Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, memur, memur emeklileri ve diğer tüm emeklilerin maaş artış oranının yüzde 25 olarak uygulanacağını açıkladı.
Erdoğan: "Türkiye'nin son 20 yılı ücretli çalışanların enflasyon karşısında en güçlü olduğu, asla ezilmediği yıllar olarak şimdiden tarihe geçmiştir. İnşallah bundan sonra da kamu görevlilerimizin ve emeklilerimizin yanında olmayı sürdüreceğiz. Kısaca hatırlattığımız tüm bu reformları muhalefetin engelleme çabalarına rağmen hamdolsun son 20 yıla sığdırmayı başardık. Bugün de birileri polisinden savcısına, öğretmeninden hakimine, kaymakamından valisine kadar bütün kamu görevlilerimizi tehdit ederken biz sizler için çalışmaya devam ediyoruz.”
Koca Cumhurbaşkanı yalan söyleyecek değil ya vardır bir bildiği. Verilen maaşla insanların geçinebileceğini düşünüyordur ve de haklıdır. Çünkü Sayın Cumhurbaşkanı her zaman haklıdır. İnsanlar enflasyona ezdirilmemişmiş.
İşte bu ifadeye inanmıyorum. Ben maaşımı alında bir ayı geçiremiyorum kolaylıkla. Her ne kadar yönetenler ezdirmedik vatandaşı diyorsa da doğru değil.
Sayın Cumhurbaşkanı ve avanesi benim bir emekli olarak aldığım maaşla bir ay geçinsin bakalım, geçinemezse tepkisi ne olacak?
Aldığı maaşla evine ekmek götürebilecek mi? Sayın Cumhurbaşkanı eski günlerini bir hatırlasın ve sonra verilen zammı savunsun. Aldığı maaşla evine zorlukla ekmek götürdüğü günleri hatırlar herhalde. O zaman ne düşünüyorsa yönetenler için şimdi de kendisi için öyle düşünülüyor. AK Parti ve MHP ortaklığındaki hükümetin başındaki zatlar günlerini sarayda geçiriyorlar da vatandaşı da sarayda yaşıyor sanıyorlar.
Benim vergilerimden maaşlarını alacaklar, sarayda yaşadıkları için masrafları olmayacak, yemek bedava, yatak bedava, ısınma bedava, açar parası yakıt parası yok. Oh ne ala memleket. Gel keyfim gel gir de gene gel. Öyle yaşayınca enflasyon umurlarında olmaz elbet. Yaşantısını öyle sürdürenlerin ekmek elden su gölden yaşayanların enflasyon düşüncesi de olmaz enflasyonun vatandaşı nasıl ezdiğini de düşünmezler.
Ancak vatandaş eziliyor, haliyle umurlarında bile olmaz bu durum. Sarayda yemek ücreti öneniyor mu? Bir porsiyon yemeğin halka kaç liraya mal olduğunu biliyor mu afiyetle yiyenler? Bilmezler çünkü ellerini ceplerine atmazlar.
PARA HİZMETİN ÖNÜNE GEÇTİ
Samsun Büyükşehir Belediyesi Yol Bakım Daire Başkanlığı’nda personele izin verdi. Gerekçe ise çalışanların dinlenmeleri değil. Mustafa Demir’in öyle bir düşüncesi olmayacağını düşündüğümden nedir acaba diye araştırdım. Karşına garip bir gerçek çıktı.
Yollar için hizmet yapılınca masraf oluyormuş. Masraf olunca de belediye bütçesi sarsılıyormuş. Arkadaş sen Samsun’da yıkılmadık yer bırakmadın masraf yapmadığın alan yok, onlar harcama değil de tasarruf izini neymiş?
İstediğin yere masraf yapacaksın, sesini çıkaranı susturacaksın sonra da para olmadığı için yol hizmetlerini aksatacaksın.
Ey Mustafa Demir önümüz kış, büyük olasılıkla kar da yağacak, bugün bakımını yapmadığın yollarda oluşacak aksaklıkları nasıl gidereceksin? Eline kazmayı küreği alıp sen mi yolları temizlemeye gideceksin yoksa bugün parasızlık nedeniyle izin verdiğin görevlileri geri mi çağıracaksın?
Mustafa Demir’e bir soru: Eğer belediye başkanlığı görevin bittiğinde Samsun’da yerleşeceksen, vatandaşın yüzüne nasıl bakacaksın? Unutma bugün yanında olanlar yarın seni yalnız bırakan ilk kişiler olabilirler. O nedenle bir hemşeri kıyağı geçip sana hatırlatayım. Çevrende yarın yanına gidebileceğin birkaç insan bırak. Yoksa yoksasını hatırlatmak bile istemiyorum.
GÜNÜN SAÖZÜ
Cesaret korkunun yokluğu değil, korkuya direnmek, korkuya hükmetmektir. (Mark Twain)