Kısa adı (SESOB) olan Samsun Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı H.Eyüp Güler artan maliyetler nedeniyle, ekmek fiyatına üzülerek zam yaptıklarını söylemiş..
Her zam can yakar ama ekmek zammı insanın canını daha çok yakar.
Eyüp Güler, zam kararını duyururken, bu nedenle belki de üzüntüsünü belirtmek zorunda kalmış olmalı.
Ve fakat.
Eyüp Gülerin de..
Ve dahi fırıncı esnafının da üzülmesine gerek yok.
Ekmeğin zamlanmasına neden olan maliyetleri artıranlar, ne SESOB Başkanı'dır, ne de fırıncı esnafıdır.
Dolar bir yılda fiyatını ikiye katladı biliyorsunuz.
''Ekmek zammıyla doların ne alakası var?'' diye soranlar çıkabileceği için söylüyorum.
Nicedir buğday ekmiyoruz biliyorsunuz.
Çiftçi ektiklerinden para kazanamıyor çünkü..
Ekip, biçmenin maliyeti çiftçinin belini büktüğü için, ekip biçmek yerine, tarlasını boş bırakmak köylü vatandaşın daha çok işine geliyor.
CHP Burdur Milletvekili Mehmet Göker artan maliyetler karşısında ezildikleri için 650 bin dolayında çiftçinin tarımdan koptuğunu söylemişti.
Buğdayı dışarıdan almak da, bakanlığın işine geliyordu bu durumda.
Samsun açıklarında bekleyen gemiler, buğday getirdi yıl boyunca.
İYİ Parti Kayseri Milletvekili Dursun Ataş da, 2020 yılında 9 milyon 750 bin tonluk buğday ithalatıyla 1 Çin'i bile geride bıraktığımızı iddia etmişti.
Kanada ve Meksika'dan buğday ithal ediyoruz ve bunun için 2020 yılında buğday ithalatına 2 milyar 300 milyon lira dolayında para ödediğimiz de iddialar arasında yer almıştı.
Buğday ithalatının 2021 yılında da artarak sürdüğü ve bu nedenle ithalatın 10 milyon tonu geçtiği ve ödediğimiz döviz miktarının da o oranda arttığı biliniyor.
Dolar arttıkça sadece maliyetler artmıyor haliyle.
Buğday ithalatına ödediğimiz para da artıyor.
Bu durumda un fiyatlarının yerinde saymasını da bekleyemeyiz haliyle.
Bir yıl önce 132-133 lira dolaya satılan bir çuval un günümüzde 550 ila 700 lira arasında değişen fiyatlardan satılmaya başladığı için, fırıncı esnafının hala 2 liradan ekmek satmasını kimse bekleyemezdi.
Bu nedenle Geçen yıl bu zamanlarda 1,25 liradan satılan ekmeğin, gramajının da düşürülmesine rağmen günümüzde 2,5 liradan satılacak olmasına şaşırmamak lazım diye düşünüyorum.
Un fiyatı bir yılda 133 liradan, 550 liraya çıkmışsa, ekmek fiyatının da bir yılda ikiye katlanmış olmasına kimse şaşırmamalıdır.
SESOB Başkanı H.Eyüp Güler de kendisini daha fazla üzmesinin bir anlamı yok yani onu söylemek istiyorum.