatırımla, çevreye duyarlı ve modern üretim sürecini başlatmıştır. Şirket ayrıca;bu modernizasyonla, ürünü ve üretim metodunu da değiştirmiştir. Kamu döneminde blister bakır üretimi gerçekleştirilen tesiste, gerçekleşen modernizasyonla, katot bakır üretimi yapılmaya devam edilmektedir. Şirket,sadece Samsun İzabe ve Elektroliz Tesisi’nde 2 bin kişiye doğrudan istihdam sağlamaktadır.
21 yıllık dönemde gerçekleştirilen yatırım hamleleriyle tesisimiz hem üretim hem de çevresel açıdan Avrupa’daki benzerlerini yakalamış, üretimde en iyi tekniklerin ve en yeni teknolojilerin kullanılmasıyla modern bir tesis haline gelmiştir. Yazınızda bahsettiğiniz üretimde ortaya çıkan sülfürik asidin değerlendirilmesi ve ekonomik bir değere dönüştürülmesi için gübre fabrikası kurulmuştur. Şu anda sizin de çok iyi bildiğiniz gibi yatırım süreci devam eden bir gübre fabrikamız daha bulunmaktadır. Şirket politikası gereğiüretim sonucunda arta kalan ürünler ‘artık ürün’ olarak nitelendirilir ve dönüştürülerek ekonomiye kazanılması için yeni yatırımlar yapılır. Eti Bakır’ın 2025 yılında tüm tesislerinde yapmayı planladığı yatırım miktarı 450 milyon dolardır.
Haberinizde halk sağlığı ile ilgili ileri sürülen iddialar tamamen asılsızdır. Sizin de yazınızda belirttiğiniz gibi bu konuda herhangi bir bilimsel veri bulunmamaktadır. Her sanayi tesisinde olduğu gibi Eti Bakır Samsun İzabe ve Elektroliz Tesisi de anlık olarak takip edilmekte, baca gazı emisyonları Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın sisteminde anlık olarak izlenmektedir. Bakanlıkça açıklanan baca gazı emisyon yasal sınırı, insan sağlığına etki etmeyecek şekilde belirlenmektedir. Eti Bakır Samsun İzabe ve Elektroliz Tesisi de bu yasal sınırın çok daha altında değerlere sahiptir. Son olarak geçtiğimiz yıl gerçekleştirilen planlı bakım duruşu sırasındaki yatırımlar ile tesisin hali hazırda yasal sınırın altında olan baca gazı emisyonları yüzde 8 daha da azaltılmıştır.Herhangi bir bilimsel veri olmamasına karşın bölgedeki kanser vakaları ile tesisimiz arasında kurulmak istenen temelsiz ve haksız bağlantıyı reddediyoruz.
Saygılarımızla,
Eti Bakır