Genç Türkiye Cumhuriyeti yeni kurulmuş.
Devletin görevlileri Anadolu’yu gezip halkın elindeki eşeği, sıpayı, koyunu, kuzuyu, buğday ektiği alanı belirliyor.
Benim gariban vatandaşım da işin doğrusunu söylüyor…
Horozunun ibiğine kadar veriyor beyanını…
Eşeğin karnındaki sıpayı da tabi…
Ve aradan bir süre geçtikten sonra geliyor vergiler.
Öde ödeyebilirsen.
Aradan birkaç yıl geçiyor.
Devletin memurları yine geliyor mal ve ürün sayımına.
Vatandaş uyanmış. Davar sayısının yarısını, ürün sayısının yarısını, tavuğun yarısını beyan ediyor.
Eşeğe sıra gelince de öldüğünü söylüyor.
İstatistikle ilk tanışan gariban ilkelerini de belirliyor en kısa zamanda:
Yanlış rakamların doğru toplanması, diye…
İstatistik bu ya… Devlerin kurumları ile vatandaşın çarşı ve pazarda karşılaştığı rakamlar birbirini tutmuyor. Ya vatandaş sayı saymasını bilmiyor ya da Devletin kurumları halkı kandırmanın yolunu seçiyor. Halkı kandırma emirlerini kimden alıyor ilgililer bilmiyorum ancak o ilgililer bilsinler ki halk artık söylediklerinize kanmıyor.
Devleti yönetenler artık gerçek olmayan rakamları bırakın da gerçek rakamları gön. Çarşıya pazara gidin, sağlığınız elvermiyor gidemiyorsanız inandığınız ve güvendiğiniz birilerini gönderin gerçek rakamları anlatsınlar size. Halkın hangi şartlarda yaşadığı Saraylarda oturmakla görünmez.
Samsun’da vatandaş hangi şartlarda yaşıyor, durumu öğrenmek ve Ankara’ya anlatabilmek için halkın arasında dolaşmak gerekir. Samsun Milletvekilleri gelip dolaşıyorlar mı, Samsun AK Parti yöneticileri dolaşıyorlar mı? Vatandaş hangi durumda yaşıyor ve ağzından mı burnundan mı soluyor yaşayarak öğrenin, siz de sonrasında Ankara’ya rapor edin halkın durumunu. Halk nasıl yaşıyor, nasıl geçiniyor?
Siz bunları yapmadığınız süre içinde vatandaş önce eşeğini kaybedecek sonra bulunca da sevinecek.
KADIN DERNEKLERİNE HATIRLATMA
10 Aralık günü Samsun’da ne yapacağınızı biliyorsunuz ve de önlemlerinizi alıp hazırlıklarınızı tamamlamışsınızdır.
Samsun kadını bu konuda hep bilinçli ve öncü olmuştur. 10 Aralık günü Türkiye’de ilk kadın mitingi yapılmıştır.
Kastamonulu üç binden fazla kadının 10 Aralık 1919 tarihinde Kastamonu Kız Öğretmen Okulu bahçesinde bir araya gelerek işgalci kuvvetler aleyhine karşı düzenledikleri mitingdir bu tarih.
Mustafa Kemal Ulusal Kurtuluş Savaşını başlatmak üzere 19 Mayıs 1919’da Samsun’a çıkmıştı. Halkı örgütlüyor, parça parça olan birlikleri ordu haline getiriyordu. İnebolu ile Ankara arasında kadınlardan kurulu nakliye kolları malzeme taşıyordu. Bu aslında Türk Kadınının başkaldırısıydı. Hem de yedi düvele, ülkesinin işgaline karşı başkaldırısıydı. Aradan yıllar geçti. Cumartesi günü Samsun kadını da kendisini gösterecek e bu günü kutlayacaktır mutlaka.
Hani o fotoğraflarını gördüğünüz kadın var ya, sırtında çocuğu koltuğunun altında mermi taşıyan kadın. O kadınla yani Şerife Bacı ile hasta yatağında yatarken yüz yaşını devirmiş o kadınla konuşan tanışan birisi olduğum için mutluyum. İşte o kadın, İlk Kadın Mitinginde Kastamonu’da en önde Türk Bayrağı taşıyan kadındı.
Kurtuluş Savaşı’nın başlangıç noktası olan Samsun’da da Türk Kadını bu ilk kadın mitingini Samsun’a yakışacak şekilde kutlayacaktır.
GÜNÜN SÖZÜ
İmanın iktidar olmadığı yürekte şeytan ihtilal yapar...