istanbul sex shop casino siteleri istanbul evden eve nakliyat istanbul eşya depolama baker depolama
Dördüncü Sanayi Devrimine Hazır Mıyız
Yazarlar // 28 Ocak 2016 Perşembe 00:00

Ragıp GÖKER

Ali Kuşçu gibi bilim insanlarından sonra, uzun bir süre bilimden ve teknolojiden uzak kaldık.
Matbaa bile iki yüzyıl sonra gelebildi bu topraklara.
Rönesansla birlikte başlayan aydınlanma çağının ardından 1758-1791 yılları arasında Victoria dönemi İngiltere’sinde buharlı makinelerin kullanılmaya başlamasıyla sanayi devriminin de başladığına inanılır.
O sıralar, bu topraklarda ise her yeniliğe ‘’gavur icadı’’ denilerek karşı çıkılıyordu.
İlk otomobili üretenlerin de İngiliz’ler olduğu bilinir.
Kırım Savaşı nedeniyle uzun süre İstanbul’da kalan İngiliz askerlerinin ibadet edebilmesi için yaptırılan İsa Kilisesi nedeniyle, kraliçe Victoria, Sultan Abdülaziz’e bir otomobil hediye eder.
Bir süre İstanbul sokaklarında görülen otomobile halk ‘’gavur icadı’’ diye tepki gösterir.
Şeyhülislam’dan istenen fetva da ‘’gavur icadıdır’’ diye gelince, otomobil Saray Burnu’ndan denize atılır.
O günler geride kaldı elbette, montaj olsa da çok sayıda otomobil fabrikamız var.
Yerli otomobili üretip üretmemeyi tartışıyoruz şu sıralar.
Cumhuriyet’le birlikte, Türkiye sanayi ile de tanıştı.
Koç ve Sabancı gibi dev sanayicilerimizin yanı sıra Anadolu’da ürettikleri sanayi ürünlerini dünyanın dört bir köşesine satan ve ‘Anadolu Kaplanları’ olarak adlandırılan sanayicilerimiz de var çok şükür.
Bu arada rekabet de arttı.
Avrupa emek yoğun yatırımlardan uzaklaşmaya başlarken, sanayi daha çok teknoloji ihracına doğru evirildi.
2011 yılından itibaren de Alman’ların öncülük ettiği ‘Endüstri 4.0’ kavramı tartışılmaya başlandı.
‘’Endüstri.4.0’’ denilen bu dönem, dördüncü sanayi devrimi olarak adlandırılıyor.
Ülkemiz, daha çok teknoloji kullanmayı öngören bu döneme hazır mı?
Dünya Gazetesi Yazarı Rüştü Bozkurt, TOBB’un Şubat ayında yayınlanacak dergisine gönderdiği bir yazısında Endüstri 4.0 ile ilgili görüşlerini yazmış.
Bozkurt, ‘Endüstri 4.0’ döneminin, ‘Bilgi Toplumu’ aşamasında yaşamakta olduğumuz önemli bir deney olduğunu söylüyor.
Rüştü Bozkurt, bu yeni dönemde, ürün ve üretim metotlarının yanı sıra, tedarik ve dağıtım sistemleri ile üretim ve bölüşüm yapılarını da araştırmak gerektiğin belirtiyor. Bu yeni dönemim verimliliklerin yanı sıra, rekabet stratejilerimizi ve yaşam tarzlarımızı derinden etkileyeceğini de söyleyen Bozkurt, yaşanmakta olan değişim ve dönüşümlerin büyük fırsatlar kadar, büyük tehlikeleri barındırdığını unutmamak gerektiğini iddia ediyor.
Endüstri 4.0 aşamasının, altyapısını oluşturan internet ve ‘bulut bilişim mimarisi’ olanaklarının da ayrıntılarıyla bilinmesi gerektiğine vurgu yapan Rüştü Bozkurt, Endüstri 4.0 aşamasının itici gücü olan kaynakların kullanımı kadar, oluşturacağı değerler sisteminin de göz ardı edilmemesi gerektiğine dikkati çekiyor.
Dünya okurlarının yakından tanıdığı Dr. Rüştü Bozkurt’un TOBB Dergisine gönderdiği yazının tamamını burada yayınlama olanağım elbette yok.
Ve fakat
Bu topraklara gelmiş ilk otomobili ‘’gavur icadı’’ diye denize atmış bu toplumun, ‘Endüstri 4.0’ aşamasını ıskalamaması gerektiğini düşünüyorum.
Bu konuyu Dünya’daki köşesinde de işler mi bilmem ama sanayicilerimizin, Rüştü Hoca’nın ‘’Endütri 4.0 tartışmaları için bir çerçeve önerisi’’ başlıklı bu yazısını TOBB’un dergisinden de olsa bulup, okumaları gerektiğini düşünüyorum.