Dostlarını satanlar için!

"Yolları oldukça uzunmuş, yokuş yukarı gidiyorlarmış, güneş yakıcıymış, ter içinde kalmışlar, susamışlar.
Bir dönemecin ardında harika bir mermer kapı görmüşler; kapı, ortasında bir çeşme bulunan altın döşeli
bir meydana acılıyormuş, çeşmeden berrak bir su akıyormuş.
Yolcu kapıdaki bekçiye dönmüş.
'İyi günler.'
'İyi günler,' diye yanıt vermiş bekçi.
'Burası harika bir yer, adi ne?'
'Burası cennet.'
'Ne iyi, cennete gelmişiz, çünkü çok susadık.'
'İçeri girip dilediğiniz kadar su içebilirsiniz', demiş bekçi ve eliyle çeşmeyi göstermiş.
'Atımla kopeğim de susadılar.'
'Kusura bakmayın,' demiş bekçi.
'Buraya hayvanlar giremez.'
Yolcu çok üzülmüş, çok susamışmış, ama suyu tek başına içmek istemiyormuş.
Bekçiye teşekkür edip yoluna devam etmiş. Epeyce bir sure yamaç yukarı gittikten sonra eski görünümlü
küçük bir kapıya varmışlar, kapı iki yanı ağaçlıklı toprak bir yola acılıyormuş. Ağaçlardan birinin altında,
şapkasını alnına indirmiş, uyur gibi yatan bir adam varmış.
'İyi günler,' demiş yolcu.
Adam başını sallamış.
'Atim, kopeğim ve ben çok susadık.'
'Şurada tasların arasında bir pınar var,' diyen adam eliyle orayı işaret etmiş.'İstediğiniz kadar su
içebilirsiniz.'
Yolcu, atı ve kopeği pınara gidip susuzluklarını gidermişler.
Yolcu bekçiye teşekkür etmiş.
'İstediğiniz zaman yine gelebilirsiniz,' demiş bekçi.
'Buranın adı ne?'
'Cennet.'
'Cennet mi? Ama mermer kapıdaki bekçi bana orasının cennet olduğunu söyledi.'
'Orası cennet değil cehennemdi.'
Yolcunun akli karışmış 'Sizin adınızı kullanmalarına niye izin veriyorsunuz?
Yanlış bilgi vermeleri büyük karışıklığa neden olur!'
'Hiç de değil. Aslında onlar bize büyük bir iyilikte bulunuyorlar. En iyi dostlarına sırt çevirenlerin hepsi
orada kalıyor çünkü…

BAL TUTAN PARMAK MI YALIYOR?
Samsun Büyükşehir Belediyesi hizmetlerini(!) sürdürüyor. Her ne kadar garibana bakılmıyorsa da parası
olana yanaşılıyor.
Yok yok, ağır yazmıyorum.
Hatta ağır ağır yazıyorum ki kimsenin canı sıkılmasın.
Sorduk ya, Büyükşehir Belediyesinde bal tutan parmağını mı yalıyor diye.
Biraz açalım konuyu.
Büyükşehir Belediyesi Balıkçı Barınağının yanında Su Kayağı yeni yaptı. Plajına otel yaptırılan bu kentte
insanhlar su kayağı yapsınlar istekmiş yetkililer.
Burada bir de Engelliler Parkı yapılıyor.
İnsanlar merak ediyorlarmış; Bu Engelliler Parkının ahşap işlerini kim yapıyor diye…
Ben de merak ettim ve de öğrendim.
Kim yapıyormuş biliyor musunuz?
Gerçekten öğrenmek mi istiyorsunuz?
O zaman Samsun Büyükşehir Belediye Başkan aday adaylarından (kendi ağzıyla öyle olduğunu söyledi)
Hacı Ziya Yılmaz’a veya Genel Sekreter Kenan Şara’ya sorup öğrenebilirsiniz.
Kendilerini telefonla arayıp bulabilir misiniz, riyasete gittiğinizde sizinle görüşür mü orasını bilemem.
Ancak sorarsanız neden “Bal Tutan Parmağını yalıyor” dediğimi de öğrenirsiniz.
Benden söylemesi..

ADALET MAHALLESİ’NDEN ŞİKÂYET GELDİ
Adalet Mahallesi parkında çocukların oynayamadığını çünkü parkın ellerinde şişelerle dolaşan
vatandaşlara teslim edildiği iddiaları gün geçtikçe artıyor.
Bazı vatandaşlar, belediyeyi aradıklarında kendileriyle ilgilenilmediğini öne sürüyorlar.
Hatta şikâyetin üzerinden günler geçmesine rağmen gelen giden olmadığından da yakınanlar var.
Akşam saat 17’den sonra çocukların parkın çevresinden geçemediği de anlatılıyor.
Benden hatırlatması.
Gerçekten büyük bir sorun.
Nasıl çözüleceğini ise ben değil bu kentin ilgilileri düşünmek zorunda, hatta sorunu çözmek zorunda.

GÜNÜN FIKRASI
Karadenizli profesör, eski öğrencilerinden olan asistanı Temel’e bitirme sınavları için hazırladığı soruları
gösterince,
Temel şaşırır:
-Hocam pize de punları sormuştunuz... Hep aynu sorular...
Temel’in bu cevabı karşısında profesör şu cevabı verir:
-Uşağum sorular hep aynidur da onlara alduğum cevaplar her seferunda değişik çıkayı...

GÜNÜN SÖZÜ
Çözümde görev almayanlar problemin bir parçası olurlar. GOETHE

DUVAR YAZISI
Kusura bakma birader, seni birine benzettim. Olabilir, babam çok gezermiş...